Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 40-60 / Aktif Sayfa : 3
Hayatımızda karşılaştığımız hiçbir olay kaynağını dışarıdan almaz. İçimizde karşılık gelen yanlarımız olduğu için yolumuzda görünür olurlar. Her birini bizim bir parçamız kabul edip bütünümüzün o parçaların toplamından farklı olduğunu görmek, ancak içeriden dışarıya doğru bir geçiş sürecine teslim olmakla mümkün olabilir. Elinizdeki kitap da işte bu teslimiyetin sonunda bulunacak o değerli hazineye kavuşma umuduyla yazılmıştır. İNSAN İNSANA, okuyucunun zihninde bir kapı aralamak amacıyla, satırların ardında
“AMELLERİN MÜKÂFATI NİYETLERE GÖREDİR...” “Niyetler hasıl olurken, kalbimizdeki sarmaşıkları, acıları temizlemek, kilitlediğimiz kapıları açabilmek, kabul etmek, izin vermek; sevginin, sevilmenin, hak ettiklerimizin, layık olduklarımızın hissine ve hazzına varmak, bu duygularla barışmak, dönüştürmek temel unsurlardan biri.” Unutmayın, elinizdeki kitap bir kerede okuyup bitireceğiniz bir eser değil! Her gün gözlerinizi kapatıp bir niyet seçeceksiniz, her gün bu kitapla beraber yeniden doğacaksınız, her gün g
“İnsan insanın tanrısıdır.” Spinoza, felsefesi ve yaşamıyla düşünce tarihinin en önemli ve en kritik eşiklerinden birisi olmuştur. Zira o, dışlanma pahasına, Tanrı’ya dair genel kavrayışı köklü biçimde eleştirmiş ve Tanrı’yı zorunluluk gereği yer kaplayan bir töz olarak kavramıştır. Onun engin düşünce dünyası Marx, Nietzsche, Kant, Hegel, Goethe, Einstein ve daha pek çok kişiye ilham vermiştir. Kendi krizini yaratan, çabuklaştıran, kendi kendisini yıkan ve böylece kendisini özgürce ve özüne en yakın biçimde
21 YÜZYIL İLİŞKİLERİ İÇİN DEĞİŞEN CİNSİYET ROLLERİNE DAİR UFKUNUZU GENİŞLETECEK BİR YAKLAŞIM Tüm zamanların en meşhur ve güvenilen ilişki kitabının yazarı, günümüz kuşağı için güncel bir rehberle karşınızda! Erkekler Mars’tan Kadınlar Venüs’ten, yirmi yıl önce aşk ve ilişkilere bakış açımızı kökten değiştirmişti. John Gray’in kitabı, çok sayıda okurun kendini geliştirmesini ve hatta ilişkisini kurtarmasını sağladı. Ancak tıpkı toplum gibi, ilişkiler de değişiyor. Artık, Mars ve Venüs’ün ötesine geçmenin, mo
“Benim gibi bir adam dünyaya geldiğinde geriye istenecek tek şey kalır. Bütün hayatı boyunca olabildiğince kendisi gibi olması ve entelektüel güçler için yaşaması.” Nietzsche’nin ilk akıl hocası, düşünce tarihine yön veren bir filozof, yazar ve eğitmendir Arthur Schopenhauer. Karamsar olduğu söylense de, onun düşünceleri, gündelik hayatta bireyin daha coşkulu olmasına, canlılık kazanmasına, iyileşmesine yardımcı olur. Feragat ve merhamet gibi erdemlerin üstünde yükselen bu felsefe, bireyin üstün insan olara
Bazen Başarırsın, Bazen Öğrenirsin Arkeolog Klaus Schmidt bir kireçtaşında henüz keşfedilmemiş olan tarihin sıfır noktası Göbeklitepe’yi gördü. Steve Jobs işletim sisteminin 10 saniye daha hızlı yüklenmesinin devasa etkisini gösterdi. Einstein zamanın göreceli aktığını fark etti. Atatürk, savaştan yeni çıkmış yorgun ve fakir bir halkın medeniyete kavuşabileceğine inandı. Eratosthenes 2200 yıl önce sadece bir sopa kullanarak Dünya’nın çevresinin ne kadar olduğunu hesapladı. Yetenek avcısı Scooter Braun bir Y
Biz, Hz. Muhammed’in uygulamalarıyla beraber tarihi olayları takip ederek, İslam’ın bu olaylar içerisinde nasıl oluştuğunu göstermek niyetindeyiz. Bunu yapmakla şu faydaların sağlanacağını düşünüyoruz: • İslam’ın bir hayat dini olduğunu, hayatın gerçeklerine sırt çevirmediğini, tersine onların içine girerek onlara yön verdiğini görmek... • İslam’ın sırf nazari ve soyut fikri bir ideoloji olmayıp pratik ve ameli hayatta da rol oynamak, özellikle insanlar arasında adaleti gerçekleştirmek ve haksızlığı kaldırm
“HER ŞEY CİNSELLİĞİN SONUCUDUR.” Kovalanınca kaçan mı oldun? Yoksa hep kaçanı mı kovaladın? Aşkına her zaman karşılık bulabildin mi? Yoksa hâlâ arıyor musun? Sence boyu mu önemli yoksa işlevi mi? Peki senin fantezin hangisi? Bad boy mu yoksa player erkek mi? Malum bu işler ince işler. Öyle uluorta herkesle konuşulmaz ama herkesi ilgilendirir. Burada dertleri değil, çözümleri tartışıyoruz. Bilimden faydalanıyor ama duygularımızın da sesini dinliyoruz. Hayır utanmıyoruz çünkü dürüstüz. Ayrıca hiç
NE KADAR İZ BIRAKIRSANIZ O KADAR VAZGEÇİLMEZ OLURSUNUZ. Kusursuz bir bütün için harikulade parçalar gerekir. Tıkır tıkır işleyen bir sistem ancak böyle yürür, bir kovandaki arıları ya da devasa bir karınca yuvasını düşünün. İlişkiler de böyledir, hiçbir şey tek başına tüm ilişkiyi ayakta tutmaya yetmez. Fırtınaya yakalanmış bir tekneye yelkenler tek başına yardımcı olamaz, sağlam bir motor, belki devreye girmesi gereken kürekler ve güvertede teknenin seyrini sağlayan hünerli birkaç insan lazımdır. Bu
Artık iyice eminim; insanı açlık veya çaresizlik değil, anlamsızlık yıkıyor. Zihinsel esneklik, çevik bir akıl sonucu teşkil olan bir birey, farklı ve çatışan fikirleri hoş gören bireysel basiretin ve erdemin temel koşuludur. Bunun sonucunda da bizi arındıran şey sınamadır ve sınavı bize ters gelen verir. Yani ne yapıyoruz? Arka bahçemizi temiz tutuyoruz! – Uğur Batı Edebiyata gönül vermiş genç kalemler insan ruhunun en tenha yerlerine gitti. Çünkü derinliklerin gösterecekleri ve uyandıracakları vardı. Sahi
Hikmet Anıl Öztekin Kutulu Set -Elif Gibi Sevmek 1 -Elif Gibi Sevmek 2 -Eyvallah 1 -Eyvallah 2 -Fesleğen -Ne İçin Varsan Onun İçin Yaşa
“Hasretinden çatlasın Hüzzam şarkılar Suzinak çalsın akşamlar Sönsün sol yanımda yangınlar. Bir öpücük kondur Dağların ucundan Kemanın tellerine Ay aysın gönlüme.” Dürüst, yalın ve romantik anlatımıyla Fazıl Çolak, hayatın ve aşkın en güzel renklerini, yürek sızlatan acılarını, yârin gözündeki ışığı, Şiraz’daki sarhoşluğu en saf haliyle dizelere aktarırken ÜZÜM GÖZLERİNDE KALDIM, aynı zamanda aşkın naifliğine dair bir hatırlatma görevi görüyor.
“Seçim, güçlülerle güçsüzler arasında yaratılmış bir illüzyondur.” Bizlerden daha zeki olan bir cansızın yani Yapay Zekâ ve Kuantum Bilgisayar birleşiminin karşısında durabilmek ancak onlardan çok daha etkin bir şekilde yazılım teknolojilerini, büyük veriyi ve enerji kaynaklarını yönetmekten geçiyor. Eksilen ve ele geçirilen her bir kalenin tekrar eski haliyle yerine konabilmesi artık maalesef mümkün olamayacak. Sanal Ok, çoktan olmayan yayından çıktı bile... AĞIRLIKSIZ, kurulmak istenen bu yeni oyun düzeni
“Zaman unutturmaz dostlarım, sadece uyuşturur.” – Charles Bukowski Entelektüel zümre tarafından yazdıkları ciddiye alınmasa da yaşadığı dönemin en orijinal ve üretken yazarlarından biriydi Bukowski. Emektar daktilosunun başına oturduğunda engin hayal gücünden hep faydalandı ama esasında yazdığı her cümlenin sırtı kendi çileli yaşamına yaslıydı. Gençlik yıllarından kırklı yaşlarının başına kadar sayısız işte çalıştı. Tek amacı biraz daha içmek, biraz daha sevişmek ve sızana kadar yazmaktı. Hayatında dinmeyen
Tükendi
GEÇMİŞ DENEYİMLERİMİZDE, GELECEK FARKINDALIĞIMIZDA GİZLİDİR. Her bireyin sonunda Maslow teorisinin en üst basamağı olan “Kendini Gerçekleştirme” seviyesine ulaşmasına yol açacak gelecek teknolojileri arasındaki sinerjiye muhteşem bir bakış. – Jerome Glenn Fütürist, Gelecek Senaryoları-Milenyum Projesi kurucu ortağı, Global Geleceğin Durumu raporu başyazarı, UNESCO ve Dünya Bankası bağımsız danışmanı Gelecekle ilgili hem tahmin etmeye hem de keşfetmeye devam ederken, bize rehberlik edecek çalışmalara,
“İnsanların en bilgesi Tanrı karşısında maymundur. Maymunların en güzeli insan soyuyla karşılaştırıldığında çirkindir.” Antik Yunan’ın karanlık filozofu Herakleitos felsefe tarihine gizemli fragmanlarıyla damgasını vurmuştur. Yalnızlığı seven, asık suratlı, somurtkan Herakleitos’a sözleri anlaşılamadığından dolayı yurttaşları “Karanlık” adını takmıştır. Ona göre evrende var olan her şey ateşten oluşmuştur, ateş her şeyin ilkesidir ve yine onda çözülür. Şeylerin sürekli değişimi, karşıtların birliği, kozmik
“Şeytanın en büyük hilesi, bizi var olmadığına inandırmasıdır.” – Charles Baudelaire Yeryüzüne sürgün edilen asi bir melekti Azazel. Dünya’ya “düştükten” sonra artık tek bir amacı vardı: Cennetin kötü bir kopyası olarak gördüğü bu mavi gezegeni kötülüğe boğmak. Evinden kovulmasına sebep olan insanı ve ona dair var olan her şeyi yok etmeye ant içen şeytan, yeryüzünde binlerce yıl kötülüğün kaynağı olur. Fakat 20 yüzyılın başında işler tersine döner ve Azazel hâkimiyetini kaybetmeye başlar. Zira insanın kötül
Uluslararası çok satanlar listesinde haftalarca bir numarada yer alan ve Türkiye’de yüz binlerce okura ulaşmayı başaran Vazgeçebilmek, Sevebilmek ve Özgürleşebilmek kitaplarının dünyaca ünlü yazarı Guy Finley, bu kez korkuya meydan okuyan bir yaşam disipliniyle çıkıyor okurunun karşısına: Korkusuzca Yaşamak! Korkunun tarifini çok katmanlı bir bakış açısıyla yeniden zihin süzgecinden geçiren Guy Finley, korkuyla düşünce arasındaki bağların nasıl baştan kurgulanması gerektiğine örnek hikâyelerle ve önerdiğ
Düşlerini ve renklerini kaybetmeyenlere... İnsanın düşlerini yitirmesinin kederi hiçbir şeye benzemez. Çanakkale’ye köprü yapılacağı söylentisiyle birlikte arsa simsarları ortalıkta fink atmaya başlayıp da orada yaşayanların bile varlığından haberdar olmadığı büyük dedelerden ve ninelerden kalan araziler ortaya çıkmaya başladığında bir ailenin de kaderi yeniden yazılacaktır... DÜNYA DÖNER RENKLER KALIR, aileyi, dostluğu, insanlığı, aşkı sorgularken, bir yandan bir avuç insanın doğanın katline karşı verdiği
“Tüm muhteşem hikâyeler iki şekilde başlar. Ya bir insan bir yolculuğa çıkar ya da şehre bir yabancı gelir.” -Tolstoy Demirden keskin bir düdük sesi yükseldi o sırada. Ayrılığın ciddiyeti buz gibi sardı bedenimi. Kapılar kapandı sonra... Çantam sağımda, yalnızlık karşımda... Gidiyorum! Hayır bir saniye! Filmlerde böyle olmazdı ki... Son anda muhakkak bir kalma sebebi yazardı senarist. Tam hareket etmek üzereyken trenden atlayıverirdi esas adam. Oysa şimdi rayların üzerinde kaymaya başlamıştı bile tren... Ay
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 40-60 / Aktif Sayfa : 3