Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 45 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Aslan Asker Arslan, bir kuşağın daha doğar doğmazkendini içinde bulduğu, bir daha içinden çıkılamamış bir burgacın romanıdır. Kıbrıs mitinglerinde, üniversite işgallerinde, sınav hakkı boykotlarında, hazine arzilerinin konduculara dağıtımında, toprak ağalarının topraklarını köylülere pay etmede, üniversiteleri bırakıp işçi yazıldıkları fabrikalarda... Başkaları için savaşmak göreviyle yazgılı doğmuşlardı sanki. Çoğunluğu taşradan, kırsal bölgelerden çıkıp gelmişti. 1960'ların görece özgürlük ortamında fil
Tükendi
Edebiyat yapıtlarımız, yani, masalımız, öykümüz, romanımız ve diğer türler; düş ve düşünce dünyamızın en ışıltılı, en heyecan verici, en değişken, en yaratıcı alanında yer bulur kendisine. Ünlü bilgin Einstein'in "düş gücü bilgiden daha önemlidir" sözü de, düş ve düşlem dünyamızdaki zenginliğin bizi ne kadar üretken kılacağına, başarılı bir insan olabilme yolunda hangi önemli kapıları açacağına işaret ediyor gibidir. Nal Sesleri, uyaran, şaşırtan, düş gücümüzü zorlayan bir öykü dosyası... Televizyonlarla,
Tam Taşkın abi elinde Zübeyde halanın köşeli bisküvi paketiyle bulundukları vagonun kapısına yetişmiş, trene binmişti ki, tren görevlileri de bitiverdiler koridorda. "Nedir kardeşim? Kim kullandı 'İmdat Freni'ni?" Merdan amca süklüm püklüm öne çıktı, "Ben" dedi, "ben kullandım ..." Suç işlemiş bir çocuk gibiydi... "Nedir acil olan? Gereksiz kullanıldığında para cezası vardır; bakın burada yazıyor..." Tren görevlisi uyarı yazısını gösteriyordu. Merdan amca söylesin mi, söylemesin mi, bilemiyordu; kararsızlık
Tükendi
Karagöz, Anadolu kültürünün en önemli ögelerindendir. Yabancı araştırmacılar olmazsa biz değerini pek bilemeyecektik sanırım. Büyük kentlerimizin birinde bir avuç çocuk inat etmiş, mahallede Karagöz oynatacağız diye... Öykü Buya.... Başardılar mı; bunu öyküyü yazan biliyor belki.... Bu kitap Karagöz oyununun derinliğini, güzelliğini seriyor gözler önüne. Önemli araştırmaları da bize aktarıyor. Öz kültürümüze oyun tadında bir pencere açıyor.
Tükendi
'"Ben sana demedim mi baba?' diye seslendi Ömer, üzgündü... Elindeki kırık ağacı kaldırdı Sefer, karşısında bilgiçlik taslayan oğluna fırlattı. Odun Ömer'in kafasının tam ortasına indi! İnledi Ömer, yere yıkıldı! Kanlar boşandı Ömer'in yüzüne, boynuna. Her yanı kıpkırmızı oluverdi birden. Arap öküz acıyla inledi! Boyunduruğu zorlayıp Ömer'e ulaşmak istedi, başaramadı. Sefer dondu kaldı. Neye uğradığını şaşırdı. Kim atmıştı odunu tek oğlunun kafasına, kim koymuştu yavrusunu kanlar içinde böyle? Kendisi mi,
Evet, bu gördüğünüz tablomun adı "Çalı Çiçeği"dir. En çok beğeni toplayan, en çok dikkat çeken tablomun bu olduğunu söylüyor sergimi gezenler. Haklıdırlar! Benim de en beğendiğim, en çok değer verdiğim tablom budur. Bende çok derin ve çok güzel anıları olan bir insanı içimdeki sevgiyle, özlemle, sıcak duygularla desene, renge dönüştürmeye çalıştım bununla... Bendeki, düşlemimdeki Gülperi'dir gördüğünüz. Belki gerçek Gülperi'nin kendisinden biraz eksik, belki biraz fazla. Birebir kendisi asla değil onun...Bu
Tükendi
Lev Troçki, devrimci ikon, lider, yazar, teorisyen, filozof, Yahudi, düşman, eş, baba ve bir suikast kurbanı olarak olağanüstü zamanlarda parlak bir yaşam sürdü. SSCB'nin yaratılmasında çok önemli bir rol oynayan hayli renkli ve karmaşık bir karakter olan Troçki, sonzamanlarda diğer Sovyet liderleriyle karşılaştırılır oldu. Bu dikkatçekici biyografide Lenin ile Stalin biyografilerinin yazarı da olan tarihçi Robert Service, devrimci 'üçlünün' diğer figürünü, 'Troçki'yi mercek altına alıyor. ist yazar ve aji
Tükendi
Kültürün kaynaklarına yönelmiş bir çalışma, dışarıdan, "iktidar egemenlikleri için" üretilmiş yapılara karşı "kendisi olan" yapıları ortaya koyma çabasıdır. Alt ve üst kültür ayrıştırmaları, "üstün, insancıl, aydınlatıcı, kurtarıcı" ile "yaban, saldırgan, ölümcül" arasında kurulmuş "ben – öteki" geriliminden beslenen "Batılı-Şarkiyatçı", sömürgeci düşünceye ve bu düşüncenin dolaylı olarak ürettiği, Doğulu tepkici saldırganlığa karşı savaşımın yolu ancak böyle bir bakış açısıyla bulunabilir. Batı romanına S
Yaklaşık on beş yıllık araştırmaların sonucu olarak ortaya çıkan ‘Evrensel Eşit Kuyruklu Canlı' serisinin 4. ve son cildi bu kitap. Ön Türkler, Çin, Mısır, Hindistan gibi kadim uygarlıklara ait mit, inisiye ve bilgilerin bir psikiyatrisin rüya analizleri ve mesleki deneyimleri ile sentezlenerek Kur'an-ı Kerim'in derin simgesel anlamlar içeren mesajlarına yoğunlaşan farklı ve muazzam bir çalışma. İslam dininin mesajının özünün eşitlik olduğu vurgusundan yola çıkan yazar, İslam toplumlarının bugün yaşadığı s
Tükendi
Bilim ve sanatın yaratıcılığı gizlenmiştir bu kitapta. Okuyarak, görerek ve tebessüm ederek anlayacaksınız yaşam ağacının sırlarını ve başkalarına anlatacaksınız. Yaşam ağacının kökten temiz suyla beslenme şartını, insanların niçin birbirlerine "Kuyruğunu dik tut" diye tavsiyede bulunduğunu, ölen bir vatandaş için niçin "Kuyruğu titretti" dendiğini, kuyruk acısının, kuyruk sallamanın aslında ne olduğunu anlayacak ve anlatacaksınız. Ruh sandığımız uçucu kavramın kuyruktan gelen karmaşık enerjilerin tercüm
Yazın dünyasına yirmi yıl önce öyküleriyle adım atan Alper Akçam'dan on iki yıl arayla, dokuzuncu sırada, yeni bir öykü kitabı daha... 2008 Yunus Nadi Öykü Ödülü ve başka ödüller almış öykülerinde yaşamın nabız vuruşlarıyla fantastiğe varan hayalci bir kurgu iç içe geçiyor... Çocukluğunun geçtiği Kuzeydoğu coğrafyasındaki soylu eşkiya Orağazlı Temo'dan, Ankara'nın Pursaklar'ından bir tezgâhtar kıza uzanan zengin insan malzemesi ile bellek ve imgelem kovanlarımıza doğru azdırıcı, kışkırtan bir çubuk uzatıyor
Tükendi
Son Mohikan'da İngiltere ve Fransa arasındaki sömürge savaşlarına sahne olan Kuzey Amerika'nın uçsuz bucaksız ormanlarında yaşanan amansız bir takibe tanıklık ediyoruz. Lake George çevresinin eşsiz güzelliğini kana bulayan William Henry Katliamı'yla çakışan mücadele dolu yolculuk, bir yandan kendi topraklarında sürgün hayatı yaşayan "Kızılderili"nin hayatta kalma savaşına ışık tutarken, bir yandan da bu toprakların asıl sahibini çoktan altetmiş olan beyaz adamın kıtanın hakimiyeti için kendi arasında verdiğ
Tükendi
İnsan davranışlarının anlaşılması için "alt beyin", "üst beyin" kavramlarını kullanan Nusret Kaya, ana rahminde "beyin ve kuyruğu"nun yani omuriliğin oluştuğu andan itibaren "evrensel eşit kuyruklu canlı" adını verdiği asıl canlının ortaya çıktığını ve ceninin o andan itibaren olumlu ve olumsuz kayıtlar almaya başladığını söylüyor. Alt beynin aldığı olumsuz kayıtların anlaşılmasının sadece davranış bozuklukları ile psikolojik sorunların değil, "evrensel eşitliği" bozan toplumsal sorunların aşılması için de
Hayalle hakikat arasında, geçmişten geleceğe doğru uzanmış bir köprü gibi Munise... Yazar Alper Akçam, amca Durmuş'un Cılavuz öğretmen okulu eğitimi ve ekmek parası için Ardahan'dan Muş ovasına dört gün dört gece dağlarda yürüyüp bir ay güneşin altında ağalara tırpan çektiği yıllardan anılarını yazdığı "Antep Tırpancıları"nı almış eline, Hürrem Arman'ın "Piramidin Tabanı" adlı Köy Enstitüleri anıt yapıtını da açmış, kendini Haymana, Güdül, Beypazarı köylerinde okul yapımına, öğretmenliğe adamış Topal Hasa
Kimseye eyvallah demeden, okur dışında kimseye minnet etmeden... SIĞINTI'nın kahramanı Gülay ve yazarı, edebiyat ve kültür dünyasındaki çıkar ilişkilerine, kadın bireyi ezen toplumsal yapıya karşı bayrak açıyor; Tanzimat'tan günümüze Türk romanının kilometre taşı sayılan tüm yapıtları eleştirel deneme tadında metinleştiren, kimi eleştirmenlerin "başucu kitabım" dediği, TÜRK ROMANINDA KARNAVAL'dan Orhan Kemal'e adanmış DİLLERİNE KURBAN'a, Vüsat Bener, Bilge Karasu, Leyla Erbil, Oğuz Atay'a eğilen DİLİN DÖRT
Johann Adam Weishaupt adında bir kilise hukuku profesörünün 1 Mayıs 1776 tarihinde Bavyera'nın Ingolstadt şehrinde, bir avuç entelektüel ile birlikte kurmuş olduğu İlluminati adındaki küçük yerel bir aydınlanma ve dayanışma kültünden doğan akım ve uzantıların, globalleşmenin tohumlarını atarak, kilise ve monarşileri yıkıp tüm insanlığı içine alacak seküler bir Global Dünya Cumhuriyeti kurma yolunda nasıl ilerlediğinin; bu akış içerisinde doğru yerde konuşlanıp dünyayı ekonomik olarak ele geçirmeye çalışan ?
Tükendi
İclâl Nur'un otuz öyküsü... Yazar, sözün gücüyle ve zamanın tozuyla birer inci tanesi kılmış öykülerini. Hayatın bin bir görüntüsü var; Türkçenin ışıklı denizinde, inci bütünlüğündeki bu öykülerde... Türkçe ışıldayan bu öykülerle duyguya, düşe ve gerçeğe dokunuyorsunuz. Edebiyatımıza ?İnci Zamanı"nın yalın ve derin çağrışımlı öyküleriyle katılıyor, İclâl Nur. Onun kaleminde bireysel olanın ortak insanlık acılarına dönüştüğünü, hepimizin öyküsü olduğunu okuyoruz. Her öykü, zamanı ve derini gören bir kal
Ana rahminde beyin ve merkezi sinir sisteminin oluşmasıyla ?esas canlı"nın ortaya çıktığını söyleyen ve buna ?Evrensel Eşit Kuyruklu Canlı" adını veren yazar aynı adı taşıyan kitabının 1.cildinde araştırmalarını, Elmalılı Hamdi Yazır'ın Kuran tefsirinden de faydalanarak, kutsal kitaplarda ve özellikle Kuran'da bu canlının izlerine yoğunlaştırıyor. Kadın erkek eşitliğinden son dönemlerde gündemimize giren demokratik açılım tartışmalarına kadar farklı konulara yeni vurgular yapıyor. Her türlü eşitsizlik ve şi
Tükendi
Elinizdeki eser Karamanlıca yayıncılığı ve edebiyatının büyük ustası Kulalı Evangelinos Misailidis'in öğrencisi ve aynı zamanda mesai arkadaşı olarak onunla uzun yıllar birlikte çalışan Fertekli Nikolaos Theologidis Soullidis tarafından 1874 yılında kaleme alınmıştır. Osmanlı tarihi konusunda Karamanlıca tek özgün eser olup, bu edebiyatın pek çok eseri gibi, bir asırdan fazla kütüphalerin tozlu rafları arasında kalmış ve unutulmuştur. 19. yüzyılın ikinci yarısında gelişen modern tarih yazıcılığının özgün ö
Tükendi
Annemin ölümünün ardından evini boşaltırken mutfak dolabında bulduğum, içinde beğendiği tarifleri topladığı, sayfaları yemek lekeli, mavi plastik kaplı, bu küçük bakkal veresiye defterini alıp oturuyorum pencerinin önüne. Kutsal bir emanete dokunurcasına dikkatle açıyorum ilk sayfasını. Mutfaktan gelen lezzetli yemek kokuları gibi sayfalarından çocukluğumun anıları sihirli kelimerle yayılıveriyor odaya. Özlediğim anne kokusunu duymaya çalışıyorum sararmış sayfalarında, çünkü annem hep yemek kokardı ben okul
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 45 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1