Çanakkale Savaşını Anlatan Muhteşem Bir Tiyatro Eseri) Koca Dede: Evlat vatan seni, beni hepimizi kucağında besleyen büyük bir anadır. O ölünce hepimiz ölürüz. Ana küçük bir vatandır. Vatan ise büyük bir anadır. Anayı büyütürsen vatan olur. Vatanı da küçültürsen ana olur. Torun: Peki dede vatanın kalbi var mı? Gözü var mı? Koca Dede: Olmaz mı yiğit evladım benim. Kalbi de vardır gözü de. Vatan dediğimiz, o büyük ananın, kalbi bağımsızlıktır. Gözü, cephede düşmanı gözetleyen gözdür. Gülleri, sümbülleri de

Hattatların Hatıraları Hattatlar üç gruba ayrılırdı; Birinci grubu oluşturanlar okullarda yazı dersi veren meşk hattatlarıydı. Ama bunların arasında da çok ileri düzeyde olanlar bulunurdu. Yazma kitapları istinsah (kopya) eden ya da ısmarlama yazan hattatlar ikinci bir grup oluştururdu. Üçüncü grupta yer alanlar öğrenci yetiştiren ve özgün yapıt veren hattatlardır. Şeyh Hamdullah, Ahmed Karahisari, Hafız Osman, Mustafa Rakım, Sami Efendi gibi çok ünlü hattatlar hep bunların arasından çıkmıştır. Bu tür hat

Balkan savaşları Osmanlı tarihinde bir dönüm noktası oldu. Rumeli'de yaşayan binlerce müslüman nüfus katliama maruz kalırken, pek çoğu hunharca öldürüldü. Büyük bir kısmı da Anadolu'ya sığındı. Sadece Edirne'de 225.000'den fazla müslüman Bulgar ordusunun esareti altında açlıktan hayatını kaybetti. Meçhul Bir Askerin Balkan Hatıraları, Balkan Savaşları'na ışık tutan bir kitap.

İmam Cabir b. Zeyd, Bedir ehlinden yetmiş sahabe ile görüşmüştür. Hz. Aişe (r.anha), Abdullah b. Abbas (ra), Abdullah b. Ömer (ra), Abdullah b. Mes'ud (ra) ve Enes b. Malik (ra) ve Ebu Said el-Hudri (ra) gibi seçkin sahabenin ilminden istifade etmiş ve çok sayıda sahabenin övgüsüne mazhar olmuştur. Bu eser İmam Cabir b. Zeyd el-Ezdi'nin fetvaları ve uzun bir girişten oluşmaktadır.

1970 Yılında Kars ili Sarıkamış ilçesi Handere köyünde dünyaya geldi. İlkokulu Handere İlkokulunda, ortaokulu Gazi Kars Ortaokulunda, okudu. Maddi imkânsızlıklar sebebiyle okuluna devam edemedi. Askerlikten sonra Güvenlik korucusu olarak 25 yıl görev yaptı. Emekli oldu. Evli ve beş çocuk babası Yavuz Selim Ay halen Handere köyünde oturuyor. Yeşil sarıçam ormanlarının koynundaki şirin köyünde ilham duygularıyla yazmaya devam etmektedir.

Yeryüzünde bulunan her insan acaba kendisinin bu kadar değerli olduğunun farkında mıdır? Elinde ve yüzünde kitaplara sığmayacak kadar sanatlar bulunduğunu biliyor mudur? Aynaya baktığında yüzünün her kısmının sayısız mesajlar verdiğini düşünüyor mudur? Eline baktığında kaderinin, karakterinin, sağlığının orada yazdığını görüyor mudur? El okuma ilmi insana bu bilgilerin kapısını açmakta ve onu içeriye davet etmektedir.

Bu çalışma gerilimli modernlik-din-devlet ilişkisinde Müslüman kadın aktörlerin ürettikleri dile odaklanarak ortaya çıkan dönüşümü anlamayı ve açıklamayı amaçlamaktadır. Bu, özellikle devletin laiklik politikalarının, modernliğin eşitlik ve bireyciliği öne çıkaran hukuk ve özgürlük ilkelerinin ve İslam'ın değer ve normlarının müslüman kadın bireyde buluşabilme olanağını görebilme açısından önemlidir.

Taze hilaldir kaşın İnci mercandır dişin Bir tebessüm edişin Bütün cihana değer Bakışın ahu ceylan Gülüşün derde derman Zülfün teline kurban Olmak asmana değer Gönül hayran özüne Hem âşıktır sözüne Bir kez bakmak yüzüne Firdevs cinana değer

Yeryüzünde bulunan her insan acaba kendisinin bu kadar değerli olduğunun farkında mıdır? Elinde ve yüzünde kitaplara sığmayacak kadar sanatlar bulunduğunu biliyor mudur? Aynaya baktığında yüzünün her kısmının sayısız mesajlar verdiğini düşünüyor mudur? Eline baktığında kaderinin, karakterinin, sağlığının orada yazdığını görüyor mudur? El okuma ilmi insana bu bilgilerin kapısını açmakta ve onu içeriye davet etmektedir.