Yasak bir meyve Bizi sarhoş eden mey ve... Çıplak değil çıplaklığımız Âdem kimdi Havva nerde? İnan tenimde söndüremem seni Birinci aşk çıkarması Ve 3. Harbi Umumiye Yazlık bir ölümle kapımı çaldın Kınından çıktı zemheri Hüznümün diktatörü seçemem seni Alıştım her mevsim sevmeyi Bir ilkbahar ikilemi Ölü kuş sürüleri ve örümcek ağı Sen serçe parmağı Unutma beni ve meyi

Benlikte yana döne bir çalkalanma Zihnimde söken şafakta aydınlanma Güneşim ayım ve yıldızlarım doğsa Ruhumu aydınlatan ışık parlasa Dona kalmış şuurum esneyip uyansa Kırık heveslerim gerinip şahlansa Öylesine bir çığlık koparırım ki Naçiz varlığımın nedeniyse sevgi Bu dünyada sevgiyle var olacağım Boz toprağıma sevgimden katacağım

"Her demokratik ülkenin yönetimini siyasi iktidarlar yürütür. Devleti, iktidar partisi/partileri yönetir. Onları denetleyen unsurların başında önce yasalar sonra da halk gelir. Bu, demokratik sistemlerin vazgeçilmez şartıdır. Bu şartlara uymayan iktidarlar, antidemokratik ilan edilirler. İktidarın liderine diktatör denilir. Demokratik ülkelerde yasama, yürütme ve yargı en önemli erklerdir. Eğer iktidarın lideri, tüm bu erklere hâkim olarak ülkeyi yönetiyorsa, bu, antidemokratik bir yönetimdir. Yönetimden me

Kitapta, ülkemizde yaşanan, birçok şeye değinildi. Ekonomik ve siyasal öneriler, aile bireyleri ile ilgili bilgiler, toplumsal gereksinimler dile getiriliyor. Bilinen ve bilinmeyen yönleriyle ülke sorunlarına ışık tutuluyor. Sınav kazanma teknikleri öğrencilerin, işsizliği önleme projesiyle siyasetçilerin dikkatlerine sunuluyor. Sigara bırakma, spor yapmadan kilo verme (ABD' de uygulanmakta olan) teknikleri ve her hastalığın sebebi olan stresten korunma şekilleri anlatılıyor. Belediyelerde ve siyasette inno

Elinizdeki bu anı-biyografi bir başarı hikayesidir. Cumhuriyet öncesinde milletçe yaşadaığımız savaşların ardından dedesiz, babasız, amcasız dolayısıyla korumasız kalan Türk kızlarından Feride'nin eğitimle ulaştığı gücü ve başarıyı anlatır. Eser, annesini kurtarmaya söz vermiş bir genç kızın sözüne vefasının ve hayat mücadelesinin hikayesidir. Karadeniz sahillerindeki küçük bir ilçeden, Ünye2den başlar ; Elazığ'a, Hatay'a, Samsun'a, Almanya'ya kadar uzanır. Feride, hayatta yokluk ve kimsesizlikten çok sevg

Atakan Tuncer bir aşkın izinde yazıyor şiirlerini. Hem de arayışıyla, bulunuşuyla, mümkünüyle, imkânsızıyla... Aşkın kıvamını, boyutlarını dizelerinde dile getiriyor. Arkadaşlık duygusu da ?Bir Başka"daki temel izleklerden biri. Atakan Tuncer, yalın, bir o kadar da ?içeriden' dizeleriyle bizleri gençliğin coşkusuna, hüznüne çağırıyor. Zamanın bir başka penceresinden bakmak, aşkı ve yalnızlığı doyasıya okumak isteyenler için... Ufaktan ufaktan ısındı içim. Biçare yandım bir zaman. Bir güzel duyguyla dol

Sayfa sayısı: 92 ISBN : 978-605-9971-83-6 Fiyat: 11TL Yazarı: Muhammed Seyfi Kitap adı: Seviye-Sizsiniz / Modern Eleştiriye Giriş Çıkış Tarihi : 01.08.2015 Arka kapak yazısı: Bütün değerlerin altüst olduğu, insanların hızla maddeleşen dünyada iyiliği ve güzelliği terk etmeye başladığı bir çağda incelikli bir öfkeyle yazıyor metinlerini Muhammed Seyfi. Ve kitabına da, insanın ?seviye'nin hem bizzat kendisi hem de sorumlusu olduğunu vurgular biçimde ?Seviyesizsiniz" diyor. Manevi değerlere sırtını dönenl

Herkesin bir hikâyesi vardır. Senin hikâyende; Ömrünü ikiye bölüp, önceki kısmına bir çizik attığın oldu mu? İhlaslı bir abdestle niyetlenerek, sessiz bir Besmeleyle başlayıp huzur makamında, Salih(a) bir eş dilediğin oldu mu? Eğer öyleyse kendi gönlünmüş gibi oku... Değilse de duygularıma misafir olur musun? Yağmur eşliğinde! Zihin emreder! Kalp haykırır! Dilim fısıldar seni, yağmura usulca! Gecenin sen kokusunun ortasında... Madem geldin hayatıma Ey Gül Yüzlü Güzel! Huzurunda sesleniyorum tüm hüzünlere.

İçinde bulunduğumuz zaman diliminde uluslararası hegemonik güç zemininde bir kayma yaşanmaktadır; hegemonik güç el değiştirmektedir. Güç Batı'dan Doğu'ya kaymaktadır. Bu değişim uluslararası siyasal şiddetin zemininde de bir değişime, diğer bir ifadeyle bir kaymaya neden olacak gibi görünmektedir. Batı kaynaklı savaş stratejilerinin yerini Doğu kaynaklı savaş stratejileri, Doğu kaynaklı terör stratejilerinin yerini de Batı kaynaklı terör stratejilerinin alması muhtemeldir. Şiddeti tetikleyen dinamikler ulus

Yedi romandan oluşacak TAKSİM serisinin ilk romanı ?Okullar Açılıyor". Erkan Yılmaz, İspanya'da açtığı romanı, sokakların ve dansın büyülü atmosferiyle harmanlayarak sürdürüyor. Gizemli bir kadın: Neslihan Yılmaz... Ve onun kızı Miray... Ama Miray kimseye bu sırrı açmıyor. Kendisindeki bu dans tutkusu, annesinin bıraktığı defterde saklı o sır ilerleyen günlerde ona büyülü ve heyecanını en derininde duyduğu bir dünyanın kapılarını açacak... Miray, kardeşi Selenay, diplomat babaları Musa Bey, iki kardeşin ?

Osman Ali Aydın, ?Sen Tek Biri Nereden Bilirsin?"de şiire kalbini ekiyor yine. Manevi değerlerle sözün güzelliğini harmanlıyor. İçinden gelenleri, kaleminden dökülenleri hayatlarımıza bir güzellik olarak armağan ediyor. Yılların tecrübesine bir de sözcüklerin ahengini katınca ortaya berrak şiirler çıkıyor. Yayınlarımız arasında çıkan ?Değerlerimize Değer Şiirler" adlı kitabının ardından ?Sen Tek Biri Nereden Bilirsin?"de iç âleminin sevincini, hüznünü, coşkusunu... Kısacası her rengini şiirlerine döküyor ve

İçinde bulunduğum boşluğun hangi boyutta olduğunu bilemeden uçağın ufak penceresinden bakarken öylesine dalıp gitmişim. O sırada aşağıdaki mavilikte bir karambol gördüm, dikkatimi o noktaya verdiğimde şaşkınlığa uğradım. Gördüklerime inanabilmek için fotoğraf makinemin zoom'unu çabucak yakına ayarladım ve gözlerime inanamadım. Aşağıda Kristof Kolomb'un Hindistan'a doğru yol aldığını sandığı üç gemisi ve gemicileri kendi aralarında yumruklaşıyorlardı. Üstelik kavga ettikleri yetmiyormuş gibi azgın dalgalarl

Gece insanoğlunun özüne döndüğü, kendi sesini, iç dünyasını dinlediği zaman dilimidir. Bu yönüyle bütün sanat dallarında apayrı bir bağlamda ele alınış, üzerine romanlar, şiirler, öyküler yazılmış, filmler çekilmiştir. Gece, kutsal bir zaman diliminin de ifadesidir aynı zamanda ve bu yönüyle bereketli bir yanı da vardır. Yalçın Yeni, "Gecenin Körü"nde bu zaman dilimini her yönüyle kavrayan, ona kendi iç sesinin ahengiyle yeni yorumlar katan bir dünya sunuyor bizlere. Gündüzün gürültüsünden, telaşından arınm

Her yağmur sonrası, Hava açarmış derler, Senin gözyaşın da, O yağmura benziyor... Hava bir açsa diye, Dualar ediyorum. O güneşle birlikte, Güller açacak yanağında, Biliyorum!

İnsanı kalben diri tutan, akıl gözünü açan unsur manevi değerleridir. Tıpkı insan gibi, toplumlar için de manevi değerler zindeliğin, birliğin/beraberliğin ve huzurun anahtarıdır. Kutsal günler, aylar; bayrak, vatan, millet sevgisi; aynı değerler etrafında gönülden bir bağlılıkla bir araya gelmiş insanların selameti kalbi ısıtan, aklı harekete geçirip iyiye ve güzele yönelten bu değerlerin benimsenme mertebesine bağlıdır. Her şeyin temelinde ise elbette 'sevgi' vardır. Kime ve neye olursa olsun, sevgi! Bitm

Şiirin bir 'arayış', bir 'gönül ezgisi', 'sözcüklerin musikisi' olduğunu bilenlerin bir araya gelerek vücuda getirdiği bu antoloji, bizlere birbirinden farklı dokuz kalemin dizelerini sunuyor. Şevki Çiftçi'nin hazırladığı ve kendi şiirleriyle de içinde yer aldığı bu antolojiye İsa Yakan, Kıvanç Kurt, Okay Meşe, Oktay Duyar, Osman Çakıroğlu, Serdar Aydemir, Yılmaz Ayık ve Yusuf Bulut hayat veriyor. Duyguların en saf, en yalın halinin dile getiriliş biçimi olarak beliriyor bu kitapta şiirler. Özentisiz, içten

Şiir ile düzyazının birlikteliği var Ahsen Özcan'ın kitabında. Aşkın etrafında pervane gibi dönen, dizelerle beşeri aşkın, düzyazıyla ilahi aşkın sularında yüzen bir kalemi var. Bununla birlikte, aile duygusu, özellikle de geçmiş zaman içinden bir belirip bir yiten ağbi, baba imgesi bir hayli yoğun hissediliyor. Dünyanın gürültüsü içinde durup kalbine bakan bir insanın sözcükleri var bu kitapta. En yalın haliyle, sevgiliye ve Yaratan'a yönelmiş aşkın birer ifadesi olarak çıkıyor karşımıza kelimeler. Ahsen Ö

"Sizin hiç babanız öldü mü?" diye sorar bir şiirinde Cemal Süreya. Tülay Pırlant'ın "Tekrar Buluşuncaya Kadar" kitabı bize bu dizenin diğer kutbundan bakmamızı sağlayacak bir dünya sunuyor. Dahası, kurmaca da değil bu dünya. Gerçeğin de ötesinde bir gerçek. Acı eşiğinin aşıldığı; kalbin beşeri bütün vasıflarından arındığı, Yaradan'a yöneldiği, bütün zamanları tek bir an'ın derinliğine sığdırdığı ve her iki dünyaya da bu 'sığmışlığın-sığınmışlığın' merkezinden baktığı bir hal içinde doğuyor kelimeler Tülay P

Osmanlıca İlkokuma kitabı ilkokumaya başlayanlara büyük kolaylıklar getirecek bir kitaptır. Bu zamana kadar piyasada hazırlanan tüm kitaplar akademik seviyeye hitap eden üst düzey kitaplardı. Bu nedenle de maalesef Osmanlıca öğrenmede büyük sıkıntılar ve zorluklar yaşanmıştır. Eğer maksat Osmanlı paleografyasını okumak ise bu işi hiç bilmeyen insanlara hitaben yapmak ve görsel ögeleri öne çıkartmak gerekti. Bizler de bu gün Türkçemizde kullanılan ilkokuma tekniğini baz alarak bu kitabı hazırladık. Harfleri

Kaç aşkın izi vardır bir aşkın içinde? Sarıldığımız bir bedende kaç ayrı bedenin sesini, kokusunu duyarız? Tesadüfler mi sürükler bizi yeni bir insanın dünyasına, yoksa o insan zaten en başından beri ruhuyla hayatımızdadır da onun bedenlenmesini mi bekleriz sabırla, acının bilgisiyle ve şekil değiştirerek varlığını sürdüren duygularla?.. Yasemim İlmiye Tümkaya'nın "Yağmurla Gelen Şubat Güneşi" romanı tam da bu sorularla açıyor kapılarını ve okurunu da yanına katarak cevaplar arıyor satırları boyunca. Aşka