Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 160 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Bestekârlığı, hânendeliği ve ehl-i tasavvuf kişiliğiyle ön plana çıkan Bestekâr Zeki Ârif Ataergin’i konu alan bu çalışmanın esas kaynağı 2014 yılında Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Türk Din Mûsıkîsi bilim dalında hazırladığım “Bestekâr Zeki Ârif Ataergin’ in Hayatı ve Eserleri” isimli yüksek lisans tezimdir. Bu eserde Ataergin’in hayatı, sanat hayatı, bestekârlığı, hânendeliği, ve ehl-i tarik yönü ele alınmış olup, bestekârın hakkında yapılan çalışmalardan ve kendisini bizzat tanıyan şahısl
Tükendi
Paris'teki en kıdemli Türk gazetecisi olan Tansu Sarıtaylı'nın 44 yıllık mesleki hatıraları arasında ASALA'nın 1975'te Paris Büyükelçimiz İsmail Erez ile şoförü Talip Yener'e pusu kurup öldürmesi ve sonraki yıllarda Türk devlet yetkililerine karşı tekrarlanan saldırıları ve bunlarla ilgili adli gelişmeler de yer alıyor. Müslüman olduğu söylenen iki ünlü isim, Kaptan Cousteau ile Anthony Quinn de Sarıtaylı'nın ilgi alanından kaçamıyor. Bu anılar arasında mesleğini icra ederken yaşadığı zorluklar, kendisine k
DÜNDEN BUGÜNE BALKANLAR’DA TÜRK VARLIĞI Sovyetlerin dağılmasından önce ve sonra bir Türk dünyasından bahsedilmiştir. Bu Türk dünyasının, daha doğrusu Türk kültür dünyasının “Adriyatik’ten Çin Seddi’ne kadar uzanan alanı kapsadığı” kabul edilmiştir. Ama ne hazindir ki, başta Balkanlar olmak üzere, bu Türk dünyasının tarihi ve kültürü üzerinde yeterince çalışılmamış ve dünyaya tanıtılmamıştır. Ana hatları ile yazdığım bu “Dünden Bugüne Balkanlar’da Türk Varlığı” adlı çalışmam ümit ediyorum bu alanda ça
Tükendi
Sanırım yaşı altmışın üzerinde olup da çocukluğu köyde geçmiş olanlar o günün toplum sosyolojisini hatırlayan son nesil sayılırız. Bu yüzden bizim kuşağın hatırladığı köy yaşamı ile ilgili bilgiler, bizler tarafından yazılmaz ise bir daha hatırlanmayacak ve kayıp olup gidecekler. Bu düşünceden dolayı hatırladığım bazı mesleklerin özne olarak temsilcileri olan insanlarımızı, onların o günkü toplumdaki karşılıklarını, çocukluğumun geçtiği köyümden sizlere hikaye ederek böyle bir sorumluluğu yerine getirmek is
Bu araştırmada Çin’in devletlerarası hukuku çiğneyerek Doğu Türkistan’ı nasıl işgal ettiğini, uyguladığı sömürge idaresini nasıl bir baskı rejimine çevirdiğini belgeler ile izah etmeye çalıştık. Ayrıca Osmanlı Türkiyesi ile Doğu Türkistan arasında kurulan dostane ilişkiler üzerinde de durulmuştur.İnanıyoruz ki genç bilim adamlarımız bu çalışmayı aşan çok daha kapsamlı araştırmalar yapacaktır. Arzumuz odur ki bu çalışma Doğu Türkistan üzerinde çalışmak isteyenlere rehber olsun ve Türk okuyucularının ihtiyacı
(Kur’an-ı Kerim’in Meziyetlerinin Aklıselime Açıklanması) Uzun zamandır yeni baskısı beklenen ve Türkiye’de ilk defa Boğaziçi Yayınları tarafından Türkçe’ye çevrilip basılan EBUSSUÛD TEFSİRİ’nin 2 baskısını sizlerle paylaşmaktan mutluluk duyarız!
Kitabın bu genişletilmiş ikinci baskısında süt inekçiliği, besicilik, koyunculuk ve tavukçuluk bölümlerinde konular yeniden gözden geçirilmiş, ilave bilgiler ve yeni rasyon örnekleri verilmiştir. "Rasyon hazırlama tekniği" ve "Hayvan besleme konusu" bütün detayları ile anlaşılır bir üslupla anlatılmıştır. Zooteknistler, Veteriner Hekimler, öğrenciler ve yetiştiriciler için bir başvuru kitabı niteliğindedir. Tüm yetiştiriciler için anlaşılır ve sade bir kitaptır. 1.Bölümde; "Süt inekçiliğinde yem rasyonu haz
Tükendi
Bu kitap uzun yıllardır piyano dersi veren bir öğretmen tarafından klasik eserlerin yalın versiyonlarının çalınmasını sağlamak ve kendini geliştirmek isteyen tüm piyano öğrencileri için kolay,anlaşılabilir ve uygulanabilir bir kaynak oluşturmak için yazılmıştır. Kitap derslerde edinilen tecrübe ve yöntemlerle tüm seviyelerdeki öğrencilerin eksikliklerini ve hatalı tekniklerini düzeltmeyi hedeflemektedir. Farklı teknik ve seviyeler dikkate alınarak düzenlenen popüler eserleri bu kitapta bulabileceksiniz. Düz
Hallo Dayı'nın ilginç bir hikâyesi. 1930'lu, 1940'lı yıllar. Köy hayatı. Her şeyi ile yokluk. Tarlalarda ekinler kalıçla biçiliyor. Okul yok. Öğretmen yok. Nüfusu çok olan köyde cami var, imam yok. Cuma günü. Köylüler cami önünde vakti bekliyor. Cumayı kıldıracak, cenazeyi kaldıracak hoca yok. Tam da böyle bir zamanda komşu köyden iki kişinin geldiği görülüyor. Köylüler birbirlerini tanıyorlar. Gelen iki kişiden biri Hallo dayıdır. Şaka yollu gülümsemeyle de olsa, Köyün güngörmüşlerinden Hasan emmi Hallo ki
İstanbul Ehli Kur'an ve Mevlithanları "Ehl-i Kur'an ve Mevlithanlar" Allah'ın kelamını en güzel şekilde seslendirerek, insanımızın gönül dünyasına bir başka letâfet ve hoşluk veren kimselerdir. Onlar Hz. Peygamber'in doğumunu konu alan "mevlit" ile de, Peygamber sevgisinin her dâim diri kalmasını sağladılar. Bu vesileyle benim de içinde bulunduğum son "yetmiş yıl"ın bir tablosunu elimden geldiğince görünür hale getirmeye çalıştım. Çok yakından şahit olduğum olayların ışığında, onların bilinmeyen özellikleri
Insanoglu tahminen bir milyon yasindadir. Buna mukabil yazma sanatinin bulunusundan beri 6.000 yil geçmis bulunmaktadir. Ziraatçiligin sahneye çikisindan beri geçen zaman ise bundan daha uzun degildir. Halbuki insanin fikir ve tasavvurlarinin sekillenmesinde esas muharrik kuvvet olan "Ilmi Düsünce"nin yasi henüz 300 civaridir. Ilimden, iktisadi hayat üzerinde müessir bir teknigin inkisafindan itibaren geçen zaman ise, ancak 150 yil civaridir. Fakat bu kadar küçük bir yasa sahip olmasina ragmen teknik, bu ço
Çağımız insanı, görüntüleri sever; öyle ki kendisinin bu ihtiyacını gidermek için yeni sektörler icat eder, sinemacılık ve televizyonculuk gibi. Bu görüntüleri çekici kılan asıl unsur nedir diye soracak olursak, kuşkusuz ki pek çok kişinin aklına "renk" gelecektir. Bu kitap, insanların arzuladığı görüntüleri yaratmanın temellerini ve ip uçlarını taşıyor içinde. İnsanın karşısında donakaldığı sanatın ve akışına kapılıp dağıldığı güncelin büyülü dokusunu merak edenlerin yapması gereken tek şey, bu kitabın
Tükendi
Elinizdeki eserde Kırgızların milli bağımsızlık mücadelesi ve Sovyetler döneminde uygulanan totaliter yönetime karşı ortaya çıkan Ürkünler'in trajedi dolu tarihi, birinci el kaynaklara ve saha çalışmalarına dayanılarak kapsamlı şekilde incelenmiştir. Bu eser, "Ulu Ürkün'ün" 100 Yıldönümü dolayısı ile 2016 yılında Bişkek'te yayınlanmıştır. Söz konusu eseri bilim dünyasına kazandıran: Prof. Dr. Tölöbek Abdırahmanov, İşenalı Arabayev Kırgız Devlet Üniversitesi'nde rektör, Doç. Dr. Gülzada Abdaliyeva ise adı ge
Bu mütevazı eserde, Kemalistlerin koca bir cildi dolduracak başarılarını çok kısaca göstermeye çalıştık. Batılı önyargıların tesiri altında kalmaksızın dostumuz Türklerin canlanmasını sağlayan arzuları, fikirleri ve duyguları etüd etmeyi ve anlamayı amaçladık. Türkiye'deki incelemelerimiz esnasında Fransız prestijinin yürekler acısı düşüşüne şahit olduk ve bu konuda insanları dikkatli olmaya çağırmakta fayda gördük. Türkiye Cumhuriyeti ile ilgili Avrupa'da, bilhassa Fransa'da mevcut yanlış fikirleri mümkün
Bu çalışmada 1889-1924 arası 35 yıllık zaman dilimi içinde İstanbul'da gerçekleşen, önemli can ve mal kaybına yol açan sel ve fırtına olayları, arşiv belgeleri ve dönemin basın yayın organları ışığında bütün yönleriyle incelenmektedir. Afetlerin nedenleri, boyutları, başından sona ermesine kadar geçen sürede yarattıkları tahribat, insanların nasıl ve ne ölçüde etkilendikleri, devlet yönetici ve görevlilerinin afetler esnasında ve sonrasında yürüttükleri kurtarma, temizlik ve yardım faaliyetleri ile diğer bi
Bu kitap İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesinde okutulan Türk dil bilgisi derslerini içine almaktadır. İlk baskısı 1958'de yapılmıştı. İkinci baskısı 1962'de İstanbul'da, üçüncü baskısı 1967'de Sofya'da yapılmıştır. Dördüncü baskıda eser yeniden gözden geçirilmiş ve genişletilmiştir. Bu gramer umumî Türk dilinin grameri Batı Türkçesinin grameridir. Bu kitapta Batı Türkçesinin grameri verilirken Türkçe oldukça yeni bir gramer şeması içinde incelenmiştir. Bu şemanın dayandığı esasları şu iki nokta etrafı
Yetişkin etkileşimli bu kitabımız 4-8 yaş aralığı için uygun görülmüş olup, hikaye sırasında veliyi yönlendirerek çocuğa sorular sordurur ve çocuğumuzun aşağıdaki kazanımlarını sağlar. 1. Kitabın başlığını gösterir 2. Kitabın adını söyler 3. Kitabın ne ve kim hakkında olduğunu söyler 4. Öyküdeki ana ve yan karakterleri söyler 5. Olaylar arasındaki neden - sonuç ilişkisini söyler 6. Öyküdeki olayları tahmin eder 7. Öyküyü baştan sona sıralar 8. Seçim yapmanın ve karar vermenin önemini söyler
Anekdotların seçimi ve bu kitaba alınmalarının ölçütü, kendi başlarına okunduklarında da bir anlam taşıyabilmeleri, bir düşünce tadı içermeleri için ince bir süzgeçten geçirdim. Ayrıca isteyenin, ilginç diyaloglar ve anekdotlar arasında dilediği uzunlukta yolculuklara çıkabileceği; dileyenin rastgele bir sayfayı açarak gönül hoşluğuyla göz gezdirebileceği bir kitap olabilmesi için özen gösterdim. Başka bir deyişle, küçük bir tekneyle çıktığım bu yolculukta, koca okyanusun içinde oltaya takılanları sizlerle
Yazarımız Musa Doğruer; 1955 Niğde doğumlu, tecrübeli bir tarih öğretmenidir. Binlerce talebe yetiştirmiştir. Tarih geçmiştir. Gelecektir. Tarih duygudur , heyecandır. Yaşanmışın toplamıdır, vatandır. Edebiyatımızda; aşktır, sevdadır, sabırdır, acılara tahammüldür. Vatana göz dikene karşı dik duruştur. Bayrak sevgisidir, destandır, şiirdir. İnsan sevgisidir, imandır, idealdir. Aynaya bakmaktır. Gözyaşı dökmektir. İşte bu kitaptaki şiirler sayın yazarın, gözünden gönlünden gönlünden kaleminden dökülen şiir
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 160 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1