Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 206 kayıt bulunmuştur Gösterilen 120-140 / Aktif Sayfa : 7
"Yol"un ve "aşk"ın izinde zakirliğin hikayesi... Ulaş Özdemir'in etnomüzikoloji çalışması Kimlik, Ritüel, Müzik İcrası'nda, cemlerde müzik icra ederek hizmette bulunan zakirler üzerinden müziğin Alevi kimliğinin dışavurumundaki rolü incelenmektedir. Zakirlerin ritüel içinde temsil ettikleri ve son yıllarda ritüel dışına da taşıdıkları Alevi ve zakirlik kimliğine odaklanan bu çalışma, zakirlerin 2000'li yıllardan itibaren kamusal alanda artan görünürlüklerini, bununla birlikte dönüşen müzik icra pratikleriy
Tükendi
Şiir yazmak bisiklete binmeye benzemiyor Dizlerim hep paramparça... ... Tanrının Yükseklik Korkusu, Emirhan Esenkova'nın 1999-2016 yılları arasında yazdığı şiirlerin döngüsel bir derlemesidir. Methal, Islak Rüyalar, B Şiirler, Aşklık Sınırı, Ziyan, Hitam bölümlerinden oluşan bu derleme, üstü kapalı bir hikaye misali dil ve içerik açısından organik bağlarla birbirine dokunur. Naif ve düşünceli şiirin buluşma noktasında var olarak bir anda ilhamla akıp geleni ve yeteneğe sırt dayamadan mükemmel olanı arar..
Geç git, kuş, geç git, bana da geçip gitmeyi öğret! Bir bilinmezlik olmayı seçen, yazma eylemini kendine özgü bir sahne yorumuyla icra eden, Modernizmin geç keşfedilen öncülerinden Fernando Pessoa başyapıtı sayılan Huzursuzluğun Kitabı'nda şöyle yazar: "Yaratmak uğruna kendimi yok ettim; kendi içimde o kadar dışıma attım ki kendimi, kendimin dışında varlık sürüyorum artık. Farklı oyuncuların farklı oyunlar oynadığı boş bir sahneyim ben." Bu benzersiz günlük, Bernardo Soares imzalıdır. Şiirle yaşamış, yaratt
Tükendi
Freud, James, Nabokov, Pessoa, Proust, Rancé, Schnitzler... Özenle örülmüş edebi metinlerin kurgularını psikanalizle çözerek bizi konuşamadıklarımızla yüzleştiren Michel Schneider, Nabokov'un kelimelerinde dil üzerinden tahakküm kuran totaliter rejimlerin izini sürerken, Freud'a Ne düşünüyorsun? diye sorarak düşünürün zihne duyduğu tutkuyu masaya yatırıyor. Yer yer cesur adımlarla ideal psikanalizin peşine düşen Schneider, Pessoa'nın yarattığı şair maskelerinin ardındaki içsel mücadeleleri ifşa ediyor. Hen
Öznenin yitimini çalışmalarının merkezine alan Foucault, nasıl kısmen özerk özneyi kabul eden, özgürlük, bireycilik, insan hakları gibi düşünceleri tartışan bir düşünüre dönüşmüştür? Foucault: Öznenin Yitiminden Yeniden Doğuşuna bu can alıcı soruyu odağına alarak Foucault'nun düşünsel evreninin farklı uğraklarına hakim olan arkeoloji, soybilim, söylem, disiplin, iktidar, bilgi ve yaşama sanatları kavramları arasındaki geçişleri aydınlatıyor. Foucault'nun Collège de France'ta verdiği dersleri bütünüyle e
Tükendi
?Adil bir dünyanın özlemini duyuyordum. O dünyada hepimize yer olmalıydı. Oysa iktidar savaşlarıyla birbirini boğazlayan orduların ayakları altındaydı insanlık. Yoksulların çaresizliğini düşündükçe bir şeyler yapmamız gerektiğini hissediyordum." Söz konusu Şeyh Bedreddin olunca yanıtları belki de her daim muğlak sorularla baş başa kalırız. Bir medrese âlimiyken neden tasavvuf yolunda menzil almıştır? Fikirlerinin Anadolu ve Balkanlar'da bu kadar etkili olabilmesinin nedeni nedir? Dinlerin eşitliğine dair d
Tükendi
Renkleri duyabilen insanlar olduğunu biliyor muydunuz? Peki, elinizin sizden bağımsız bir kişilik geliştirebileceği aklınıza gelir miydi hiç? Hafızalarını kaybeden insanların tüm anıları silinir mi? Bilim yazarı Sam Kean, vaka raporları ve bilimsel çalışmalar ışığında sürükleyici bir beyin araştırmaları tarihi sunuyor. Sinirbilimin son dört yüzyıldaki gelişimini, insan beyninin en gizemli ve tuhaf hastalıkları üzerinden aktarırken beyin ve sinir sistemine dair bilinmeyenleri gözler önüne seriyor. Bu kit
Tükendi
Cambridge Üniversitesi öğrencileri tuhaf görünümlü yeni mantık hocalarının ünlü filozofa benzerliğine kayıtsız kalamazlar: Wittgenstein yeniden Cambridge'dedir. Bildiği, inandığı her şeyi alaşağı edecek gerçek düşüncenin peşinde, yaşarken rüya görmeden ve kendini kandırmadan düşünebilmek, akademinin görünmez prangalarından kurtulmak ve her şeye ulaşabildiğini sanan öğrencilerinin hiçbir şeye ulaşamadığını göstermek uğruna düşüncenin huzurunu bozan melankolik bir filozof. Ve aşka, sekse, ilişkiye, mantığa,
Tükendi
"Sevgili dostum, insan bir kere düşüncesizlik edip doğru yoldan ayrılırsa, onu hep aşağıya, daha aşağıya çeken başka yollara da sapar; gökyüzünde ona yön gösterecek bir yıldız araması da boşunadır; zira çaresi yoktur, yokuş aşağı gidecek ve intikam tanrıçasına kurban olacaktır." Modern insanın çaresizliğinin masallara özgü bir üslupla aktarıldığı Peter Schlemihl'in Olağanüstü Öyküsü, sonsuz bir servet elde etmek adına Şeytan'a gölgesini satan Peter Schlemihl'in diğer insanlar tarafından aşağılanıp dışlanma
?Kalabalığını gördüğü, bildiği bir mekanın yalnızlığının tek seyircisiydi o..." Dünya edebiyatının kült eserlerinden biri kabul edilen Kâtip Bartleby, bir avukatın Wall Street'teki hukuk bürosuna bir kâtibi işe almasıyla başlar. Bir süre sonra çalışmayı ve hatta yaşamayı reddederek hakim düzeni ve en sarsılmaz inançları ters yüz eden Bartleby, dünyaya karşı takındığı alışılmadık tavrıyla avukatın elini kolunu bağlar. Bartleby, bireyin sessiz bırakıldığı ve itaate koşulduğu modern dünyada ?yapmamayı tercih
"Önüne ne pahasına olursa olsun ulaşacağı bir hedef koyan insanlar gibi kendini şimdiden daha hayat dolu hissediyor, karakteri güçleniyordu. Yürüyüşünde ve hareketlerinde kararsız ve ikircikli ne varsa gitmiş, gözlerinde yeni bir ateş parlamaya başlamıştı. Hatta en cüretkar hayallerinde bazen paltosuna sansar kürkü bir yaka diktirmeyi bile kurar olmuştu." "Küçük adam"ın çektiği sıkıntılar, maruz kaldığı eşitsizlik ve acılar bu uzun öykünün başkahramanı Akakiy Akakiyeviç'in hayatı üzerinden yalın bir gerçek
Devrimin Kardeşleri, feminist spekülatif kurgu başlığı altında bilimkurgudan doğaüstü kurguya, fanteziden büyülü gerçekçiliğe uzanan türleri kapsayan, alanının en saygın editörleri Ann ve Jeff VanderMeer'in derlediği kapsamlı bir öykü antolojisidir. 1970'lerden günümüze feminist spekülatif kurgu alanının ses getiren öykülerini bir araya toplayan seçki, okuyucuyu hayal gücünün uçsuz bucaksız diyarlarında gezintiye çıkarıyor. James Tiptree, Jr. erkeklerdeki cinsel arzunun kadınları öldürme arzusuna dönüştüğü
- Homo sapiens neden ekolojik bir seri katile dönüştü? - Para neden herkesin güvendiği tek şey? - Kadınlar üstün sosyal becerilere sahipken, neden çoğu toplum erkek egemen? - Güç elde etmekte böylesine yetenekli olan insanlar neden bu gücü mutluluğa dönüştürmekte başarısızlar? - Geleceğin dini bilim mi? - İnsanların miadı çoktan doldu mu? 100 bin yıl önce Yeryüzü'nde en az altı farklı insan türü vardı. Günümüzdeyse sadece Homo Sapiens var. Diğerlerinin başına ne geldi ve bize ne olacak? Çoğu çalışma insanlı
Leo Tolstoy, Thomas Mann, Franz Kafka, Virginia Woolf, Albert Camus, Giorgio Bassani, J. M. Coetzee ve Primo Levi... Victor Brombert, ölümü ve faniliğimizi, çeşitli siyasi ve kültürel bağlamlar içinde sekiz büyük yazarın eserlerinde arıyor. Tolstoy ve Thomas Mann'da bireyin fanilikle mücadelesini ortaya koyarken, Bassani ve Primo Levi'de toplumsal bir felaket olarak kültürlerin ölümünü aktarıyor. Woolf ve Camus'nün anlatılarında aldatıcı bir kurtuluş vaadi olarak sunulan ölüm, Coetzee'nin sayfalarında vah
"Kaldırın Sınırları Dünyayı Gezelim!" Gezgin Okan Okumuş, "Sınırları Kaldırdım" serisinin ikinci kitabı Doğu Asya - Alternatif bir Gezi Rehberi'nde dokuz ülkenin keşfedilmemiş köşelerinden bir araya getirdiği sosyal gözlemlerini, tarihsel okumalarını ve kişisel anılarını, her gezginin hayatını kurtaracak ipuçlarıyla beraber sunuyor. Her bölüme görülmesi gereken yerler, ne yenir ve içilir gibi en temel bilgilere yer verdiği bir künyeyle başlayan Okan Okumuş, bölümler ilerledikçe anı ve anlatı türlerini ha
Tükendi
Hissedilen ve hissedilmesi beklenen duygulara sıkışmış insanlara yalnız olmadıklarını hatırlatan Yaşama Tutunmak İçin Nedenler, kişisel bir hastalık öyküsü üzerinden toplumsal rahatsızlıklara işaret eden bir anlatı. Matt Haig, depresyonla ışığını yitirmiş kaygı dolu kişisel tarihini yazarak, bizi zihnin iç karartıcı odalarından yavaş adımlarla çıkmaya davet ediyor. İyi hissetmeye ihtimal vermeyenlere, her şeyin daha da kötüleşebileceğinden korkanlara daha iyi hissetmenin ve daha çok sevmenin ihtimalini su
Tükendi
Talihsiz bir evlilik yüzünden hastaneye düşen bir teğmen hasta yatağında yatarken sokakta iki kişinin konuştuğunu duyar. Sohbetin çekiciliğine kendini iyice kaptıran teğmen konuşanların aslında hastanenin bekçi köpekleri olduğunu anlar ve bu mucizevi sohbeti kağıda aktarır. Bir süreliğine konuşma kabiliyeti kazanan iki köpek başlarından geçenleri anlatırken insanlığın derin mevzularına değinirler: ahlak, yozlaşma, dedikodu, haset, talih, onur, sinsilik, tahakküm... Cervantes'in yaşadığı dönem ve ülke üzeri
Stefan Zweig'ın intihar etmeden kısa süre önce kaleme aldığı Satranç zulüm, saplantı, aklın gücü ve bu gücün yaratacağı kötülükleri ele alan ve yayımlandığından beri bütün dünyada büyük yankı uyandırmış bir klasik. Satranç tahtasının siyahı ve beyazı gibi iki kutbun ?iyiyle kötünün, kibarla kabanın, insanla makinenin, akılla deliliğin, cehaletle bilginin, açgözlülükle tamahkarlığın? arasında, kendi içimizde bitmeyen bir satranç maçına devam eden bizim hikayemiz... New York'tan Buenos Aires'e giden bir gem
"Yazmak üzere olduğum bu çılgın, ama bir o kadar da basit hikayeye inanmanızı beklemiyorum. Kendi aklım bile, olanları apaçık gördüğü halde, onları inkar ederken, sizden bunu beklemem delilik olur. Ama deli olmadığımı biliyorum, hayal görmediğimden de eminim. Yarın öleceğim için bugün içimi dökmem gerek." Edgar Allan Poe'nun gizemli ve karanlık dünyasına hoşgeldiniz! Dehşeti, korkuyu, fantezi ile gerçeklik arasındaki muğlaklığı, insanın karanlık yüzünü ve çaresizliği anlatan Poe'nun tekinsiz öykülerine, bu
Kuşku ve Dogma'nın absürd düşünürleri Lars ve W. üçlemenin son kitabında iflas etmiş siyasi, entelektüel ve ekonomik düzenle yüzleşiyorlar. Üniversitelerde felsefe hocalarının spor bilimleri bölümlerine atandığı, budalalığın dört bir yanda hüküm sürdüğü, kıyametin hızla yaklaştığı bir ortamda, "düşünce dostu" entelektüeller Lars ve W. kendilerine zorlu misyonlar edinirler. Bir yandan, felsefeyi entelektüel çölden kurtarıp yeniden hayata döndürecek ve akademinin dışında, belki köprü altlarında yürütülecek b
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 206 kayıt bulunmuştur Gösterilen 120-140 / Aktif Sayfa : 7