Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 40 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Modern zamanlarda bilincimize arız olan muhtelif illetler, İslâm'ın ve onun kaynaklarının doğru/sahih biçimde algılanmasını önemli ölçüde engellemektedir. Bu "arıza" durumunun sadece algı seviyesinde kalmayıp, imana ve amelî hayata dolaysız biçimde etki ettiği ise izâhtan varestedir... "Bahsedilen durumun bir "arıza" olarak tesbiti ne kadar doğrudur?" sorusu bu noktada önemlidir. Ancak bu sorunun cevabına burada eğilmektense, onu, makaleler okunduktan sonra okuyucuda oluşacak kanaate havâle etmenin daha d
Tükendi
İslam Dünyası ve Türkiye olarak Din’in anlaşılması noktasında son iki asırdır hep bir arayışın, tereddüdün, şüphenin ve tartışmanın içinde bulunuyoruz. Sürekli tartışıyor, bölünüyor, azalıyoruz. Doğru nerede, kim haklı, ne yapmalıyım?… Bunun adı "kriz”dir ve biz, bizi bu krizin içine kimlerin ittiğini dahi düşünmeden tabir yerindeyse başımızı bir o yana bir bu yana vurup duruyoruz.Bizi içten içe çürüten bu gidişi durdurmak ve dengeyi yakalamak zorundayız. Modern hayat bizi vakum gibi içine çekerken ömür ser
Tükendi
Nüzûl-i İsa (aleyhi’s-selâm) konusunda Sahâbe döneminden itibaren ümmetin üzerinde ittifak ettiği bir kabul, modern zamanlarda Kur’ân ve Sünnet’i ‘yeni ve farklı’ bir okumanın nesnesi kılma faaliyetinin sonucu olarak, yerini ‘yeni ve farklı’ bir değerlendirmeye bırakıyorsa, bunun ‘ilmî özgürlük’ten daha öte bir anlamı olmalıdır. Bu tarz yaklaşımların, -ayrıca ima ve tasrihe ihtiyaç bulunmaksızın- ‘karşı taraf’ı oluşturan sahâbîsi, müfessiri, muhaddisi, kelâm âlimi ve tarihçisiyle bütün bir ümmet ulemasını i
Tükendi
İbn Cüzeyy el-Kelbî (v. 741/1340) Endülüs coğrafyasında sekizinci asırda yetişen nadide âlimlerden birisidir. Akideden fıkha, tefsirden kıraate farklı ilim dallarında kıymetli eserler kaleme alan el-Kelbî’nin eserleri arasında en meşhur olan çalışma et-Teshîl li-‘Ulûmi’t-Tenzîl’dir. Elinizdeki kitap ise müellifin zikri geçen tefsirine mukaddime olarak yazdığı iki bölümün çevirisinden oluşmaktadır. Tefsire Giriş adıyla çevrilen iki bölümün ilkinde müellif, Kur’ân’ın harekelenip noktalanması, cem‘i, kısımlar
Tükendi
Ehl-i Sünnet imamlarımızın her biri bizim için birer deniz feneri mesabesindedir. Onlar, itikattan fıkha, ahlaktan âdâba kadar bütün bir hayatın rızâ-yı Bâri istikametinde nasıl yaşanacağı sorusunun en müşahhas cevaplarıdır. İmam el-Kevserî’nin o hayatî tespitiyle “müçtehid imamlar bir aile gibidir”. Hoca-talebe ilişkisi içinde birbirlerinden ilim almış, birbirlerine ilim aktarmışlardır. İmam Ebû Hanîfe, her hac seyahatinde İmam Mâlik’le bir araya gelir, müzakerelerde bulunurdu. Talebesi İmam Muhammed, a
Bir yandan modernist/reformist kesim tarafından dinin içini boşaltma amacına dönük olarak alabildiğine istismar edilen, diğer yandan da “Selefîlik” etiketi altında icra-i faaliyet eden kesimlerin alabildiğine itibarsızlaştırıp neredeyse “din dışı” ilan edivereceği “re’y ve içtihad” bu eserde olduğu/olması gerektiği yere oturtuluyor. İmam ez-Zeyla‘î’nin, el-Hidâye hadislerini tahric ettiği ünlü eseri Nasbu’r-Râye’ye mukaddime olarak kaleme alınan Fıkhu Ehli’l-Irak, Hanefî mezhebinin fıkıh ve hadis birikim
Tükendi
Müslümanlar yakın geçmişlerine kadar kadın-erken ilişkilerini "iffet ve mahremiyet" "meveddet ve rahmet" kavramlarıyla şekillendirmekteydiler. Günümüzde ise bu ilişkileri "toplumsal cinsiyet eşitliği" ve "toplumsal cinsiyet eşitliği politikaları" "şiddet" "kadına şiddet" "cinsel yönelim" gibi "haz odaklı" Batı kültür ve medeniyetinin ürettiği içeriğini anlamakta zorlandığı birtakım sözde kavram teori ve modellerle yapılandırmaya çalışmaktadırlar.Batı'nın "haz" odaklı bu düşünce sistemi son zamanlarda Müslüm
Tükendi
‘İstikamet Yazıları', Müslüman bireyin günlük hayatın hay-huyu içinde derinlemesine nüfuz ve tahkik imkânı bulamadığı meseleler hakkında kuşbakışı tesbit, tenkit ve teklifler ihtiva eden yazılardan oluşan bir kitap. İtikattan ahlaka, ibadetten davranışlarımıza kadar varlık algımızı oluşturan ne varsa bir bütün olarak tehdit altında bulunduğu modern dünyada, istikametimizi muhafaza ederek yürüyüşümüzü devam ettirmek ancak bir şekilde mümkün: Bizi ‘biz' kılan değerleri ete kemiğe bürüyüp hayatımıza aktaran
Tükendi
el-Kuşeyrî'nin naklettiğine göre Zünnun (k.s) şöyle demiştir: "Önceleri kişinin ilmi, dünyaya buğzunu ve onu terkini artırırdı. Bugünse kişinin ilmi, dünya sevgisini ve arzusunu artırıyor. Önceleri kişi, ilmi doğrultusunda malını infak ederdi. Şimdi ise ilmiyle para kazanıyor. Önceleri âlim kişi, zahiren ve batınen kendisini geliştirirdi, bugünse pek çok ilim ehlinin, zahiren ve batınen fesada uğradığı görülüyor." Yüzlerine baktığımızda Allah'ı hatırlayacağımız "kibrit-i ahmer" misli enderden de nadir Selef
Tükendi
Hanefî mezhebi imamlarından İmam Ebu'l-Hüzeyl Züfer b. el-Hüzeyl el-Anberî -İmam el-Kevserî'nin de vurguladığı gibi- İmam Ebû Hanîfe'ye intisaba devam etmiş olmakta birlikte mutlak içtihad seviyesine ulaşmış imamlardandır (Allah Teâlâ cümlesine rahmet eylesin ve kendilerinden razı olsun). Güvenilirlikle, hatta "hadis hafızı" olmakla tavsif edildiği halde mezhep imamları arasında daha çok kıyas yapmadakı ustalığı ile temayüz etmiştir.
Tükendi
"Kim Allah (c.c)'ın kader ve kazâsına râzı olursa Allah o kişiye nimet bahşeder ve onu razı eder. Kim de Allah'ın takdiri karşısında öfkelenecek olursa, asıl kendisi öfkeye maruz kalır, Allah bu kişiyi rahmetinden uzaklaştırır. O halde kazâ-i ilâhî karşısında öfkelenen, O'nun hükümlerinden usanan kişilerin vay hâline! Ve de Allah'ın işlerine kendini bırakan, O'nun kaderine teslim olan, her hâlükârda Allah'tan razı olan, başlarına ne gelirse gelsin: "İnnâ lillah ve innâ ileyhi râciûn" (Biz yalnızca Allah'a â
Sultan II. Abdülhamid ve Vahîdüddîn'in yâverlerinden Mirlivâ Ahmed Hamdi Paşa (1871-1935)'nın, Yemen'de görevlendirildiği 1911 yılında tuttuğu notlar arasına eklediği isim listesinden hareketle hazırlanan elinizdeki kitap, İstanbul'dan Balkanlar'a, Musul'dan Endonezya'ya, Şam'dan Sûdan'a, Mısır'dan Yemen'e kadar Osmanlılara bağlı ada, ülke ve şehirleri kapsayan; kimisinde siyâsî, kimisinde dînî, kimisinde ise ilmî yönün ağır bastığı keşif gezilerini gerçekleştiren 45 oryantalistin hayat, faaliyet ve eserler
Bu 40 Hadis derlemesinde Muftî Muhammed b. Âdem el-Kevserî, herkesi olmasa bile insanların çoğunu ilgilendiren bir konuyu ele alıyor: evlilik. Evliliğin amacı ve öneminin ne olduğu sorularına cevaplar arayan müellif; zoraki evlilik, velisiz nikâh, aile içi şiddet gibi daha tartışmalı meseleleri çözüme kavuşturuyor. Hadisin lafzının basit bir şekilde izahından öte hadisler detaylı bir şekilde şerh edilerek, hadisle nasıl amel edileceği ve bu hadislerin evlilik hayatında neye karşılık geldiği gibi bir takım m
Modern zamanlarda Ümmet olarak maruz kaldığımız işgal ve istila, yerine göre toprağı, yerine göre yeraltı ve yerüstü kaynaklarını hedefliyor. Bu durumun yol açtığı yıkımın telafisi hiç şüphesiz kolay olmayacak. Ancak Ümmet'in maruz kaldığı "zihnî kuşatma"nın yol açtığı tahribatın yol açtığı yıkım diğerlerine kıyasla çok daha derin ve kalıcı... Bu işgale direnmek, diğer işgal türlerine mukavemetle kıyaslandığında çok daha zor. Zira herşeyden önce onu "fark etmek" başlı başına bir çaba istiyor. "Pirincimizin
Tükendi
Sevad-ı Azamla olan irtibatımız aynı zamanda İslama olan sahih teslimiyetimizin ilanıdır. Bu ilan Asr-ı Saadetten beri hep böyle olageldi. Ancak bir kısım nev-zuhûr ilahiyatçı zevat bu ilişkiyi ve bu ilişkinin inşa ettiği ilmî usulü hurafe kaynağı olarak tesmiye ettikten sonra, nefsî mülahazalarını din diye ileri sürmeye başladı. Kendisiyle varlığı anlamlandırdığımız, bizi biz yapan Usulümüzü terk ettikten sonra çaresiz maruz kaldığımız modern duruma tam da burada el atıyor mezkûr zevat. Böylece modern duru
Tükendi
Hayatın temeli inançtır. Hayata gerek iyi, gerekse kötü isikamette yansıyan her türlü faaliyetin arka planında, onları kuvveden fiile çıkaranların varlık ve eşya hakkındaki telakkileri, kabul ve redleri vardır. Şüphesiz bu temel tespit, biz Müslümanlar için de aynen geçerlidir. İslam inancına göre hayatın, Yüce Yaratıcı'nın irade ve rızası doğrultusunda yaşanması esastır. Bunun da ancak Ehl-i Sünnet ve'l-Cemaat itikadının hayatın temeline yerleşmesiyle mümkün olabileceğini düşünüyoruz. Müslümanlar, nasıl
Tükendi
Fıkh'ı, "Müslümanların önünü açmakla görevli bir mekanizma" olarak görme eğiliminin giderek ısrara dönüşmekte olduğu bir ortamda, "ahiretimiz için neyin zararlı olduğu" değil, "dünyamız için neyin faydalı olduğu" sorusu ve endişesi ön plandadır. Seküler dünyanın talepleri, dayatmaları, kuşatmaları karşısında -"direnmek" şöyle dursun-, "uyum sağlama"yı hayat ilkesi edinmiş Müslümanların, Fıkh'a "durumu meşrûlaştırıcı" bir misyon yüklemesi kaçınılmaz olmaktadır. Fıkıh'la ilişkimizdeki tâyin edici faktör, dün
Tükendi
Ebubekir Sifil hocanın kaleme aldığı "Müslümanca Bir Hayat İçin" isimli kitabı çıktı. Daha önce "Hikemiyat" isimli kitabıyla basılan Semerkand Dergisinde yazdığı yazılarının diğer bir bölümü "Müslümanca Bir Hayat İçin" kitabında toplandı. Müslümanların tarihleri boyunca şimdiye kadar yaşamadıkları "Din'e yabancılaşma" problemi üzerine önemli tespitler içeren kitabın takdimi şöyle: "Müslümanlar, uzun tarihleri boyunca, bugün yaşadıkları "yabancılaşma" durumunu hiçbir zaman yaşamadılar. Din'le ilişkimiz nokta
Tükendi
Fıkh'ı, "Müslümanların önünü açmakla görevli bir mekanizma" olarak görme eğiliminin giderek ısrara dönüşmekte olduğu bir ortamda, "ahiretimiz için neyin zararlı olduğu" değil, "dünyamız için neyin faydalı olduğu" sorusu ve endişesi ön plandadır. Seküler dünyanın talepleri, dayatmaları, kuşatmaları karşısında -"direnmek" şöyle dursun-, "uyum sağlama"yı hayat ilkesi edinmiş Müslümanların, Fıkh'a "durumu meşrûlaştırıcı" bir misyon yüklemesi kaçınılmaz olmaktadır. Fıkıh'la ilişkimizdeki tâyin edici faktör, düny
Tükendi
Elinizdeki kitap, İslâm'da kadının yerine, onun nasıl bir kimlik ve kişilik kazanması gerektiği meselesine Rasûl-i Ekrem'in dilinden Kırk Hadis çerçevesinde açıklama getiren bir çalışmadır. Mütevazı bir hadis şerhi denemesi sayılabilecek bu çalışmada, Allah ve Rasûlü tarafından, Câhiliye döneminde ezilmiş, horlanmış, zulüm ve sefalete terkedilmiş, hak ve hürriyetleri ellerinden alınmış kadınlara nasıl bir izzet, şeref ve haysiyet kazandırıldığını bir kez daha görmek mümkün olacaktır.
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 40 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1