"Çift başlı yılan"lı asasını elinde tutan Fener Rum Patriği Bartholomeous, 7 Mayıs 2000 günü, Orta Anadolu´da bir eski kilisede düzenlediği ayinden sonra, "Türkiye´nin AB´ye üyeliği, Anadolu´da önceden var olmuş Hıristiyan toplumların yaşadığı bölgelerde, yeniden Hıristiyanların yaşamasına izin vermelidir.
Eğer AB üyeliği bunu müsait kılarsa ve Hıristiyanlar yaşadıkları bölgelere tekrar yerleşirse, o zaman Patrikhane de o bölgelerde bulunan kiliselerin yeniden ayine açılmalarını düşünebilir" diyordu.
Kemalizmi yeniden tanımlamak, Hitlerin Birleşik Avrupasına teslim olmak demek midir? Hitler modeli nedir, Atatürk modeli nedir?
Bağımsızlık mı kölelik mi?
Erasmusun Kara Harp Okulunda ne işi var?
Tek Avrupa ama kim yönetecek?
Türkiye işgal altında mıdır?
Zaman zaman Atatürk modeli ile Hitler modeli arasında bağlantılar kurulmuştur. Hatta Hitlerin Ali Fuat Cebesoya Atatürkten ilk dersi Mussolini aldı, ikincisi de benim dediği bilinmektedir. Ancak Cebesoy, Hitler ve Mussolininin Atatürkten d
Kültür Zenginliklerimiz isimli kitabı, konusunda kaleme alınmış en kapsamlı eser olarak dikkat çekiyor. Eserin son sayfalarındaki Yararlanılan Kaynaklar listesinde yer alan 110 adet kitap, Kültür Zenginlikleri´nin, ciddî ve yorucu bir çalışmanın ürünü olduğunun göstergesi olarak kabul edilebilir.
Eserin ana konusu; Türkiye´de etnik gruplar olarak anılan, biri diğerinden ancak nüanslarla ayrılabilen kültürel yapılardır. Çetinoğlu; bunlara Alt Kültür denilmekle birlikte buradaki alt kelimesinin; basit, aşa
Bu eser, 1997 yılından bugüne kadar süregelen bir çalışmanın sonucudur.Bu kitapta genelde tüm yöneticiler olmakla birlikte özellikle yöneticiliğe yeni başlayanlar ve yönetici adaylarına yönelik bilgiler sunmaya çalıştım.Bu kitaptaki bilgiler yaşadıklarım, gördüklerim, dinle-diklerim, duyduklarım, okuduklarım ve düşündüklerimden oluşmuştur.Yani kendi tecrübelerim ve başkalarının tecrübeleri bir araya gelince bu kitap meydana geldi.Okuyan herkese faydalı olması dileğiyle...
Yolsuzluk, kapkaç, adam kayırmacılık, hortumculuk ve çetecilik son zamanlarda en çok konuşulan kavramlar arasındadır. Şiddet, terör ve cinayet her yanı sarmış durumda... Lut kavmini aratmayacak türden eğlence biçimleri revaçta... Herkes her şeye kuşku duyar hale gelmiştir. Giderek daha çok evlat yetiştirme yurduna, daha çok ebeveyn de yaşlılar evine kapatılmaktadır.
Aileden ahlaka, cemaatten cemiyete değerlerde büyük bir dönüşüm yaşanmaktadır. Bu gidişin daha iyiye olduğunu düşünmek için aşırı iyimser ol
Dünyanın birçok yerinde azınlıkların çoğunluğu iyi tanıdığına, bunun da doğal olduğuna inanılır. Bu sebeple, geçmişte içli dışlı olduğumuz Ermeniler le bazı sebeplerden dolayı bugün kopuk gibiyiz. Türkiye de zaman zaman meraklılarınca yapılan araştırmalar, Ermeniler i yeterince tanımadığımızı, bu topluma yabancılaştığımızı göstermektedir. Bu amaçla elde derli toplu ileride yapılabilecek daha teferruatlı araştırmalara bir ön adım olabilecek bu çalışmayı yayınlamayı uygun gördük.
Kendini milletine anlatamayan, içinden çıktığı toplumun ihtiyaç ve isteklerine çare olamayanların zamanla siyasi hayatına ya da faaliyetine son vermek zorunda kaldığı bir gerçektir. Bunlar ise herkesin malumu. Biz, bu kadar geniş bir cenahın bir arada anlatılmasına ihtiyaç duyulduğuna inanarak bu kitabı hazırladık. Kitabımızın bundan sonraki baskılarında daha iyi olması okuyucudan gelecek ikaz ve tenkitlere bağlıdır. Bir Müslüman Türk olarak biz, hatasız ve noksansız kitap olarak İlahi Kitapları görmektey
Dün onlar Kutlu bir sevdaya tutulmuşlardı. Ülkücülük idi sevdaları. Yazılmamış destanların isimsiz kahramanları oldular Yüreklerindeki aşk, yedikleri kurşunları hissetmelerine mani olacak kadar yüceydi Allah ve Millet yolunda canlarını sebil ettiler... En şerefli makama şehitlik makamına erdiler... Bugün gençler, unutturulmaya çalışılan geçmişteki mücadeleyi... Unutulan isimsiz kahramanları örnek alacaklar... Başbuğ Türkeş`in "Ruhları, varlığımızın teminatıdır" dediği şehitlerimizi eller semada, dudaklar
Aziz şehidimiz Erhan Cengiz e
ERHAN´IM
Dağ olsa düşmanın, geri dönmezdin.
Kahpe pusulara, geldin Erhan´ım.
Kutlu yoldan gayri, sevda bilmezdin.
Vatan derdin, vatan oldun, Erhan´ım.
Türk olmaktan gayri, ne idi suçun.
Vakti mi gelmişti, kurbanlık koçun.
Daha gonca idin, açılmak için.
Cennet bağlarına, daldın Erhan´ım.
Al bayrakta şimdi, kanın var senin,
Canımız içinde, canın var senin.
Nesillere örnek, ünün var senin.
Milyonlarca kalbe, doldun Erhan´ım
Malatya cezaevinde ilk gecemiz
Saat 01.30-03.00 suları
8-10 kişilik bir gardiyan grubu
müşahadiye´ye
gelerek tam benim karşımda durdu
Oğuzhan Cengiz sen misin?
Benim, dedim.Merakla bakıyorum
Gel ulan buraya!...
Kapı açıldı.
Müşahadiye´den hamama götürene kadar
Yolda karnıma ve böbreklerime
Yumruk tekme girişiyorlardı.
Hamama geldiğimizde
Büyük terörist Oğuzhan Cengiz sensin demek!
Ulan biz seni iki metre falan sanıyorduk.
Oysa sen 50-60 kiloluk bir adammışsın!..
Vay vay vayy!..
Gerçekten
Kimi zaman hayatın zorluklarından çıkış için gerekli gücü bulmakta
zorlanırız. Anıt levhalar bizi harekete geçirecek ateşin ilk
kıvılcımı olabilir. Bize ilham kaynağı olabilir. Olaylara farklı bir bakış
açısı sağlayabilir. Bazen işin püf noktasını oluşturur, mihenk taşı
görevini görür. Hayatımızın formüle edilmiş bir pratiği olabilir.
Birçok insanın pahalıya mal ettiği tecrübeleri biz bu yazıtlar sayesinde
sıfır maliyetle elde edebiliriz. Bu da bize zaman, emek, maliyet ve
başarı kazandırır.
Birçok insan
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.