Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 18 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Sevgiyle değerlendirmemiz gereken bir kültürümüz, bir dilimiz, bir edebiyatımız var. Dahası tam da irfan kültürümüz işte budur diyebileceğimiz, bugün özgürce ve evrensel kucaklayıcılığı ile işleyebileceğimiz bir tasavvuf geleneğimiz söz konusu. Bu fikirden hareketle, felsefenin neden bir gelenek işi olduğunu gösteren yazı, bildiri ve mülâkatlardan oluşan ve tasavvuf geleneğimizin felsefî bir yaklaşımla tahlil edildiği Bir Felsefe Geleneğimiz Var mı?, Türkiye'de düşünme çabasını ciddiye alan herkesin cevapla
Tükendi
Batının, muhtelif pozitivizm tarzları, materyalizm ve analitik felsefenin etkisi altında olduğu bir dönemde Marcel; aşk, sadâkat, îman ve umutla varlık sırrı'na ulaştıran yolu hatırlattı. İnsanın bireysellikten ziyade birliktelikte hür olduğunu vurguladı. Varolmak bağlanmaktır derken, bizi bir Aşk Etiği'ne davet etti. Marcel'de "bağlanma"; "ben"in, "sen" ile olan aracısız, dolaysız, içten ve sırlı ilişkisidir. "Mutlak Sen" konumundaki Tanrı'ya yükselişin başlangıç yeridir. Bir taraftan kişi için, "oluş" anl
Tükendi
Felsefî anlamda insanı kendine has bütünlüğü içinde kavramaya çalışan makale, mülâkat ve bildirilerden oluşan bu kitap, Prof. Dr. Kenan Gürsoy'un daha önce "Ekzistans ve Felsefe Üzerine Görüşler" adıyla yayınlanmış olan çalışmasının genişletilmiş ve gözden geçirilmiş ikinci baskısıdır. Bu kitapta "varoluş" da "felsefe" de, bugün adına, bugünün problemleri açısından yeniden değerlendiriliyor ve Prof. Dr. Kenan Gürsoy'un yorumuyla yeniden anlam kazanıyor. Felsefenin kadim problemlerinin incelendiği bu eserde
Tükendi
Türk Düşüncesi alanında önemli katkıları olan Prof. Dr. Mehmet Akgün'e Armağan olarak hazırlanan bu eser, pek çok felsefeci akademisyen tarafından kaleme alınmış, felsefenin farklı disiplinlerine ve problematiklerine ilişkin makalelerin bulunduğu bir seçki niteliğindedir. Ayrıca sosyal bilimlerin diğer alanlarından da çeşitli makaleler ve yakın tanıklıklar ile beraber eser, Türk Felsefesi için bir kaynak teşkil etmektedir.
Tükendi
Prof. Dr. Kenan Gürsoy ile yapılmış olan bir dizi sohbetten oluşan bu eser, on iki başlık altında çağın problemlerini, kültürel, entelektüel, manevi buhranları, insanın özne olmaklığına dair sıkıntıları ele almakta ve bunlar karşısında kendi düşünce geleneklerimizden hareketle çözüme yönelik imkânlar bulunabileceğine işaret etmektedir. Bu bağlamda tasavvufla bütünleşen bir tefekkürün ufukları, tasavvufa ilişkin olduğu düşünülen kavramların felsefî bir dikkatle yeniden işlenebileceği ve böylece oluşabilecek
Tükendi
Türk Düşüncesinden Portreler, yazarın değişik vesilelerle kaleme aldığı araştırma ve bildirilerden oluşmaktadır. Burada Türkiye'de Felsefe ve Sosyal Bilimlerin kurumsallaşmasına hizmet eden kimi düşünürlerimiz bir araya getirilmiştir. Mehmet Akif'ten Nurettin Topçu'ya uzanan seçilmiş portreler aracılığıyla Edebiyat, Psikoloji, Pedagoji, Felsefe ve Sosyoloji alanlarındaki iletişim ve etkileşime de dikkat çekilmektedir. Seçilen düşünürler üzerinden, çalışma bu haliyle hem Türk Düşünce Tarihi alanında hem de F
Tükendi
İnsanoğlu felsefe ile varlığın özünü, temelini ve anlamını sorgular. Geçmiş, şimdi ve gelecek arasındaki bağı ve ilişkiyi tefekkür eder. Evrendeki yerini fark etmeye çalışır. Niçin dünyaya geldiğini ve neyi gerçekleştirmek durumunda olduğunu veya kendi özgür iradesiyle, kendisine bir davranış ilkesi belirleyip belirleyemeyeceğini, ahlâklı, ilkeli ve tutarlı olmakla olmamak arasındaki seçimi, ikiliği ve çatışmayı yaşar ve bütün bunlarla hesaplaşır. Böylece felsefece yaşanan hayat; olabildiğince hesabı verilm
Tükendi
Felsefe en genel ifadesiyle; bir kültürün bilinci olarak betimlenir. Cumhuriyet Döneminde Türkiye'de Felsefe adlı bu eser, okuyucusunu Türkiye'de felsefenin kuruluşuna tanıklık etmeye ve bunun üzerine bir bilinç geliştirmeye davet ediyor. Esrede, felsefenin ilişkili olduğu disiplinler, düşünce mahfilleri, dergiler, kurumlar ve örnek düşünürler inceleniyor. Felsefenin Türkiye'de kurumsallaşması; çeşitli tema ve problemlerinin ön plana alınarak algılanmasıyla ve farklı felsefi ekoller üzerinden oluşmuştur. Bu
Tükendi
ŞİİRİN SINIRSIZLIĞINDA/ Şiire Dalışlar, Ahmet İnam'ın Şiir hakkındaki yazılarından oluşmakta. Yazarın kendi deyimi ile Şiire dalışlar; şiirin derinliklerinde gökyüzünü aramak için yapılmış. Bu arayışı takibeden ÂNIN AÇIK DENİZLERİNDE ise, Ahmet İnam'ın şiirlerinden oluşmakta. Bir düşünürün şiirlerini ve şiir hakkındaki felsefesini barındıran bu eser, Türk düşüncesi ve edebiyatı için yeni ve özgün bir alan açmakta. Düşünce ve edebiyat tarihimizde şair mütefekkirler ve mütefekkir şairler bulunmakla beraber,
Tükendi
Jean Paul Sartre, ülkemizde genellikle roman, tiyatro ve denemeleriyle tanınmış çağdaş bir Fransız filozofudur. Düşüncesinin asıl yapısını oluşturan felsefî değerlendirmeleri üzerinde ise pek fazla durulmamıştır. Prof. Dr. Kenan Gürsoy'un bu çalışması, J. P. Sartre'ın ontolojisi ve felsefî sistematiği üzerine kaleme alınmış öncü ve klasikleşmiş bir eserdir. J. P. Sartre felsefesinin genel hatları ile Tanrı düşüncesi arasındaki münasebetin ele alındığı bu eser; Çağdaş Felsefe alanında nitelikli okumalar ya
Tükendi
Bu kitap, 1908 - 1933 arası Dârü'l-Fünûn'da ders vermiş Türk felsefecileri ve onların felsefeyi kavrayışlarını konu edinmiştir. Rıza Tevfik, Mehmet İzzet, Ziya Gökalp, Şekip Tunç, Ziya Somar, Orhan Sadeddin, Baha Tevfik gibi düşünce hayatımızda derin izler bırakmış, kültürel devamlılığın örnekleri sayılacak isimler ele alınmıştır. Böylece, zannedilenin aksine ülkemizdeki felsefe çalışmalarının Alman etkisindeki üniversitelerimizden çok daha önce başladığı ve kendine mahsus bir karakter taşıdığı anlaşılmışt
Tükendi
Elinizdeki kitap, Mustafa Şekip Tunç'un 1921'de Henri Bergson'dan adapte etmek suretiyle tercüme ettiği Gülmek Nedir? Kime Gülüyoruz? adlı eseri merkeze alarak, bir dönem tahlili niteliğinde hazırlanmıştır. Eserin Latinize edilmiş hâli de bu çalışma ile yaklaşık yüz yıl aradan sonra ilk defa okuyucu ile buluşmaktadır. Mustafa Şekip'in konuyla ilgili olarak yazmış olduğu makaleler dizisinin de yer aldığı bu çalışmada; Mehmet Emin Erişirgil ve Abdülhak Şinasi Hisar'ın eser tanıtımları da bulunmaktadır. Ayrıca
Tükendi
Medeniyet, ayırıcı olmaktan çok birleştirici ve bütünleştirici bir kavramdır. Kültürü âdeta gerçekleştirilmesi söz konusu olan bir insan anlayışı etrafında toparlar. Sadece kendine dönük olmaksızın, bütün bir cihan için teklif edebileceği toplu bir görüşü, bir vaadi, kendisi ve diğerleri için tasavvur ettiği bir projesi vardır. Bu proje; kendi değerlerinden, onları gerçekleştirme azminden ve temelde bulunan bir kendilik bilincinden kaynaklanır. Fakat yöneliş itibariyle evrensel bir ufku hedefler. Acaba biz
Tükendi
Türk Düşüncesinin önemli şahsiyetlerinden İsmail Fenni Ertuğrul'un Cumhuriyetle yaşıt olan bu eseri, Türkçe yazılmış ilk ve tam felsefe sözlüğüdür. Felsefe alanında tamamlanmış olduğu bilinen ilk ve bu zenginlikteki tek sözlük, aynı zamanda "Geleneksel Felsefe" ile irtibatı kurabilecek kıymetli bir başvuru kaynağıdır. Fransızca, dönemin kültürel iletişim dili olarak tercih edildiğinden ve o dönemde henüz Türkçe felsefe kavramları tam olarak yerleşmemiş olduğundan, eser; Fransızca-Türkçe olarak hazırlanmıştı
Tükendi
Çağdaş Türk Düşüncesinden Tanıklıklar Prof. Dr. Mahmut Coşkun Değirmencioğlu'nun bir felsefeci ve eğitimci olarak kültür ve düşünce hayatımıza dair hatıralarını, tespit ve önerilerini içermektedir. Yazarın Anadolu'dan çıkıp Paris'te tamamlanan eğitim hayatı ve bir Türk düşünürü (Mehmet İzzet) hakkında Fransa'da yaptığı doktora çalışması; eğitim, kültür ve düşünce alanlarındaki karşılaşmalar ve etkileşimler günümüz için de ufuk açıcı mahiyettedir. Eser, bir yandan Türk düşüncesi alanında birinci elden hatır
Tükendi
Cassirer, kültür dünyasını sembolik formlarla açıklamakla, kültürün düşünsel boyutunu açığa çıkarmıştır. Hem kültürün kaynağı, hem de onu bilecek olan bilinç, böylece yeniden konumlanmıştır. Kültür; ne salt maddî bir şey, ne de mutlak metafiziksel bir üretimdir. Kültürde özne ve nesnenin konumu doğal dünya tablosundaki gibi değildir. Orada özne nesneyi zihinsel olarak şekillendirip, sembolik formlar hâline getirir ve böylece kendi dünyasını kurar. Bu dünyayı bilen özne de verili ve tamamlanmış şey dünyasını
Tükendi
İnsanın sosyal ve bireysel sorunlarına çözüm arayışı sadece günümüzün meselesi değildir. Fakat günümüz insanı, neredeyse çözüm önerilerini de görmekte zorlanır hâle gelmiştir. Bu eser; bu önerilerden birini okuyucuyla buluşturmak niyeti ile hazırlanmıştır. İnsanın problemlerinin insanla çözülebileceğine işaret eden bir düşünürün, Yeni Dünyanın verimli filozoflarından biri olan Josiah Royce'un, samimi ve pazarlıksız olarak ortaya koyduğu çözüm önerilerinin irdelendiği bu eser, Royce'un ahlâk anlayışının teme
Tükendi
Elinizdeki bu kitap, felsefe çevrelerinde yoğun bir şekilde tartışılmaya başlamış olan ve Somaestetik adıyla Shusterman'ın teklif ettiği estetik teoriyi, İdealizmin estetik teorisi ile karşılaştırmalı olarak okuma imkânı vermektedir. İdealist estetik, ilk olarak Platon'da karşımıza çıkan, daha sonra Hegel'de doruğa ulaşan ve 20. yüzyılda en çok Croce ile temsil edilen bir estetik teorisidir. Pragmatik estetik ise James'in öncülüğünü yaptığı, Dewey'in teori olarak sistemli bir bütün hâline getirdiği ve Shus
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 18 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1