Bağımsız Azerbaycan Cumhuriyeti 28 Mayıs 1918'de tarih sahnesinde yerini aldı. Bağımsızlık süreci 23 ay sürmüştü. Bu çok kısa zaman içerisinde tüm devlet teşkilatını ve ordusunu kurdu, uluslararası camiada bağımsız devlet olarak tanındı, içişlerinde ve dışişlerinde önemli adımlar attı. "Müslüman Doğu'nun ilk cumhuriyeti", Osmanlı hükümetinin ve basınının da yakın ilgisi ile karşılaştı. Babıâli'nin başlıca gazeteleri bağımsız Azerbaycan'ın sınırları, nüfus yapısı, askeriyenin oluşumu, eğitim ve kültür politi
Kafkasya'da Ermeni meselesinin ortaya çıkışı ve geliş-
mesi 19. yüzyılın sonu ile 20. yüzyılın ilk yıllarına tesadüf
eder. Söz konusu dönemde Osmanlı coğrafyasına ilaveten,
Kafkasya'yı yeni faaliyet alanı olarak belirleyen
Ermeni din kurumları ve komiteleri, asıl amaçları olan
Çarlık yönetiminin el koyduğu Ermeni vakıf ve okul gelirlerinin
iadesini sağlamak ve Kafkasya'da Ermeni çoğunluğa
sahip bölgeler oluşturmak için silahlı mücadeleye
girmişlerdir. İçinde yaşadığımız şu yıllarda insanların
kafasını bazı
Birinci Dünya Savaşı başlayana değin geçen süreçte Çarlık Rusyası ile Kaçar Hanedanlığı İranı'nın tahakkümünde bulunan Azerbaycan'ın genel durumu nasıldı? Savaş yıllarında büyük devletlerin Azerbaycan siyasetinin ana parametrelerini neler oluşturmaktaydı? Bölgede yaşayanlar dünya savaşıyla ilgili nasıl bir tasavvura sahiptiler ve bu büyük savaşta hangi safta yer aldılar? Osmanlı Devleti'nin bölgeyle ilgili herhangi bir özel planı ve hazırlığı var mıydı? Çağdaş bilimsel araştırmalar açısından gün- cellik arz
"Goltz'un petrolcülerin, casusların, İslamcı militanların, paralı askerlerin ve yozlaşmış politikacıların güç ve iktidar için mücadele ettiği her an patlamaya hazır bir bölgede bağımsız muhabir olarak geçirdiği altı yılın öyküsü, John le Carré ile Hunter S. Thompson karışımı bir anlatıyı andırıyor."
-The New York Times
"Her muhabir tarih yazılırken tanıklık etmenin nasıl bir duygu olduğunu anlatan bir kitap yazmanın hayalini kurar. Thomas Goltz'un yaptığı da tam olarak bu... Öyküsü, olayların özünün en al
Birinci Dünya Savaşı`nın son döneminde meydana gelen ihtilaller ile Çarlık düzeninin çöküşe geçmesi üzerine, Rusya esaretinde bulunan milletlere millî istiklâl şansı doğdu. Böylesine kritik dönemde bağımsız bir devlet, Şark`ın ilk cumhuriyeti olarak dünya siyasetine katılan Azerbaycan Cumhuriyeti, kısa sürede kurumsal yapı ve askerî teşkilatını ikmaletti, iç ve dış politikalarda önemli adımlar attı. Tüm bunların gerçekleşebilmesi için ise kardeş Türkİye'nin siyaset geleneği, devletçilik tecrübesi ve askerî
Şark'ın kudretli devletlerinden olan Safevî
İmparatorluğunun tarihi Azerbaycan halkının tarihi
ve etnik bütünleşme süreciyle doğrudan ilgilidir. Bu
devletin ortaya çıkmasıyla Azerbaycan'ın güney ve
kuzey toprakları nispeten merkezileşmiş devlet
çatısı altında bir araya getirilirken Azerbaycan
Türklerinin siyasi, ekonomik, kültürel ve etnik
bütünleşmesi açısından önemli bir altyapı
oluşmuştur. Böylelikle Azerbaycan Türkleri 16.
yüzyılda, dağınık feodalite düzenin a
Bu çalışma ile Azerbaycan siyasi muhaceretinin
Mehmet Emin Resulzade başkanlığında İstanbul'da
çıkardığı ilk dergi olan Yeni Kafkasya Latin
harflerine aktarılarak okurların hizmetine sunulmaktadır.
Dergi Türkiye Türkçesi ile yayımlandığı
için Latin harflerine aktarılırken de günümüzde
Türkiye'de kabul edilmiş imla prensipleri esas
alınmıştır. Okur ve araştırmacıların islerini kolaylaştırmak
için dergide geçen şahıs, kitap, dergi,
gazete isimlerinden oluşan bir dizin de hazırlanmıştır.
Yeni Kafkasya sadece A
Türkiye-Rusya İlişkilerinde Azerbaycan Meselesi (1917-1922), Azerbaycan tarihinin oldukça karmaşık, çelişkili ve aynı zamanda ilginç bir dönemini ele almaktadır. Kitapta, Türkiye-Rusya ilişkilerinde Azerbaycan meselesinin ortaya çıkması, bu devletlerin Azerbaycan'la ilgili planları ve bu planların gerçekleştirilmesi için yapılan faaliyetler arşiv belgelerine dayanılarak bir bütün şekilde incelenmiştir.
Yazar, 1917-1922 yıllarında Türkiye-Rusya ilişkilerinin düğüm noktasına dönüşen "Azerbaycan meselesi"ni b
Azerbaycan ve Osmanlı ‹mparatorlu¤u, önemli ve çözümünü bekleyen bir tarih meselesine, Türk halkları tarafından Azerbaycan topraklarında kurulmuş olan Karakoyunlu, Akkoyunlu ve Safevî devletlerinin, komşuları olan Osmanlı İmparatorluğu ile ilişkilerine parmak basan bir eserdir. Azerbaycan ve Osmanlı İmparatorluğu'nda, XV. yüzyılda Karakoyunlu ve Akkoyunlu devletlerinin ortaya çıkışı, gelişme ve çöküş süreci, bu devletlerin Osmanlılarla ilişkileri kapsamında incelenmiş, Azerbaycan Türkiye ilişkilerinin gergi
Olcas Fenomeni Kazak şair, düşünür, politikacı, diplomat ve nükleer karşıtı Olcas Süleymenov hakkında yazılan makale, deneme ve anılardan oluşan benzersiz bir seçki. Kitapta bilim adamlarının, yazarların, yer yer sıradan okurların Olcas Süleymenov'un sanatı üzerine düşüncelerini içeren makale ve konuşmaların en ilgi çekici olanları bir arada sunulmuştur.
Eski SSCB'yi oluşturan halkların yaşamındaki onca değişiklik ve zorluğa, diğer yandan küresel ölçekte kitap okuma oranının düşmesine rağmen, Olcas, Kazak
Azerbaycan Bilimler Akademisi üyesi Prof. Dr. Ziya
Bünyadov'un elinizdeki çalışması, Azerbaycan ve komşu
devletlerin yaklaşık bir asırlık tarihini ele almaktadır. Bu
dönem, İldeniz atabeglerinin - yani Azerbaycan ve Kuzey
İran'ın hükümdarları ile XII. yüzyılın ikinci yarısında
Orta Doğu'daki bazı hanedanlıkların - hâkimiyet dönemi
olmuştur. Bu eserde Selçuklu sultanlarıyla atabeglerin
ilişkileri de detaylı bir şekilde ele alınmıştır. Bünyadov,
bu çalışmayı kaleme almadan önce konuyla ilgili birkaç
ana kayna
Toprağın Kanı. Bakü Petrolünün Kısa Tarihi, Bakü
petrollerinin bulunması, çıkarılması, gelişmesi ve
doruğa ulaşması, petrol sanayinin ulusötesi doğası,
ulusal ve uluslararası ekonomi ve politikası bağlamında
1872-1945 yılları arasında petrolün yerini ve rolünü
inceleyen bir çalışma. Kitapta, emperyalist devletlerin
Bakü petrolleri için verdikleri uzlaşmasız savaşlar
tarihsel olaylar temelinde ele alınıyor.
Bugün Azerbaycan toprağı -şansına ya da şanssızlığınapetrolden
yana zengindir ve XIX-XX. yüzyıllarda o
Az i Ya kitabı öncelikle adıyla insanı çeken bir çalışma. Eski Rus alfabesinin ilk harfi "A"nın okunuşu olan ve aynı zamanda "ben" anlamına gelen "Az"; Rus alfabesinin son harfi "я"nın okunuşu olan ve yine "ben" anlamındaki "Ya"; ortalarında da bunları birleştiren "ve" anlamındaki i harfi. İster "Ben ve Ben" diye çevirin, ister "Benden Bana"; ya da birleşik okuyup yazarın ana hedeflerinden birine ulaşın: Aziya - Asya.
Kitabın ilk bölümünü oluşturan İgor Alayı Destanı araştırması, Türk-Rus ilişkilerinin yal
Dünyanın kan ve ateş içinde kaldığı 1914-1922 ve 1939-1945 yılları, cihan tarihini değiştiren olaylara sahne oldu. Bu olayları coğrafyamız ve tarihimiz çerçevesinde değerlendiren birçok eser olmasına karşın özellikle yakın coğrafyada, Kafkaslarda neler olup bittiğine dair çalışmalar oldukça az ve genellikle nesnel değil. Abutalıbov ve Mamulia'nın Azerbaycan, Gürcistan, Fransa ve Rusya arşivlerine dayanarak hazırladıkları bu çalışma, Azerbaycan ve Kafkasya tarihine yeni bir bakış açısı getiriyor. Kitap, 1920
20. yüzyılı şekillendiren ve dünya tarihinde yaşanan en büyük savaşın ayrıntılı anlatımı...
Savaşın her safhasına ait 300'den fazla fotoğraf ve çizim...
Kara, deniz ve hava birliklerinin muharebeler esnasındaki harekât planlarını gösteren 26 harita...
İspanya İç Savaşı, Polonya'nın işgali, SS, Fransa Muharebesi, Blitzkrieg, Dunkirk'ün tahliyesi, Britanya Muharebesi, "Spitfire" avcı uçağı ve Alman rakibi "Messer chmitt BF-109", Barbarossa Operasyonu, Pearl Harbor Baskını, Singapur'un Düşüşü, "U-bot"lar, M
Hocalı'da aylar süren gece bombardımanlarından sonra, 1992 Şubatı'nın 25'ini 26'sına bağlayan dondurucu gecenin ortasında vahşet en yüksek noktasına tırmandı. Kasaba halkı son saldırıdan, üzerlerinde ne varsa onunla kaçtı. Ayakkabılar ve ağır kıyafetler, karda ve soğuk Gargarçay'da ilerlemeyi zorlaştırdığı için atıldı. Ormanın içinden geçerek açık alana vardıklarında, kaçacakları güzergâhı tam olarak bilen adamların silahlarına hedef oldular. Hocalı: Bir Savaş Suçuna Tanıklık, katliama ve sonrasında yaşanan
İlk küresel savaş veya tüm savaşlara son verecek savaş olarak bilinen I. Dünya Savaşı, boyutları ve vahşetleriyle tüm dünyayı hayrete düşürdü. 1914 Ağustosu'n da cepheye gitmek üzere yola çıkan her iki tarafın askerleri, Noel'e kadar evde olacaklarını düşünseler de, siper savaşının labirentlerinde kayboldular. Tarım ve sanayi üretiminden sağlanan ilerleme, kitlesel orduları silahlarla donatarak tarihte ilk defa onları yıllarca savaş meydanında tutmaya olanak yarattı.
Slav ve Türk dilleri üzerine yapılan araştırmalar yıllarca birbirinden kopuk şekilde yürütülmüştür. Bu kitapta ise, yakın olan bu kavimlerin kültürel gelişimleriyle ilgili bilimsel ve teorik fikirler yer almaktadır. Slav ve Türk dilleri arasındaki kelime alışverişini tarihsel olarak inceleyen Yazar Olcas Süleymenov bu eserinde yeni bir disiplinin temelini atıyor – Türkolojik Slavistik. Bu disiplin, dillerin teşekkülünün ilk dönemlerinde gramer kurallarının birlikte işlenip hazırlanmasına, söz biliminin, yap
Toplam 22 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 1-20 /
Aktif Sayfa : 1
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.