Madam Hilde ve Sıra Sende adlı romanlarından sonra “Kadın” konulu romanlar serisinin sonuncusu“Çölde Nergis”, duygusal ve yaşamsal yolculuklarında hep tek başına bırakılmış Nergis’in romanı. Güçlü, yapıcı, savaşçı, akıllı kadınlardan biri Nergis. Duygusal olgunluğa edebiyat ve özellikleşiirle ulaşabilmiş bir yalnız adamın, bir kadının hayatında yer alabilmek için izlediği sevgi yolundakiadımlarını, sabır ve desteğini anlatıyor yazar.Gece olunca sarhoşluktan iki yana sallanan Hamit Ağa gelini almaya gelmiş,

"Türkiye Cumhuriyeti’nin ve Atatürkçü düşüncenin ideoloğu, büyük hukuk bilgini, hukukdevrimlerinin yapımcı ve uygulayıcısı. Türkiye İktisat Kongresi’nin düzenleyicisi, Yüce Atatürk’ünİktisat ve Adalet Bakanı, Türkiye Cumhuriyeti’nin gönüllü avukatı, Bozkurt-Lotus kahramanı,Kuşadası Kuvayı Milliye reisi Türk siyasal tarihine, Türk hukuk tarihine ve Türk aydınlanmasınadamgasını vurmuş Türk Devrimcisi MAHMUT ESAT BOZKURT."

"Ulusların, aralarındaki güç mücadelelerinin coğrafyaya ve zamana yansıması şeklinde oluşanjeopolitik rekabet, üçüncü bin yılda da kıran kırana devam edecektir. İşte bu reel politik mücadelenin teorik arka planını destekleyen ise siyaset bilimi, uluslararası ilişkiler ve jeopolitik bilimidir. Kitabımızda özellikle jeopolitik tartışmaların odağında, dünya sisteminin yakın gelecekte kaç kutuplu olacağı sorusuna yönelik cevap arayışları bulunmaktadır. Tarih bize tek kutuplu (küresel güçlü) bir dünyanın istisna

Gün, dokuz çeyrekte manastırın birinci katındaki kahvaltıyla başlamıştı ama daha sonraki saatlerde edebiyatın asıl keyfiyle renklenecekti. Bu yılın konusu ve teması “hafıza ve anılar” olduğu için Danimarkalı tombalak hanım geçmiş yılların hatıralarıyla güzel bir giriş konuşması yaptı. Akşam kokteyl var demişlerdi. Türk Hocanımın da ricası, yerine göre şık giyinilmesi ve daha önceki ünlü yazarın yaptığı gibi oturumlardan kaçılmamasıydı. Hani her telden çaldığını iddia eden çevreci, gazete köşe yazarı, gezgin

Demir yolunun önemiyle ilgili olarak Gazi Mustafa Kemal Atatürk “Demir yolları bir memleketin toptan, tüfekten daha mühim bir emniyet silahıdır.” demiş ve kendi döneminde ülkeyi baştanbaşa demir ağlarla örmeyi amaç edinmiştir. O, bu sözünü Orta Anadolu’da yaygınlaşan demir yolu hattı, Malatya’ya geldiği zaman söylemiştir. Demir yolları, Milli Mücadele döneminde, düşmana karşı verilen mücadelenin önemli bir aracı olmuştur. Demir yolu meselesi anlaşılmadan Milli Mücadele döneminde yaşananlar tam manasıyla an

Siyasetin “Yarı Tanrı”larına (!) Uyarılar ve “Sivil Anayasa” Taarruzuna Karşı“Fikir ve siyaset hayatımın önemli bir kısmı Türk siyasetinin liderlerine itiraz etmekle ve onları uyarmakla geçmiştir. Çünkü iç siyasetin alenen dış düşman merkezlerden yönetilmeye başlandığı 1980 sonrasında siyasette olup biteni yakından izlemek ve sorgulamak her Türk için Vatan Savunması kapsamında bir millî görev olmuştur!”Hayatını Türk ulusuna adamış büyük Türkçü Miraç Demirbaş'ın aziz hatırasına...Miraç Demirbaş (1950-06.03.2

Doğaya zarar verdiğimizi biliyoruz. Kendi ırkımıza zarar verdiğimizi biliyoruz.Diğer yandan bazılarımız doğru olanı yapmak istiyor. Ne pahasına olursa olsun hayatta kalmak yerine “insan gibi” yaşamak istiyor. “İnsan gibi” deyimi muğlak bir kavrama işaret ediyor.Yıllar geçiyor. Hayat bambaşka bir şeye dönüşmüş. Birinin kazanması için diğerinin kaybetmesigereken sistem yerini kolektif bir sisteme bırakıyor ve biz bu değişime şahitlik ediyoruz. Yeni bir çağ başladı, biz doğum sancılarını çekiyoruz.

Duygular, bedenindeki enerji hareketleridir. Bu enerji akışı, beraberinde bir mesaj da taşır. Tıpkı telefon hatlarındaki enerji tarafından taşınan mesajlar gibi. Sezgi, fiziksel duyuların kullanılmasını gerektirmeyen bir algılama şeklidir. İçinin derinliklerinden çıkıp gelen fikirlerin tamamı sezgidir. Çoğu zaman, sezgilerinden gereği gibi faydalanamıyorsun. Bunun nedeni, kendi dışındaki güçlerinpeşinden fazla koşman. Bu süreçte kendi duygularını bastırıyor ve sezgilerin gücünden faydalanamıyorsun. Faydalan

İnsanları anlamak istiyorsan, insanlarla iç içe olmalısın. İnternet bağımlısı olsan bile eğer gerçekten insanları anlamayı arzu ediyorsan “sohbet etmenin” gerçek anahtar olduğunu da bilmelisin. Ne yaparsan yap, hedefe ancak mutlak dürüstlükle yaklaşabilirsin.

Bu kitapta, “Düşüncenin Kontrolünü” öğreniyorsun ve bu bilgiyle her şeyi değiştirebilirsin. Arzuladığın, istediğin her şeyi kafanın içinde şekillendirip, baskın düşüncen haline getirdiğin takdirde onu mutlaka hayata geçirirsin. Bütün düşünceler, davranışlar, sözler, yaptığımız tüm jestler, geri kalan tüm evreni etkileyen enerji şekilleridir. Şu an yaşadığın hayat, geçmiş düşüncelerinin yansımasıdır. Buna, yaşadığın tüm mükemmellikler ve o kadar da kötü bulduğun her şey dâhil. Yaşamındaki her olayı, düşüncel

"Engellerle dolu bir yolu ne açık tutabilir? İnsan gelişiminin her koşuldaki güvencesi olan sevgi, güven, ilgi ve bilgi dolu bir ilişki. Hayata başladığı andan engellerle mücadele ede ede ilerlemek zorunda kalan çocuklar ve aileleri için sözcüğün tam anlamıyla ilham verici bir yaşam öyküsü." Prof. Dr. Yankı Yazgan "Cemil çocukken 1 yazar ve altını defalarca çizerdi. Bu bir takıntı olarak değerlendirildiği için, bu konuda onu sıklıkla uyarırdık. Uzun bir süre o çizmeye biz uyarmaya devam ettik. Bir gün o müt

Walam Olum serisinin ikinci kitabı olan Siyah Günce’de iyi ve kötünün destansı savaşı tüm hızıyla sürüyor. Sunarya kıtası üzerinde devam eden cennet ve cehennemin ölümsüz savaşı arasında kaybolan insanlık, varoluşları ile gelecekleri arasında kalmıştır. “Türk fantazya edebiyatının genç ve çalışkan ismi Mücahit Gezen, serinin ikinci kitabında bizleri melekler ile iblislerin en değerli ödül için çarpıştığı epik bir maceraya davet ediyor…” -Demokan Atasoy “Llyod Alexander: ‘Fantazi gerçekten bir kaçış değildir

AlpagutlarÖnce postallarının ipini bağlar, yolları uzun, ömürleri kısadırEzelden ebedeDudaklarında Türk Irkı Sağ Olsun Sözüyle...

Sur gazisinin kaleminden hendek operasyonları "Savaş zamanında küçük rütbelere büyük işler düşer." Çünkü büyük rütbeli küçük yürekli adamlar savaş zamanında sıvışırlar.Bunları yazmak benim omuzlarımda bir sorumluluk ve gelecek nesillere karşı bir görevdi. Benim anlattıklarım, 2015-2016 dönemi hendek operasyonlarında yaşananların binde biri bile değildir. Bu, gelecek nesillere karşı büyük bir sorumluluktur. Aynı olayların bir daha yaşanmaması adına yaşananları herkes yazmalı ama herkes…Ve atsız ile tamamlıyo

Cengiz Han’ın, kurucusu olduğu Moğol-Türk İmparatorluğu’nun sınırları doğuda Pasifik Okyanusu’ndan Orta Avrupa’ya, Sibirya’dan Himalaya Dağları ve batıda Mısır sınırına kadar neredeyse eski dünyanın 4/5’ini oluşturuyordu.Cengiz Han’ın kurucusu olduğu devletin dağılmasından sonra oğulları, torunları ve soyunun temsilcilerinin kurmuş oldukları siyasi teşekküller, Moğol-Türk İmparatorluğu’nun devlet geleneğini yüzyıllarca devam ettirmişlerdir. Nitekim Çin’de Kubilay Han’ın kurucusu olduğu Yuan Devleti, batıda

"Sorun olgusu evrenseldir. Sorunsuz toplum olmaz. Çünkü varlık son derecede karmaşık, heterojen ve iç içedir. Sorunlar kendini sayısız alanda gösterir. Dahası, bir sorun çözümlenir, başka bir sorun ortaya çıkar. Önemli olan en yakın ve öncelikli sorunların bilincinde olmak, onları araştırıp çözüm bulmaya çalışmaktır. Her sorun şu veya bu ölçüde çözümlenir, yeter ki bilimle, akılla yaklaşılsın.Ne diyor Cumhuriyetimizin yüce kurucusu: Bir insan başının ifade edemeyeceği hiçbir şey, akıl ve mantığın çözemeyec

Nasıl bu kadar çok gezebiliyorum? Evren bana torpil mi geçiyor? Hayat bana hep güzellikler mi sundu, yoksa ben bugünkü hayatıma sahip olabilmek için çok mu azmettim? Bugüne gelene dek hangi yollardan yürüdüm?Bu kitapta pes etmek nedir bilmeyen ve şimdiye kadar 75 ülke ve 500’den fazla şehre giden bir gezginin Kanada’ya göç etme macerasını, Kanada’da yaşadıklarını ve ardından Kanada, Amerika Birleşik Devleri, Karayipler gezi anılarını bulacaksınız.“Hayat ya cesur bir maceradır ya da hiçbir şey!” Helen Keller

"Bana göre cadı, sezgilerinin eylemlerini yönlendirmesine izin veren, çevresiyle bütünleşebilen, zorluklarla yüzleşmekten korkmayan bir kadındır."Paulo Coelho"İlk kez kendimi 'Cadı' olarak adlandırdığım an, hayatımın en büyülü anıydı."Margot Adler"Popüler kültürde Ortaçağ'dan itibaren sürekli olarak olumsuz imgelerle yüklenen Cadı figürü, merkezileşen otoritenin dayattığı tek tip "itaat ve biat" anlayışını reddedip, eski inanç ve ritüel pratiğini kararlılıkla sürdüren kadınlardan başkası değildi aslında. Do

Bir Çanakkale RomanıSavaşın kıyameti içinde tüm hayatını kökünden değiştirecek bir yaralı getirirler hastane çadırına. Esir bir “düşman subayı.” Ve Anzak Hemşire ile Türk teğmeni Suat’ın gönül savaşı böyle başlar...Demet Altınyeleklioğlu’nun yeni romanı “Gülüm”ü okurken, dev zırhlıların içinde, Çanakkale’de ölüm kokan siperlerde dolaşacak, düşman taraflardan iki gencin gönül savaşını yüreğinizde hissedeceksiniz. 1915-1975 yılları arasında gidip gelen dramatik kurgusu ve sürpriz sonuyla “Gülüm”ü nefes nefese

“Leyla anılarının onu esir almasına karşı koyabilir mi?Ya Ayhan Bey?Unutulmuşluğun kader olduğu coğrafyada yaşadıklarını keşke hiç hatırlamasa...”