Anadolu'da yerleşimin ne kadar eskilere gittiğini ortaya çıkararak dünya arkeolojisini yeniden şekillendiren Göbeklitepe, bölgenin tam ortasındaki neolitik yerleşim Çatalhöyük, antik dünyanın süper gücü Hititler ve Doğu'nun özgün uygarlığı Urartular çocuklarla buluşuyor.
Anadolu, insanlığın yerküre üzerindeki serüveninin başladığı zamanlardan bu yana en önemli uğrak noktalarından biri oldu. Kıtaların ve iklimlerin kesişme noktasındaki bu topraklar, binlerce yıl boyunca kendilerine yurt ve umut arayanların
Uygarlık tarihinde yazıyı ilk kullanan Sümerler, tarihteki ilk
imparatorluğu kurmuş olan Asurlar, ?dünyanın en güzel kentinde"
yaşayan Babilliler bu kitapta sizi bekliyor.Mezopotamya sözcüğü Yunuanistanda iki nehir arası" anlamına
gelir. Anadolu'da doğup Basra Körfezi'nden denize dökülen Dicle ve
Fırat nehirleri arasındaki bölge tarih boyunca bu adla anıldı. Bölgenin
sınırları kuzeyde Toros Dağları'ndan güneyde Basra Körfezi'ne,
doğuda Zağros Dağları'ndan Batıda Suriye Çölü'ne kadar uzanır.
Mezopotamya insa
Anadolu, insanlığın yerküre üzerindeki serüveninin başladığı zamanlardan bu yana en önemli uğrak noktalarından biri oldu. Kıtaların ve iklimlerin kesişme noktasındaki bu topraklar,
binlerce yıl boyunca kendilerine yurt ve umut arayanların öykülerini biriktirdi. Dönemin dünyasına hükmeden büyük imparatorluklar kadar, adlarını bile bilmediğimiz nice kavim de konuk oldu Anadolu'ya.
Çizgilerle Anadolu Uygarlıkları, üzerinde yaşadığımız toprakların tarihini, bugünün gençleri ve çocukları ile buluşturmak üzere ha
Mühtedi :
Önce Fransızca yazdığı, daha sonra Türkçe yeniden kaleme aldığı Mühtedi'de Osman Necmi Gürmen, okurlarını Kanuni'nin, Barbaros'ların, Turgut Reis'lerin Akdeniz'ine götürüyor:
Mühtedi, savaşın denizlerde kazanıldığı bir dönemde, Endülüs'ten Kıbrıs'a, Cezayir'den Payitaht-ı Cihan'a, Akdeniz'in ve Akdeniz'i yurt bellemiş korsanların romanı... Aynı zamanda iç içe geçmiş iki
ömrün, sadakatin ve sevginin hikâyesi.
Kalabriya'da doğan, Müslüman olduktan sonra Kapudan-ı Deryalığa kadar yükselen Kılıç Ali P
Dünyanın en muhteşem açıkhava müzesi olan Anadolu'nun her köşesi, farklı uygarlıklara ait tarihsel zenginliklerle doludur. Ama Anadolu'nun çok iyi bildiğimiz, üzerine kitaplar yazılmış, belgeseller yapılmış antik şehirleri ve ören yerleri, aslında buzdağının sadece su üzerinde görünen yüzü...
Öteki Anadolu, bu coğrafyanın bilinmeyen yüzünü, gizli hazinelerini tanıtmak konusunda bir kapı aralamayı hedefliyor. Standart yol haritalarında zorlukla bulabileceğiniz yerler, uzun yürüyüşler, bazen zorlu tırmanışlar
Bu kitap, Osman Gazi'nin kurduğu küçük beylikten Cumhuriyet'e uzanan altı yüzyıllık yolculuğu ele alıyor. Kuruluş ve yükseliş dönemlerinin ardından bir cihan imparatorluğuna dönüşen Osmanlı, doğu ve batı kültürlerinin kesişme noktasında, üç kıtaya yayılmıştı. Bu büyük devletin ve toplumun siyasi ve kültürel mirası, ilk kez her yaştan çocuklara yönelik olarak, çizgilerle anlatıldı.
Çizgilerle Osmanlı İmparatorluğu, altı yüz yıllık bir tarihi, sadece savaşlar ve antlaşmalarla değil, tarihsel miras, kültürel g
As the midfiwe announces the birth of a girl at the home of a government minister, a bomb exploding at the Istanbul mosque where the Sultan is attending the congregational prayer resounds over the Bosphorus.
Râna will grow up amidst the frenzied politics of the fall of the Ottoman Empire and the rise of the Turkish Republic.
Antikçağın önemli özelliklerinden biri mitoslarla, efsanelerle iç içe geçmiş olması. Toplumsal olayların yazılı hale getirilmediği dönemlerde geniş bir sözlü gelenek bulunuyordu. Homeros gibi ozanlar, tarihsel olayları meraklı kitlelere kent meydanlarında anlatırlardı. Destanlar daha sonra kaleme alındı. Yazılı kaynaklar ortaya çıktı. Antik kentlerde yapılan arkeolojik kazılar ise geçmiş uygarlıklara ait birçok bilgiyi günışığına çıkardı.
Anadolu'nun Antik Kahramanları söylenceler ve arkeolojik bulgular di
Bu kitap, Anadolu kültürünün biçimlenmesine katkıda bulunan 7 tarihi portreyi içeriyor: Yunus Emre, Mevlânâ, Nasrettin Hoca, Karagöz-Hacivat, Evliya Çelebi, Ali Kuşçu ve Mimar Sinan.
Sadece çocukların ve öğrencilerin değil, 7'den 70'e her yaştan okuyucunun ilgisini çekecek yaşam öyküleri, bu tarihi kişilerin dönemin özellikleriyle birlikte, bu kez çizgilerde dile geliyor.
Osman Necmi Gürmen nous entraîne dans le sillage de Barberousse, Dragout et autres corsaires qui parcourent la Mer Blanche au temps de Soliman le Magnifique.
De l'Andalousie A Chypre, d'Alger A Constantinople, de la Provence A la Libye, ce roman historique, fonde sur une documentation precise, allie violence et amour, action et reflexion, esprit de rebellion et service de l'Etat.
Ne en Calabre, converti A l'Islam, le petit pêcheur destine A devenir Grand Amiral de l'empire Ottoman, est, comme son fils ado
Anadolu Selçuklu Devleti, Türklerin Anadolu'ya girişinden kısa bir süre
sonra kuruldu. Bizans'ın zayıf düştüğü bir dönemde bu bölgeye yerleşmeleri,
devlet kurmaları, ardından da yerlerini Osmanlılara bırakmaları
Anadolu tarihinin 250 yıllık bir dilimini oluşturuyor.
Bu kitap tarihin bu özel dönemine merak duymanızı sağlamak amacıyla
hazırlandı. Savaşlar kadar halkın günlük yaşantısı da bu kitabın konusu
oldu. Anadolu Selçuklu halkının geçim kaynakları, devletin nasıl
yönetildiği, sultanların ve saraylarının
Mimar Sinan, Osmanlılardan günümüze kalan en görkemli eserlerin
yaratıcılarındandır. 16. yüzyılda yapmış olduğu Süleymaniye, Selimiye
gibi anıtsal camiler, köprü, su kemeri, çeşme gibi mimari eserler bu
büyük imparatorluğun zenginliğini ve yükselişini yansıtır. Uzun yaşadığı
için Koca Sinan lakabıyla da anılan Sinan'ın çocukluk ve gençliği, imparatorluğun
en görkemli dönemine rastlar.
Yavuz Sultan Selim'in padişah olduğu dönemde doğmuş, Kanuni Sultan
Süleyman döneminde mimarbaşılığa yükselmiş, en önemli ese
1400-1600 yılları arası Coğrafi Keşifler Çağı olarak
adlandırılır: Bu iki yüzyılda dünya denizden ilk defa
dolaşıldı, yeni kıtalar keşfedildi, Dünya ölçeğinde ticaret
başladı, denizaşırı imparatorluklar kuruldu. Denizlerde
kurdukları üstünlük, Avrupalıların dünyanın dört bir
yanında sömürge yönetimleri kurmasını sağladı. Örneğin
Portekiz, Brezilya ve Afrika'dan Çin Denizi'ne kadar
bir deniz imparatorluğu kurmuştu. İspanya ise Kuzey
Amerika'dan Güney Amerika'nın en güneyine kadar
egemenlik sağlamıştı.
Keşifl
Anadolu'ya geldikten sonra denizle tanışan Türk
kavimlerinin faaliyetleri Çaka Bey tarafından başlatıldı.
Ege kıyılarında ilk gemiler inşa edildi, ilk tersane kuruldu.
Anadolu'nun yeni konukları, tıpkı kendilerinden önce bu
topraklarda yaşayan insanlar gibi denizi tanıyıp sevdiler.
Kimi yazarlar Osmanlı'yı ?bir deniz imparatorluğu"
diye adlandırır. Gerçekten de kuruluşunun üzerinden
yüz yıl geçmeden Osmanlı'nın sınırları Adriyatik, Tuna
Nehri, Karadeniz kıyıları ve Mezopotamya'ya kadar
uzanmıştı. Kuruluştan
İnsanlar yabani hayvanları binlerce yıl önce kendileriyle birlikte
yaşamaya alıştırdılar. Önceleri hayvanlar sadece yiyecek temin
edebilmek için avlanıyordu. Köpeklerin avlanmada çok yardımcı
olacağını gördüler. Çünkü köpekler iyi koku alıyor, iz sürebiliyor ve
hızlı koşuyorlardı. Köpeğin evcilleşmesinin ardından sıra koyun, keçi ve
sığırlara geldi.
n MEB ders programına uyumludur.
n Uzman Psikolog Feride Dorothy
Yıldırım Güneri tarafından gözden
geçirilmiştir.
Evimizde beslediğimiz ya da çevremizde gördüğü
Hayatımızı kazanabilmek için bir meslek ediniriz. Ancak mesleğimiz
sadece para kazanma aracı değildir. Aynı zamanda bizi geliştirir,
yeteneklerimizi kullanmamızı sağlar. Nitekim pek çok kişinin para
kazanma derdi olmasa bile bir meslek edindiği, hatta az gelir getiren
meslekleri tercih ettiği görülür. Mesleği kısaca şöyle tanımlayabiliriz:
Kuralları toplum tarafından belirlenmiş ve belli bir eğitimle kazanılan
bilgi ve becerilere dayalı etkinlikler bütünü.
İnsan hakları tüm insanların hiçbir ayrım yapılmadan, eşit biçimde ve sürekli olarak sahip oldukları haklardır. Bu haklar dünyanın neresinde olursa olsun tüm insanlar için aynıdır. Günlük yaşamda karşılaştığımız sorunların büyük bir bölümü insan haklarıyla ilgilidir. Örneğin içme suyunun ya da yiyeceklerin temizliği, okula gidebilmek, iş sahibi olmak, başkalarına hak ve adalete uygun davranmak, yaşımıza, inançlarımıza, nerede doğduğumuza saygı gösterilmesi insan haklarının konusudur. İnsan haklarını öğrendi
Osman Necmi Gürmen'in Fransızca kaleme aldığı ve Gallimard yayınları tarafından L'Echarpe d'Iris adıyla yayımlanan ve büyük övgüler alan Delibozuklar Çiftliği deneysel anlatımıyla dikkat çekiyor.
'Gürmen'in özgün, renkli, şiirli bir dili var.'
-André Miguel, Radio France-
'Kış sonunda baharın türküsünü çığırmak zor' diye yakınıyor yazar. Dillimize birkaç yabani gül yaprağı armağan eden Gürmen'in bu romanı bu iki mevsim arasında yer alıyor.
-Guy Dumur, Le Nouvel Observateur-
'Folklor gibi çağdaşlığı da aşan
Hangisi daha güç?
Yeni bir inancı kabul etmek mi, eskisinden sıyrılmak mı?
Önce Fransızca yazdığı, daha sonra Türkçe yeniden kaleme aldığı Mühtedi'de Osman Necmi Gürmen, okurlarını Kanuni'nin, Barbaros'ların, Turgut Reis'lerin Akdeniz'ine götürüyor:
Mühtedi, savaşın denizlerde kazanıldığı bir dönemde, Endülüs'ten Kıbrıs'a, Cezayir'den Payitaht-ı Cihan'a, Akdeniz'in ve Akdeniz'i yurt bellemiş korsanların romanı... Aynı zamanda iç içe geçmiş iki ömrün, sadakatin ve sevginin hikâyesi.
Kalabriya'da doğan, Müsl
"İçinde ters tepen biri, ters tepene gem vurmaya çalışan diğeri. Kendi kendisiyle hesaplaşır olmuş."
"Yaz küçükhanım, yaz, kölen olayım! Sevenlere çektirilen cefayı anlat. Gazeteye verelim, duyuralım, Kör gözleri açalım."
Parçalanan imparatorluğun altüst olmuş tutucu dünyasında büyüyen isyankâr ve hassas bir çocuk. Her şeyiyle yeniliğe gebe bir toplumun doğum sancılarında kıvranan genç bir kadın: İki dünya arasında Râna.
Osman Necmi Gürmen'in usta kaleminden, yakın tarihimizin en çalkantılı yıllarını kon
Toplam 22 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 1-20 /
Aktif Sayfa : 1
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.