Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 36 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Lozan Barış Konferansı veya Resmi adıyla Yakın Doğu Sorunları üzerine Lozan Konferansı (1922-1923) sonunda beş buçuk ay süren diplomatik müzakereler neticesinde imzalanan Lozan Antlaşması ile Modern Türkiye kurulmuş bugünkü sınırlarımızın esası tespit edilmiştir. Gerçekte Lozan'da Avrupa'nın Türklerle hesaplaşmasının son tezahürünü görmek mümkündür. Başta İngiltere Fransa ve İtalya olmak üzere I. Dünya Savaşı'nın galipleri bu konferansta Osmanlı Devletiyle hesaplaşmayı gerçekleştirmek istemişler İstikla
Tükendi
Süryani kelimesi hakkında çeşitli görüşler bulunmakla birlikte çeşitli ırklara bağlı olmalanna rağmen bir Hıristiyan mezhebi ve kilise yandaşlarının adı olarak kullanılmaktadır. Süryaniler günümüzde yaklaşık olarak beş milyon tahmin edilen nüfuslarıyla Türkiye Suriye Lübnan Ürdün İsrail ve Hindistan'da yaşamaktadırlar. Günümüzde Süryaniler Türkiye'de yoğun olarak Mardin il merkezi ilçelerinde ve köylerinde yaşamaktadırlar. Bunun yanı sıra Diyarbakır Hatay Elazığ ve Adıyaman'da kiliseleri ve birkaç aile bulu
Tükendi
Gazeteci Vedat Yenerer'in Türkiye'de sansürü ele alan bu çalışması bürokrasinin garipliklerini sergilediği gibi örnekleri ile zamanının ruhunu göstermesi açısından da çok ilginç. Sanki zaman üstü bir nitelik taşıyan sansürcü zihniyetin garip örneklerini okurken bu da olmaz diyorsunuz. Siz bu kitabı okur musunuz bilmiyorum. Okumalısınız diye düşünüyorum. Ancak bence bu kitabın Türkiye'deki bütün iletişim fakültelerinde okutulması bir zorunluluk. Bu zamana yayılan ayrıntıcı ancak çok rahat okunan bu kitabı ya
Tükendi
Defalarca donma tehlikesi geçirdiği zorlu bir yolculuktan sonra 70.Alay Komutanı olan ba-bası Hafız Halit Paşa ile birlikte Milli Orduya katıldı. Minik bedenine ilk askeri üniformasını ve küçücük başına ilk kez Kuvayı Milliye kalpağını Geyve sırtlarında geçirdi. Osmanlıdan kalma silahlar büyük ve ağır olduğu için hiçbirini taşıyamıyordu. Bu nedenle kendisine Çerkez Ethem tarafından Akhisarda daha küçük ve hafif olduğu için bir Yunan filintası hediye edildi. İlk kurşununu İngilizler tarafından kurulan Kuvayı
Tükendi
Şurası bir gerçek ki İslâm dünyası, asırlardır müptelâsı olduğu sorgusuz, sualsiz, günü birlik ve taklîde dayalı bir hayata esir düşmüş ve üstüne sanki ölü toprağı saçılmıştır. Artık o, kendisinden korkulan, çekinilen, kaba ve hoyrat bir hayata yataklık eden ve hattâ terör denen insanlık suçunu işleyenlerin vatanı olarak düşünülen bir dünya haline sokulmuş ya da öyle gösterilmiş ve öyle algılanmıştır. O halde İslâm dünyasını asırlardır peşine takıp sürükleyen ve gelişmiş ülkelerin şamar oğlanına çeviren b
Tükendi
"Herkes İçin Türk Tarihi" adını verdiğimiz bu eser, Türk Dünyasında ortak bir bilinç oluşturma hedefine yönelik olarak, dört bin yıllık bu ortak tarihi ve kütürü incelemektedir. Eser üslup olarak meslekten tarihçi olmayan aydınlara ve kamuoyuna, yani yediden yetmişe herkese hitap edecek şekilde kaleme alınmıştır. Türklüğün "Dünya Devleti" rolünü oynadığı Osmanlı İmparatorluğu dönemi, bu özelliğinden dolayı diğer konularına göre biraz geniş tutulmuş bulunmaktadır.
Tükendi
Çalışmasında ontolojik ırkçılığın sorumlularını, örneklerini ve tahribatını ortaya koyan Vurucunun Kürt Açılımı sürecinde yaşananları bu perspektiften okuyucuya sunması zihin açıcı bir vazife ifa etmekte. Eserin en can alıcı noktalarından birisi Vurucunun Türk milliyetçiliğini ontolojik ırkçılığa karşı bir direnç merkezi olarak konumlandırdığı bölümdür. Vurucu bu bağlamda Türk milliyetçilerinin anlam dünyasını, referans kaynaklarını ve zihni formasyonlarını ortaya koyarak meseleye yaklaşmakta, Türk milliy
Tükendi
"Ömrümün baharında ve sonrasında her türden öküzü tanıma fırsatı bulmuştum..." Evet, yazarın bu tespitine Türkiye'de yaşayan herkes "ben de" diyerek katılacaktır. Çünkü "öküzler" bizim için çok tanıdıktırlar. Daha doğumumuzdan başlayarak, ölümümüze kadar öküzlerle ilgili pek çok şey dinleyip, pek çok şeye tanık oluyoruz. Adeta "öküz" etrafında bir edebiyat hazinesi oluşmuş bulunuyor. Öküzlerle ilgili yüzlerce şaka, masal, hikâye, şiir, menkıbe, atasözü ve ninni hayatımızı kuşatıyor. Arslan Küçükyıldız "Ki
Tükendi
Hangi türde yazarsa yazsın gerçek bir yazar, her olaya tepeden ve tarafsız gözle bakan kişidir. Yazarın çeşitli aksaklıkları göstermesindeki gaye, bahsedilen kurum veya kişileri kötülemek değil, o eksikliklerin düzeltilmesine yardımcı olabilmektir. Bu temel görüşü benimseyen usta yazar Ali YÜRÜK; yakın arkadaşları ile hısım akrabalarının yaşadığı ve başından sonuna kadar bizzat şahit olduğu bazı olayları tamamen aslına sadık kalarak, abartmadan, süslemeden, uzatmadan, kimseyi kötülememeye, aşağılamamaya g
Tükendi
Ali YÜRÜK, bu kitabında millet olarak sıkça sorduğumuz bir soruyu sordu: TÜRKİYE NEDEN BÖYLE? Bir tek soru gibi görünen bu soru aslında pek çok soruyu içinde barındırıyor ve bizi dışımızdaki öteki dünya ile bir karşılaştırma yapmaya davet ediyor. Bir bakıma bir yüzleşmeye çağırıyor Ali YÜRÜK, sorunları sadece yüzey-den değil, temelden ele alarak ilmi bir şekilde inceleyip gözler önüne sermeye çalışıyor Türkiye bugün, milli irade, vesayet, demokratikleşme, insan hakları, hukukun üstünlüğü gibi pek çok kavr
Tükendi
TÜRKMEN DÜĞÜNÜ dünyada bir milletin düğün âdetlerini anlatan ilk tiyatro eseridir. Şimdiye kadar yazılmış olan çeşitli piyeslerde ufak tefek bazı düğün sahneleri varsa da Amerikan Düğünü, Hint Düğünü, Rus Düğünü, Afrika Düğünü, İsrail Düğünü, Japon Düğünü vs. diye bir piyes henüz ya-zılmadı. TÜRKMEN DÜĞÜNÜ, 1975de Bursa Devlet Tiyatrosunda, 1976da Ankara Devlet Tiyatrosunda, 1987de Adana Devlet Tiyatrosunda, 1996da tekrar Ankara Devlet Tiyatrosunda, 1998de Konya Devlet Tiyatro-sunda oynandı. Her birinde ay
Tükendi
Yaşantılardan yola çıkan olaylara, farklı açılardan bakan; Doğayla bütünleşen, insanın tanımı üzerine yoğunlaşan; Bazen masalımsı, bazen gerçek, bazen içinde hayalleri barındıran, iç içe geçmiş, varla yok arasında düşündüren; Algılarınız; Bilgilerinizin gerçekliği ve yaşantınıza dair sorgulamalar içinde çalkantılı; Değerlerin vazgeçilmezliği; Karmaşaya yer vermeden; Düşünceye dönüşecek sizi bulacağınız hikâyeler
Tükendi
Dünyanın her yerinde kültürel değerlerin ortak gayesi; o ferdi, o toplumu, kimseye zarar vermeyen; başkasının malına mülküne, ırzına, namusuna dokunmadan çalışan; ianeye ihtiyaç duymadan kendi kendine ayakta durabilen; insanlara, diğer canlılara ve çevreye saygılı davranan; velhasıl herkese fayda sağlayan doğru düzgün insanlar yetiştirebilmektir. Elinizde tuttuğunuz kitapta güldüren, düşündüren, bazen göz yaşartan ve derin manaları olan birbirinden güzel 89 halk hikâyesi vardır. İnsanları küçük yaştan i
Tükendi
Ali Yürük, Çatallıköyde söyleyecek sözü olan bir yazar olarak beliriyor. Genç yaşına rağmen olayları, toplumsal sorunları eleştirmek, değerlendirmek yeteneğinde gözüküyor. Yakından tanıdığı İç Anadolu köyünün toplumsal yapısını, etnik ve teknolojik özellikleriyle renkli bir folklor malzemesiyle en iyi biçimde veriyor. Ö. Atilla SAV, Meydan, 12. 4. 1966 Emirdağda doğup, Emirdağda büyüyen 26 yaşındaki Ali Yürükün yazdığı Çatallıköy birçok köyümüzde sık sık meydana geldiği gibi, Çatallıköyde de sık sık meyda
Tükendi
İslam Eğitim Geleneğinde Öğretmenlik adlı bu çalışma, tarihsel sürecin İslam medeniyetinin hüküm sürdüğü coğrafyada İslam dininin inkâr edilemez katkısıyla tam 10 asır boyunca yarattığı, geliştirdiği, şekillendirdiği ve İslamın gövdesine ayrılmaz bir parça olarak bitiştirdiği İslama has, özgün öğretmen anlayışını ele almaktadır. İslam dininin herkesi dindar olma fıtratına sahip bireyler olarak kabul ettiğini ve fakat bunu, onun fıtrata uygun yetiştirilmesi kaydıyla sınırlandırdığını akılda tuttuğumuz zama
Tükendi
Gnostik düşünce insanlık tarihinin en kadim geleneklerinden biridir. Yirminci yüzyılın ikinci yarısında keşfedilen Nag Hammadi Yazıtları bu kadim geleneğin köklerinin Hıristiyanlıktan çok önce olduğunu kanıtlamıştır. Gnostik düşünce dinlerin içine nüfuz etmiş, halk inançlarını etkilemiş hatta felsefi fikirlerde içselleştirilmiş ve hala da modern düşüncede izlerine rastla-dığımız bir inançtır. İslam vahyi sesini duyurmaya ve hızla İran, Irak ve Orta Asyanın içlerine doğru yayılmaya başladığında Müslümanlar g
Tükendi
Bu kitabın, iki temel amacı bulunmakta-dır: * 1928-1946 yılları arasında yayımlanmış; konusu, esas itibariyle sa¬vaş ve askerlik olan Türk romanlarının genel değerlendirmesini yapabil¬mek. * İnceleme alanı içinde bulunan ro-manlarda anlatılan olaylar ve kişi¬le¬rin, tarihî gerçeklerle ilişkisini gösterebilmek. Şüphesiz bu iki amaç gerçekleştirilirken, yakın tarihimizde Türk milletinin çektiği sıkıntılar, Mehmetçiğin kahramanlıkları, aydınımızın durumu, savaş zenginleri, casusluklar gibi günümüzde de güncell
Tükendi
Bu kitabın temel amacı; millî tarihimizin dönüm noktalarından birini teşkil eden Başkomutanlık Meydan Muharebeleri ve sonunda, Türkün Yunanı harim-i ismetinde boğduğu gün olan 30 Ağustos 1922de Zafertepeçalköyde kazanılan Büyük Zaferi her yönüyle ortaya koymaktır. Aynı zamanda, zaferin büyük kahramanlarının ve vatan müdafaasında sonsuzluğa uğurladığımız aziz şehitlerimizin ülküsünü kafalara ve gönüllere işlemek ve onlara unutulmazlık vasfı kazandırmak; yeni nesillere tarih ve millet şuuru kazandırıp, aydın
Tükendi
Din fenomenolojisi denilen metodoloji, uzun yıllardır dini araştırmalar alanında kullanılan bir yaklaşımdır. Genel çerçevede bakıldığında belli başlı bazı sorunları bulunan din fenomenolojisinin en merkezi sorununun dini fenomenleri içeriden anlama sorunu olduğu görülmektedir. Şüphesiz bunun karşıtı, yani dışarıdan anlama sorunu da bulunmaktadır. Yrd. Doç. Dr. Emir KUŞÇU, DİN FENOMENOLOJİSİ isimli bu eserinde, dini içeriden anlama yönteminin en etkili isimlerinin başında gelen Wilfred Cantwell Smith örneği
Tükendi
İslâm dininin ortaya çıkışından Hicrî V. (Milâdî XI.) asra kadar geçen süre, Müslümanlar tarafından üretilen düşünce dünyasının en renkli dönemlerinden biridir. İslâm Felsefesi, Kelâm, Fıkıh Usûlü, Tasavvuf gibi farklı düşünsel disip-linler, söz konusu devrede neşvünema bulmuşlardır. Bu döneme Kelâm ilminin kuruluşu ve gelişimi açısından baktığımızda Mutezile mezhebinin sağladığı katkılar inkâr edilemez bir gerçektir. Tarihi kaynaklar, İslâm inancının, aklî açıklama ve savunmasının sistematik olarak ilk def
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 36 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1