Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 174 kayıt bulunmuştur Gösterilen 160-180 / Aktif Sayfa : 9
Oğuzların anayurttaki temsilcileri olan Türkmenlerin en büyük şairi Mahtumkulu'nun güldestesini sizlere sunmanın bahtiyarlığı içindeyiz. Klasik Doğu Türk Edebiyatı içinde yerellikten evrenselliğe uzanan çizginin başlatıcısı olan Mahtumkulu'yu okurken, bir yandan klasik edebiyatın tadını öte yandan da halk söyleyişlerinin zevkini bulacaksınız. Mahtumkulu; hem bir bilge, bir ata, bir halk ulusu, yol gösterici hem de gerçek bir âşık, seven bir kalptir. Duygu ve düşüncelerini sade bir şekilde seslendiren bu bil
Kalbimin avuçlarından damlıyorsun sevgili! Işıklar yağıyor üzerimize, bak kaldır başını bak sonsuzluğa nasıl da tüm evren adımızı haykırıyor dağa taşa... Sonra her şeyin sustuğu noktada sen çehreme bak. Seninle yeniden doğan, rengini bulan sana her daim tebessüm eden yüzüme bak. Sen benim tehlikeli yokluklarda dahi ölesiye sevdiğimsin sevgili. Kimi zaman sesinin tonuna kıvrılarak uyudu varlığım, sesimden avuçlarına döküldü sevdam. Yokluğunla devleşen acılarımı hafifletmek için nemli kirpiklerimi avuçlayan
Tükendi
?Ah, sevgili Elena! İşte, yine hayallerimizin öldüğü yerdeyim. Ateşe verdikleri yarınımızın külleri üstünde ağlıyorum. Keşke geçmiş zamanı silen bir alet olsaydı da, her şeye baştan başlasaydık... Hiç kimsenin olmadığı uzak ve ıssız yerlere kaçsaydık... Dağlarda, ovalarda, kırlarda geceleseydik; ama ellerin hep ellerimde olsaydı!"
?Ah, sevgili Elena! İşte, yine hayallerimizin öldüğü yerdeyim. Ateşe verdikleri yarınımızın külleri üstünde ağlıyorum. Keşke geçmiş zamanı silen bir alet olsaydı da, her şeye baştan başlasaydık... Hiç kimsenin olmadığı uzak ve ıssız yerlere kaçsaydık... Dağlarda, ovalarda, kırlarda geceleseydik; ama ellerin hep ellerimde olsaydı!"
Yarın değil, bir yıl sonra da değil. Hiç beklemediğiniz bir anda, hiç beklemediğiniz bir şekilde öldüreceğim ikinizi de. Önce biraz oyun oynayacağım ve sonra keyifle ölümünüzü izleyeceğim. Bekleyin. Sadece bekleyin." dedi. Sandalyenin arkasında duran montunu aldı. Ayağa kalktı. Montunu giymeden yavaş adımlarla restorandan çıktı.
Vakit akşamdır, camlarda zakkum pembesi bir gurup. Uzaktan çocuk çığlıkları, radyoda hafif bir müzik; ilk rastladığın bir mısrasıdır kalbini okşayan şairin gizli eli... Oysa sevmeye yatkınız anlamasak bile... Bir felakettir akşamın nefesine karşı kendi kalbini yaşamak... Oysa bir kaderdir sevmek, kavuşamasak bile. Kimse bilemedi, avuçlarına inen amentüyü... Ve yine bilemediler, bir bıçak gibi kışın ayazında kalbini ortadan ikiye ayıran imtihanı. Dahası unutup gitti, kalbi yaralayan da verdiği acıyı. Yine de
Bu kitapta çağdaş Avusturya edebiyatının önde gelen yazarlarından FriedrichCh. Zauner'in arkaik üçleme olarak bilinen eserlerinden Kobe Bifteği adlı oyunu yer alıyor. Toplam on bir sahneden oluşan bu oyun, günümüzde unutulmuş olan bir dini bir ayini konu alıyor. Bu yönüyle de aslında okuyucunun, sahnede de izleyicinin toplumsal gerçeklerle yüzleşmesini sağlıyor.
Bahçeye çıktığımda bütün hizmetçileri başımdan kov¬muştum, yalnızlığımla konuşacakken bahçedeki gülleri gör¬düm, bahçıvanı oradan uzaklaştırıp en yalnız gülün yanına gittim ve sohbet ettim onunla ben konuştum o dinledi. ?Biliyor musun yalnız gül, Benim doğduğum yerlere her gün yağmur yağardı. Ve orada hiç arkadaşım olmadı. Sonra babamın emriyle ortası duvarlarla ikiye bölünmüş bir ülkeye taşındık." Yalnız gülden çıt çıkmıyordu. Beni dinliyor olmalı diye¬rek devam ettim konuşmaya. ?Burada da hiç arkadaşım
Saf bir melek mi bekliyorsunuz ? Bulamayacaksınız. Normal bir melek mi arıyorsunuz, elimizde kalmadı! Gülmek mi istiyorsunuz, bolca güleceksiniz. Eğleneceksiniz, üzüleceksiniz , ama asla kafanızdaki gibi bir melek ile karşılaşamayacaksınız. Şaşırmak istiyorsanız, buyurun siz de çatlak meleğimizin dünyasına. Normal bir hayat sürerken bir kaza sonucu aniden ölüp beyaz bir odada uyansaydınız? Ya burada kalacaksın ya da gidip birini koruyacaksın deseler sıkıntıdan sonsuza kadar patlamayı göze alıp birbirinin ay
Kesin bir mahkûmiyet yerine onurlu bir ölüm ihtimalini seçerek firar eden iyi kalpli bir anarşistin ayakları bir yeryüzü cennetinin topraklarına değdiğinde, merhametli Tanrı'nın suçluları da sevebileceğini de anlayacaktı. Onu dünyada tutkulu bir faninin görebileceklerinden çok daha fazlası bekliyordu: Mütevazı bir krallık, gizemli bir bilgelik anıtı, aşkın zindanı, düşler evreni, güler yüzlü bir azap ve nihayet şeb-i arus... Acaba planların hiçbir işe yaramaması göksel bir ironi midir? Acılardan zevklere
İKİ İLAHİ ÂŞIK Şems mi Mürşid, Mevlânâ mı? Birbirlerinde bulunan hakikatleri gören, birbirlerine hayran olan bu iki büyük ilahi âşıklardan hangisi üstündür, büyüktür? İlahi aşkta fani olan ilahi âşıklar, birbirleri ile mukayese etmek hatadır. Bütün beşeri kirliliklerden arınmış, nefsani arzulardan kurtulmuş, Hakk'ın tecellisine mazhar olmuş, vahdet deryasına dalmış, yok olmuş bu yüce varlıklar, birbirlerinden üstün görülemezler. Tozlardan, paslardan temizlenmiş, çeşitli aynalarda parlayan güneşin ışığı, ay
Çağlara sesini ulaştırmış olan Mevlana, çok değerli söz ve uygulamalarıyla insanlara ışık tutmuştur. Bundan dolayıdır ki Mesneviname, Mevlananın hayat anlayışına bütüncül olarak bakmaya imkan sağlayan bir eserdir. Piyasada bulunan Mevlana hakkındaki birçok kitaba nazaran bu eser, Mevlanaya dair çeşitli unsurları içinde barındırıyor. Onu daha iyi anlayıp hayatımıza tatbik etmek için uzun uğraş ve derlemelerin sonucunda günümüz Türkçesine uyarlanarak meydana gelmiş bir eserdir. Bu kitap Mısırdaki Nil nehri
Benim adım Öykü, ünlü bir sarrafın tek çocuğuyum. Evlerin çatılarını kırmızıya boyayan kiremitlerin ahı tutsaydı da düşseydiler başıma. Martılar kahır yüklü bulutlarda gagalarındaki ekmek kırıntılarıyla uçsunlar uzaklara tezgahlarda gezinsin eller sırlı yakutumu bulmak için. Toprak kurumaktan utansın açsın bağrındaki incili çicekleri. Onunla tanışmam çok ani oldu ayakkabı tamiri yapılan bir dükkanda sadece beş saniye silah elleri alnıma değmişti o kadar, kısa bir dokunuş sonra yere değen gözleriyle alnıma d
''Aşk ve görev arasındaki heyecan verici bir oyun." İndependent Book Review * "Seksi, baştan çıkarıcı ve kurnaz" Kristi Elizabeth, San Francisco Book Review ''Aşk ve görev arasındaki heyecan verici bir oyun. Çocukken annesinin kötü ilişkisinden kurtulmasına yardım edebilmesi için bir psikiyatr olmak ister, ancak Galina yaşlandıkça daha az bir psikiyatriste ve daha fazla psikiyatriste ihtiyacı olan birine dönüşür." İndependent Book Review ''Casusluğun ve hilenin yüksek tempolu bir hikayesi. Seksi, baştan
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 174 kayıt bulunmuştur Gösterilen 160-180 / Aktif Sayfa : 9