Bir Akdeniz kadınının duyarlığı İçimdeki Mektuplar. Atatürk hayranı bir hanımefendi. Okurlara sundukları önemli. Yaşadığı bölgenin yerel ağzının dilimizdeki anlamlarını küçük bir sözlük de yapmış yoğun araştırmalar sonunda Hayata dair her şey var bu kitapta. Bir hatıra şöleni gibi. Siz de Fethiye Özgür'ün bu şölenine yoldaş olmak ister misiniz?

"Simge grubu olarak daha önce "Şantiye Öyküleri", "Mühendisçe Sanat" ve "Yaza Çize" adlı kitapları okurla buluşturdu. Şimdi İnşaat Mühendislerinden Şiirler (1880-2015) adlı çalışma ile okurun ilgisini bekliyor."

Tövbeleri çabukça kabul edermişsin Öyle demişti ninem, Yeter ki biz senden istemeyi bilelim Allah'ım Beni de öyle bağışlayıp, Hz. Adem'i nasıl affettiysen Beni de öyle affedebilir misin? Allah'ım Allah'ım nasıl her mısrada adını duysam Sesinin adına baş koyduysam Attığım her adımın hesabını vereceğimi Bilmeni isterim. Allah'ım bütün günahlarımı affeyle Sana sığındım ve sana inandım!

Zaman, sonsuz pırıltıdır varlığında; Zaman, bir hiçliktir yokluğunda... Nar-ı hasret değdiyse ruhuna ne çare; Na-mümkün unutmak, kapanmaz bu yare. En koyu mavileri avucuna; en içten mutlulukları gözlerine; En derin sevgileri kalbine usulca bırakıyorum... Papatyalar söylerken bir ağızdan sevdiğini, Bu ayrılık bir kördüğüm, kahrediyor benliğimi...

İdda ediyoruz hiç bir zaman rakamları bu denli düşünmemiştiniz!

Sensiz baharlarıma bir gece kan düştü Kül oldu hayallerim, kutlu bir hazan düştü Senden sonra gönlümün semavi yelkenine Devranını kaybetmiş esrik cevalan düştü Zehrinden yudum yudum arşınladım semayı Gergef gibi işledim güzünle masivayı İsyanlar kalemimden bir kan gibi damları Bir ceylanın kalbinde bir umman çalkalandı

Yüreğimden söküp attım, gecenin siyahına gizledim seni, Gözlerimi ufka çevirdim sabahın beşinde. Seni iliklerimde hissedercesine derin bir nefes aldım önce, Salıverdim sonra, geçen bir kuşun kanadına. Hiç istemezdim böyle olsun, Ama nafileydi gözyaşlarım,yanımda yoktun. Ben sensiz yarımdım, ne fark ederdi, Sen tamamlan istedim, bu sana son jestimdi.

HUZUR NEREDESİN İnsan ömür boyu hep onu arar Onunl duramaz kar ile zarar İçimi kemiren dışımı sarar Sensiz b u hayat olmaz nedersin huzur? Huzur, huzur, huzur neredesin huzur? Ne fizanda vardır, nede Lozanda Ne hatipte olur nede ozanda Ne Ankara'da var nede Kozanda O dünyadamısın neredsin huzur? Huzur, huzur, huzur neredesin huzur? Yer yüzünde durmaz bizden kaçarsın Avuçlara sığmaz hemen uçarsın Gittiğin yerlere neşe saçarsın Seniz çok özledim neredsin huzur? Huzur, huzur, huzur, neredesin huzur?

Ben kendi halimde Köşemde sessiz Yanımda kimsesiz Bedenim hür, ruhum tutsak. Bir son ki belli değil Sürükleniyorum Yüreğim sımsıcak

hrant için Hazar'dan Ege'ye kardeşlik için, Hrantlar çok olsun Anadolu Pir sultan, Bedrettin derken Deniz'ler Çoğalıp yol alsın Anadolu'da arka kapak yazısı

Hasan Göztepe, yaşamı şiirlemek istiyor. Şiir yazarak yaşamı daha anlamlı kılma, yarınların daha güzel olması için dizelerle yarınlara renk oluşturma çabası onunki Ne güzel! Günlük yaşamı, ayrıntıları, bütünü, gelecek düşlerini, şiirle yeniden adlandırmaya çalışıyor. Onun şiirlerinde başarı, bir yüreği doldurmakla özdeş Çok olmanın kazanmayı getirmediğini, örgütsüz olunca yenilginin kaçınılmaz olduğunu vurguluyor. Zaman zaman, toplumsal eleştirisini de, gülmeceye yaslanarak, yalın ve çarpıcı bir şekilde şii