Bediüzzaman Said Nursi bu tesbihatı başta hadisi şerifler olmak üzere maneviyat büyüklerinin kitaplarından tertip ve tanzim etmiştir. Kendisi her namazdan sonra aksatmadan bu tesbihatı okuduğu gibi, talebelerine de okumalarını tavsiye etmiştir.

Bediüzzaman Said Nursi bu tesbihatı başta hadisi şerifler olmak üzere maneviyat büyüklerinin kitaplarından tertip ve tanzim etmiştir. Kendisi her namazdan sonra aksatmadan bu tesbihatı okuduğu gibi, talebelerine de okumalarını tavsiye etmiştir.

Derya testiye sığmaz. Hz. Mevlananın kainatı ve tüm insanlık alemini kuşatan engin fikirleri de, böyle küçük çalışmalarla ifade edilemez. Ne var ki, damla denizden numunedir. Parıltı güneşten haber verir. "Mevlana ve Bahar" bölümünde onun kainat ve hadiselerin asıl bir iman gözlüğüyle seyredip incelediğini ve gözlemlerini ne arifane ve aşıkane bir üslupla, tıpkı bahar kadar canlı ve renkli tablolar halinde sunduğunu görmekteyiz. "Mevlana ve Ömür" baslığı altında onun konuya ilişkin izahları, gafleti hall

"bir insanın müteaddit şahsiyeti olabilir. O şahsiyetler ayrı ayrı ahlakı gösteriyorlar... İşte bu biçare kardeşinizde üç şahsiyet var... "...Yeni said mahiyetini gösteren acib İnkılabat-ı ruhinin bir misli, şimdi muhaddematı bende başlamış "Üçüncü bir Said" ve bütün bütün tarik-i dünya olarak zuhuruna bir işaret tahmin ediyorum..." Şualar

Batı insanının, diğer birçok temel konuda olduğu gibi İslam´ın kadına bakışı konusunda da kanaatleri genelde olumlu değil. Aynı olumsuz Kanaat ne yazık ki, dinlerini yeterince bilmeyen müslümanlarada yansımış durumda. Ancak az da olsa insaflı ilim adamları yok değil. Bunların bir kısmı, vicdanlarının sesine kulak vererek Müslümanlığı kabul etmiş, bir kısmı ise istihda etmemekle beraber eserlerinde İslam´a ilişkin insaflı itiraflarda bulunmuştur. İşte bu çalışmamaız, gerek gayrı müslim iken bir hakperestlik

Günümüzde olumsuz propagandalardan en fazla etkilenen İslam olmuştur. Müslümanların geri kalmışlığının, dolayısıyla kitle iletişim araçlarını gereği gibi kullanamamalarının bunda etkisi büyüktür. Bundan da etkilisi, Müslüman olduğunu söyleyenlerin çok büyük çoğunluğunun gerçek dinlerinden habersiz olmaları veya İslam´a bazen taban tabana zıt bir yaşantı sergilemeleridir. İslam´ın neredeyse tüm dünyada şiddet dini olarak tanınmaya başlaması çok büyük bir talihsizliktir. Bunda dini veya emperyalist amaçlarla

Bu küçük çalışmanın, iman ve ahlak buhranında talihsizce bocalayan birçok insanımıza, özellikle de genç kardeşlerimize ilk yardım vazifesi görecek bir pansuman hizmeti yapacağını ümit ediyoruz.