Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 15 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Neden âşık olamıyorum? Nasıl âşık olurum? • Neden ilişkilerimde başarısızım? Nasıl vazgeçilmez olurum? • Neden kimse beni anlamıyor? Nasıl mutlu olurum? • Neden ilişkilerim uzun sürmüyor? Nasıl ilişkimi sürdürebilirim? • Neden sürekli aynı insanlar karşıma çıkıyor? Nasıl doğru insanı bulurum? Neden âşık olamıyorum? Nasıl âşık olurum? • Neden ilişkilerimde başarısızım? Nasıl vazgeçilmez olurum? • Neden kimse beni anlamıyor? Nasıl mutlu olurum? • Neden ilişkilerim uzun sürmüyor? Nasıl ilişkimi sürdürebil
Franz Kafka, gerçeklikleri sahteliklerin altına gizleyen zihinlerin yansımasıdır. Kopuş, vazgeçiş, aykırılık sembolü ve kendinde saklanan bir adamdı.Korkutucu, anlaşılması zor ve sıra dışı olması hatta tahmin edilemez tanımı onu daha iyi anlatan kelimeler. Franz ile ortaklığımız; babasızlık, sevgisizlik, aşksızlık ve anlaşılamamak malzemeleriyle inşa edilmiş yalnızlık sarayı sakinleri olmamızla başladı.Birbirimiz için uçurumdan düşmek üzere olan insana uzanan el olduk. Gücümüz yettikçe birbirimize tutunduk.
"Hep anlattınız, hep yazdınız, iftira ettiniz, kendinizce yargıladınız ama bana hiç sormadınız. Nazım'dan, eşinden, dostundan beni dinlediniz. Bende Nazım olmak ne demek hiç anlamadınız. Şimdi sıra bende. Sessiz çığlıklarımın yankıları yüreklerinizi titretecek... Susmak yok artık. Haykırıyorum. Seni hudutsuzca seviyorum Nazım..."
Bu kaçıncı bilemediğin, anlamadığın, görmezlikten gelip, sağır olduğun haykırışlarımla dolu bir gece. Bir tepeden denize bakmak gibi seninki. Ne gerçek rengini görürsün suyun, ne sıcağını soğuğunu bilirsin ne de içinde barınanları. Hep o mesafeden baktın bana. Ben de köpürdükçe dalgalandım, dalgalarımla sana doğru ilerledim, yakınlaştım. İlerlediğim kuvvette, yakınlaştığım yol, mesafe kadar da kendime geri çekildim her zaman. Meddücezirmiş seninle aşkın içeriği. Tutkuyla tutulan bedenlerin, ruh ile esir o
Virginia, ölüler arasında ölüme adanmış bir hayatın hüzünlü kraliçesiydi. Daima duygularının esiriydi ve bir o kadar da duygusuz görünme çabasındaydı. Hayatını sil baştan yaşama şansı olsaydı, annesi ölmeseydi, İngiltere'de doğmasaydı, babası gibi bir babaya sahip olmasaydı, cinsel istismara uğramasaydı, yanılmasaydı, yıkılmasaydı, yalnız kalmasaydı, genlerinden hayatına taşıdığı psikolojik rahatsızlıkları, çöküşleri olmasaydı, biz onu hâlâ tanıyor olacak mıydık? Bilmiyorum. Siz ne dersiniz? Virginia'yı keş
Cemal'i sevmek, hüzünle dostluktan, uzun hikâyeli aşk acısından geçenlerin işidir. Cemal onu sevenlere, gözüyle değil, ruhu ile bakmayı öğretir. Cemal'in trenleri vardı. Lokomotifler dolusu acı, aşk ve keder yüklü trenleri oldu daima... Huzur arayana huzur, aşk dili öğrenmek isteyene hoca, kederiyle başa çıkamayanlara omuz, aşkını söyleyemeyenlere lügattı. Huzurdu Cemal. Huzuru arayan huzurdu Cemalettin. Aşkın içine hapseder pişman eder,
İçeride tadilat var. Yüreklere verdiğimiz zarardan dolayı özür dileriz. Aşka karşı umutsuz olma, duvarlarını yık. Canın yandı diye can yakmaktan vazgeç. Kendinde yarattığın o güvensizlik zindanından çık ve inancını tazele. Aşk; bitti dediğin yerden, asla diye başladığın cümlelerin içinden firar edip yeniden gelecek. Ruhunun tadilatı bitmeden kimsenin enkazını kaldırmaya çalışma. Yanmadan, yakma... Bu kitapla AŞK olacaksın... Unutma! Aşk, ruhun ile zihnin el ele uçurumdan atladığı zaman yaşanır. Bildiklerin
Uzun süren ilişkilerin adamıydı o ama ilişkilerini sürdürmeyi başaramayan kadınların üzüntüsüne sebep olmak istemedi. İnsanları memnun etmek için gerekli donanıma ekonomik anlamda sahip değildi ama birçok zenginin sahip olamayacağı kadar kaliteli ve büyük bir aşk adamıydı. Romantik değildi. Sadece önemser ve bunu hissettirirdi. Buna romantiklik demezdi. Kadınların arzularına karşılık verecek kadar savunmasız, sıradan bir erkekti. Her erkekte var olan dürtüleri vardı. Kadın tanımları başkalarınınkine benze
Cemal'i sevmek, hüzünle dostluktan, uzun hikâyeli aşk acısından geçenlerin işidir. Cemal onu sevenlere, gözüyle değil, ruhu ile bakmayı öğretir. Cemal'in trenleri vardı. Lokomotifler dolusu acı,aşk ve keder yüklü trenleri oldu daima... Huzur arayana huzur, aşk dili öğrenmek isteyene hoca, kederiyle başa çıkamayanlara omuz, aşkını söyleyemeyenlere lügattı. Huzurdu Cemal. Huzuru arayan huzurdu Cemalettin. Aşkın içine hapseder pişman eder, pişman olurdu ama yine de severdi kendince. Cesedin içinde atan b
Tükendi
Bu kaçıncı bilemediğin, anlamadığın, görmezlikten gelip, sağır olduğun haykırışlarımla dolu bir gece. Bir tepeden denize bakmak gibi seninki. Ne gerçek rengini görürsün suyun, ne sıcağını soğuğunu bilirsin ne de içinde barınanları. Hep o mesafeden baktın bana. Ben de köpürdükçe dalgalandım, dalgalarımla sana doğru ilerledim, yakınlaştım. İlerlediğim kuvvette, yakınlaştığım yol, mesafe kadar da kendime geri çekildim her zaman. Meddücezirmiş seninle aşkın içeriği. Tutkuyla tutulan bedenlerin, ruh ile esir ol
Tükendi
Ben kırık dökük bedenimin içinde kusursuz ruhumla hep özgürdüm. Hiç esir olmadım dünyaya ta ki Diego cehenneminde yaşarken, cennet kokusu huzuru yaşıyor taklidi yapasıya kadar. Diego, herkesin göremediği cennetini cehenneminde gizlemeyi başarırdı. O gizemli cennetin varlığının kutsallığı beni ona esir etmeyi başarmıştı. Pervanelerin etrafında dönerken ölüme uçtuğu o ışık da benim, kutsal ışığın etrafında dönen pervane de. Aşkça konuşmayı bilmeyenlere sağır, insanca yaşamayı başaramayanlara körüm. Kendi ritm
Tükendi
Aşka pişmandılar. Korktukça kaçtılar. Kaçtıkça birbirlerine çekildiler. Yakınlaştıkça uzaklaştılar. Aynı gökyüzünün altında, ayrı hayatlara eşlik edip, bir zihin tılsımının etkisiyle tamamlayan oldular. Eksik olanlara, eksik bırakanlara, aşktan korkanlara, zihnin arkasında saklanıp sobelenmeyi bekleyen aşk düşkünlerine rehber olacak ?Tesadüf", mutluluğunuzu tesadüflere bırakmadığınız cesur bir hayatınız olmasına önderlik edecek aşk kılavuzudur.
Tükendi
Gelir mi, gelmez mi derken, orada bir yerlerde bekliyordur ruhunun ucundan tuttuğun. Tuttukça tutulursun. Azad edilmeyi beklemiş esirliğinin özgürlüğü ile tamamlanırsın. Zihnindeki yönetim gücünün esareti başlar aşkın gelişi ile. Aşktan kaçtıkça, gizliden gizliye yakalanmak için can atarsın. Aşkın fırtınasında bir yaprak misali savrulmakta var, taçlanıp hayatı şereflendirmekte. Sonunu düşünmeden, karanlıkta yürüdükçe yaşadığını hissettiren, aydınlattığın yoldur aşk... Aşka teslim olmak ile ödüllendirilen,so
Tükendi
?Hep anlattınız, hep yazdınız, iftira ettiniz, kendinizce yargıladınız ama bana hiç sormadınız. Nazım'dan, eşinden, dostundan beni dinlediniz. Ben de Nazım olmak ne demek hiç anlamadınız. Şimdi sıra bende. Sessiz çığlıklarımın yankıları yüreklerinizi titretecek. Susmak yok artık. Haykırıyorum. Seni hudutsuzca seviyorum Nazım..." Nazım'ın Pirayesi
Tükendi
"Kaçtıkça içine çekildiğin bir hortum gibi seni yakalar aşk. Kaçacak yerin, gidecek adresin, yürüyecek yolun olmaz, rotandan saparsın. Bir bedenin içine ilahi bir gücün yüklendiğini düşünmeye başlar, her hareketinde efsanevi bir kahramanı izlermiş gibi büyüye kapılırsın. Çarpılmaksa çarpılmak, vurulmaksa vurgunun ta kendisi, pişman olmadan bile bile perişan olursun. İnsan ne yaşar, yaşadığını nasıl yansıtır, yansıttıkları neye mal olur, nasıl aşkı öldürür gelin hep birlikte şahit olalım."
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 15 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1