Lise deyince hepimizin yüzünde geçmişe latife eden, ufak bir tebessüm görülür. Bazen de görülen bir şey yoktur, kahkaha atmaktan kafamızı kaldıramayız. Çılgın Liseliler derler. Nevzat Kalkan'ın kendi deyimiyle, tam anlamıyla bir "Hababam Sınıfı" öyküsü bekliyor sizleri. Türlü muziplikler ile bir bir satır aralarında gizlenmiş fedakarlıklar, dostluklar... Kitap, yazarın kahkaha dolu anılarıyla başlıyor, sonra anılarının kahramanlarını nostaljik fotoğraf kareleriyle bir bir tanıtıyor, yaza

KİTAP HAKKINDA Yalnızlık, aşk, sevgi, özlem ve daha nice duyguların ıssız bir istasyonda bekleşip dertleşmeleri ?üç boyutlu? manaların kapısını açar. O kapının arkasında demlenen hüzünler ise şiir yazdırır. Şiir başı boş susmaların, sevdaların ve çaresizliklerin dili olur. Gülay Gençer?in kaleminden dökülen şiirler de hayatın içinden, samimi ve en yalın duygularla sokaktaki simitçi amcanın, martılara simit atan umut dolu çocuğun, hayal kırıklıklarıyla bir köşede hıçkıran genç kızın ve hüzünlü bir aşığın gö

"Bir öğretmen olarak öğrencilerin zorlandıkları konuları daha kolay öğrenmeleri ve aynı zamanda eğlenmeleri için elinizdeki "Defmater"i hazırlamaya karar verdik. Öğrencilerin özellikle defter düzeni konusunda sıkıntılar yaşadıklarını gözlemledik ve bu nedenle eserimizi defter formatında hazırladık. Öğrencilerimize matematiğin sadece sayılardan ve sorulardan oluşmadığını, gizemli ve eğlenceli yönlerinin de olduğunu göstermek istedik. Matematikteki güzellikleri fark ettikçe matematiğe karşı olumlu tutumlar g

Romanın kahramanı Toprak "Ene"yi keşfettiğinde daha çocuk yaşlarındadır. Düşlerinde karanlık bir mahzende, duvarda karşısına çıkan "ENE" yıllar sonra kafasını karıştıracaktır. ENE'nin benlik olduğunu öğrendiğinde kendi benlerini çoktan keşfetmiştir. İlk aşkın nefesini hissettiği yıllarda, hazin bir sonun yollarını ayıracağını bilmeden akar aşkın sıcak nefesine. 80'li yılların karanlık günlerinde tutuklamalar devam ederken sevdiği de hapse atılanlardan olur. Sonra hikâye başlar Toprak için. Beşeri sevginin t

Bazı şiirler olur ki her okuyan ondan ayrı bir anlam çıkarır, ayrı bir tat alır. İşte Özden Özpınar'ın şiirleri de o türden. Herkese hitap eden, herkese ayrı bir tat veren, her okunduğunda yeni imgeleri, yeni duyguları keşfettiren şiirlerden... Kimi mısralarında aşkı, kimilerinde yalnızlığı, kimilerinde umudu bulacağınız bu şiirler, insan ruhunun apayrı noktalarına dokunuyor, sizi her seferinde bambaşka bir yolculuğa çıkarıyor. "Elinden uçup giden balonu Aşk sayan çocuk muyum? Yüreğin ırmağıyla gökyüzüne t

KİTAP HAKKINDA Anadolunun fakir köylerinden biri olan Çeltik köyünde yaşam, zorluklarla devam ederken köy muhtarının aklına tüm köyü rahatlatacak bir fikir gelir. Köyün yakınından geçen Porsuk deresini ıslah edip köyde sulamayı kolaylaştıracaklardır. El birliğiyle bu işin altından kalkmayı başaran köylüler kendilerini bekleyen felaketten habersizdirler. Tam rahata erdiklerini düşündükleri anda, hiç beklenmedik bir şekilde sel felaketi yaşanır. Ancak Çeltik köyü sakinleri felaket zamanında da birlik ve ber

Kitap hakkında: Elinizdeki kitap sadece kendi çocuklarını değil, tüm Türk çocuklarını düşünüp kalemi eline almış bir annenin elinden çıkmış öykülerden oluşuyor. Fatma Tutak, günümüzdeki çoğu ebeveyn gibi Ömer Seyfettini, Kemalettin Tuğcuyu okuyarak yetişmiş bir anne. İstemiş ki günümüz çocukları da bu değerli isimleri okusun, tanısın; sadece yabancı kültürden etkilenip popüler edebiyatla yetinmesinler, kendi kültürlerini de öğrensinler. Bunun için yazmaya başlamış ve Tavan Arası Öyküleri çıkmış ortaya

Kitap hakkında: Kurandan Esintilerle Yakarış kitabı, dua alanında yapılan çalışmalardan farklı olup tamamen Kur'an ayetlerinden esinlenilmiştir. Allah kullarına ayetleriyle seslenirken Kulu da aynı kelimelerle dua şeklinde Allah'a yakarışta bulunmuştur. Deneme türünde kaleme alınan eser bu özelliği ile de bir ilktir. "Kusursuz olan Allah'tır. Eksik, hata, kusur varsa o da kuluna aittir." düstûrundan hareketle yazılan eser herhangi bir iddiada bulunmaz. Kabul olup olmayacağı neticesiyle ilgilenmez. D

İstanbul Bugün senin doğum günün Fethine bedel bir gün. Zirâ feth, açmak ya hâni! İyi günlere açılmak ya; iyi yâre, iyi leyâle, iyi hâle İncitmesin-incitmeyesin, sevsin-sevesin, göresin-görülesin ve farkedesin-fark olunasın deyû ömür gibi Bugün senin doğum günün Değil mi ki Fatih seni açmış-sende açılmıştır... Seni fark etmiş ve sen de onu inkâr etmemişsindir. Açıp yüreğini; semânın sinesindeki mâh misâli basmışsındır bağrına ve sırrın yükü hiç gitmemiştir ağırına Onunla doğmuş ve onunla batmışsındır. Yüre

Aradığın bulamadığın, belki de hep seninleydi, Sendin renkleri bulan, istediğini istediği renge boyayan, Sendin mutluluğa hüznü, aşka acıyı katan, Umutların üstüne kapıları kapatan, Sendin sevdanın yalın halini, çoğul yapan... ÜMİT SEYHAN

Hayal ve gerçeğin buluma noktasında, bana göre gizemli hikâyeler türünden Hoca Nasrettin, Aziz Nesin, Ömer Seyfettin nasıl kalıcı izler bıraktı ise; edebiyatımızın zenginliklerini, birikimleri ile uzmanlık alanında billurlatırıp sanatseverlerin beğenisine arz eden Kabadayı da öyle izler bırakacak. USYAD Bakanı- Hikmet OKUYAR Bu kitap için geç kalmı bir proje diyorum. Çocukluğumdan beri birçok öykü kitabı okumuumdur fakat Çetin Kabadayının kısa ancak muhteem öyküleri kadar neredeyse hiçbirinden bu kadar haz

Şiir, onu en ciddi kavram-imge örgüsü olarak anlayanlar için, başarılması çok zor bir uğraştır; ama bir esinlenmeler dökümü olarak anlayanlar için de çok kolaydır. Yazmaya girişenlerin çoğu, birincisinin farkında olsa da ikincisine kapılırlar. Esinlenmeler birbirini kovalayan, ayakları dolanan, sonunda artık düz basamayan imgeler karmaşası olur. İmgenin kavramı silip süpürdüğü bu durumda anlamsız bir coşku ya da anlamsız bir hüzün kâğıda dökülür. Kavram-imge dengesi nasıl kurulacaktır? Bu soruya cevapta fil

Eylül Hüznü Anadolu kültürünün derinliklerini temsil eden temiz yüreklilik, hoşgörü ve vefa hasletlerini en iyi şekilde yansıtan, çok keyifli ve aynı derecede düşündürücü bir anı, şiir ve edebiyat yolculuğu Seyfettin ÇETİNER yakın ve uzak geçmişin insanlarına ve olaylarına büyük bir ferasetle yaklaşıyor ve farklılıklarımızın değil ortak yönlerimizin altını çizen bir bakış açısı ortaya koyuyor. Göremediğimizi görmek, hissedemediğimizi hissetmek için, hiç olmazsa yüreğimizi aydınlatmak için Eylül Hüznünü okum

Kimisi yazar, kimisi de resmeder gördüklerini Candan EMİRSOYun bu şiir kitabıylasadece aşkı sevgiyi özlemi değil, umutları, hüzünleri, bekleyişleri, hayal kırıklıklarını, öfkeleri kısaca hayatın her kesitinden duygular yaşayacaksınız. İçerindekileri dışa vurmak, kaleme dökmektir şiir. Önüne aşılması zor engeller çıksa da, başarmak için asla umudunu kaybetme der ISLANDI UMUTLARIM Bu kitaptaki şiirler her ne olursa olsun insan kendisine güvenmesi gerektiğini, başkalarının sözlerinden ve yaptıklarından ümit

İnsanoğlu var olduğundan bu yana, dil; dolayısıyla da edebiyat vazgeçilmez kılınmıştır. Duygu ve düşüncelerin dille beraber sistematik ve düzgün bir şekilde harmanlanmasıyla oluşan edebiyat türlerinin arasında da elbette ki şiirin yeri daha başkadır. Öyle ki, Platon şiiri büyülü söz olarak betimlemiştir. Sözün özündeki güzellik, en can alıcı örneklerini şiir türünde verir. İşte bu yüzdendir belki de, şiirin üretilmesi en zor olan ve en çok emek isteyen tür olması... Biz bu antoloji çalışması ile, sarf edile