Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 18 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Küçücük, minicik bir tohum düşünün. Kendini kocaman dünyanın bir yerinde, masmavi gökyüzü altındaki kurak mı kurak, çorak mı çorak topraklarda bulunca ne yapar dersiniz? Ne su varmış onu yeşertecek, ne de besleyecek bir şey. Çok üzülmüş elbette, ama onun yalvarmalarını duyan küçük bir rüzgâr yardımına koşmuş. Başka kimler yardımcı olmuş ona, biliyor musunuz?
Bütün canlılar yaşamlarını ait oldukları yerde, ailelerinin ve arkadaşlarının yanında geçirseler ne kadar güzel olur. Ama hayvanlar dünyasındaki bazı dostlarımız doğup büyüdükleri yerlerden, ailelerinin yanından alınıyor ve yabancısı oldukları yerlerde tutuluyor. Bunlardan biri de bu öykünün kahramanı olan yunus Okyunus. Yurdu olan denizden alınıyor ve bir havuza, parmaklıkların içine konuyor. Orada eğitiliyor, kendisini seyretmeye gelenleri eğlendirsin diye türlü numaralar öğreniyor. Onun orada ne kadar mu
Karada olduğu gibi, denizde de uysalıyla, yırtıcısıyla ne çok farklı canlı yaşıyor! Hepsinin de tek amacı var: "Hayatta kalmak." Hayatta kalarak doğanın dengesini sağlamak; korumak... Ne kadar anlamlı, kutsal bir amaç değil mi? İşte, hayatta kalmak için doğuştan yetenekli ayrı türlerden iki deniz canlısının derinliklerde yaşadıkları bir öykü...VERİLMEK İSTENEN DEĞER: ARKADAŞLIK1- ARKADAŞ YARDIMLAŞMASI2- İŞ BİRLİĞİ YAPMAK3- FARKLI OLMAK4- SORUMLULUK ALMAK
Sıcacık bir kış öyküsü okumak ister misiniz? Evet, kış soğuk ama bu öykü öyle tatlı, öyle sıcak ki! Kuzey Ormanları'nın Bilge Çam'ı, ormandaki bütün ağaçların sevdiği saydığı bir ağaçtır. Kış yaklaşırken yapraklarının döküleceğini söyleyen Kestane Ağacı ise bu duruma çok üzülmektedir, çünkü yaprakları dökülünce uykuya dalmakta, kışı hiç görememektedir. Bilge Çam, Kestane Ağacı'na Kış başta olmak üzere bütün mevsimleri ve onların güzelliklerini anlatır. Neler anlattığını siz de öğrenmek isterseniz sayfaları
Merhaba çocuklar... Zozo bir zürafa. Hem küçük, hem sevimli, hem de çok şirin bir çocuk zürafa. Daha çocuk ama boyu çok uzun. Çünkü zürafalar uzun boylu, uzun boyunlu olurlar. Zozo da tıpkı senin gibi, arkadaşların gibi oyun oynamayı, eğlenmeyi, gezip görmeyi çok seviyor. Bir de çok meraklı olduğunu söylemeliyiz. Meraklı, çünkü o kocaman bir ormanda yaşıyor. Çocuk olduğu için de yaşadığı dünyayı tanımak, bilmek, anlamak istiyor. Ama Zozo'nun pek büyük bir derdi var, ona nasıl çözüm bulacağını da bilemiyor.
Poşetto kocaman, naylon bir poşetti. Yaşadığı oyuncak mağazasındaki arkadaşlarıyla her gün sohbet eder, mutlulukla herkese selam verirdi. Bir gün bu mağazaya şık bir anne geldi. Kızına bir hediye aldı ama seçtiği oyuncak, diğer poşetlerin hepsi için çok büyüktü. Derken oyuncakçının aklına Poşetto geldi! İşte Poşetto'nun ilginç ve renkli yolculuğu böyle başladı... Poşetto'yu bu yolculukta büyük bir şaşkınlık, birçok arkadaş, biraz gıdıklanma ve benzersiz bir geridönüşüm serüveni bekliyordu! Peki Poşetto ney
Ulu Çınar'ın küçük yaprağı, sonbahar geldiğinde çok mutsuz olur, çünkü renk değiştirip süzülerek yere düşmek istememektedir. Öyle mutsuzdur ki arkadaşlarıyla bile konuşmak istemez. Sincaplar, arılar ve öbür hayvanlar onun derdini anlamazlar. Sonunda çok tatlı bir minik kuş sorar ona mutsuzluğunun nedenini. Nar Bülbülü'dür bu minik kuş. Küçük ve sevimli bir kelebeğin de yardımıyla Küçük Yaprak'ın aklındaki kuşkuları giderir ve yeniden mutlu olmasını sağlar. VERİLMEK İSTENEN DEĞER: ARKADAŞLIK 1- ARKADAŞ SEVGİ
Küçük Zozo'muz serüvenlerine devam ediyor. Zozo'yu tanıyorsunuz artık, hem küçük, hem sevimli hem de çok şirin bir küçük zürafa o. Zozo ve minik arkadaşı Nefila birlikte dolaşmaya bayılıyorlar. Küçük Zozo'nun içinden hep oyun oynamak, koşmak, zıplamak geliyor ve öteki hayvanlar ne yapıyorsa o da onları yapmak istiyor. Oysa siz de bilirsiniz ki herkes kendi boyuna ve yeteneklerine uygun şeyleri yapmalıdır. Bunu hiç düşünmeyen Zozo'muzun başına acaba neler gelecek? VERİLMEK İSTENEN DEĞER: ARKADAŞLIK 1- ARKADA
Size küçük mü küçük, tatlı mı tatlı, meraklı mı meraklı bir bulutun öyküsünü anlatacağız. Bu küçük bulut, kocaman bulut ailesinin içinde kendine yer bulmaya çalışırmış. Bir yandan da ne tür bir bulut olmak istediğine karar veremezmiş. Yağmur bulutu mu olsaymış, fırtına bulutu mu, yoksa yağmur damlası olup yeryüzüne mi düşseymiş! Acaba yeryüzündeki yaşam gökyüzündekinden daha mı güzelmiş ve acaba kime akıl sorabilirmiş! Sonunda yollara düşen Küçük Bulut Sirus'a siz de eşlik edip serüvenini paylaşmak is
,Merhaba sevgili çocuklar Zozo'nun ilk kitabını okuduysanız bu sevimli ve şirin zürafayı tanıyorsunuzdur. Ormanda yaşayan Zozo küçük, ama boyu da çok uzun, boynu da. Eğlenmeyi, gezmeyi, oyun oynamayı da pek seviyor. Hem de çok meraklı. Zozo, şarkı söylemeye heveslenince gece demeden gündüz demeden açıyor ağzını, söylüyor da söylüyor. İyi ama ormandaki arkadaşları, kuşlar, baykuşlar, tavşanlar ve Ay Dede bu işe ne diyecek? Okuyalım ve öğrenelim bakalım. VERİLMEK İSTENEN DEĞER: UYUM BAŞKALARININ FİKİRLERİNE S
Bir gün koca koca kavak ağaçlarının arasında bir filiz belirmiş. Biraz büyüyüp fidan olunca, kavaklar çok şaşırmışlar çünkü bu yeşeren, onlardan biri değilmiş. Yaprakları çok farklı, dalları değişikmiş fidancığın. İşte bu yüzden de hiç konuşmamışlar onunla, onu dışlamışlar. Hem de değerli mi değerli, mis kokulu bir sakız ağacı olduğunu öğrendiklerinde bile aralarına almamışlar. Bir süre sonra fidancık da onlarla konuşmaya çalışmaktan vazgeçmiş. Günler ayları, aylar yılları kovalamış.... Bizim fidancık, büy
Mor Balon, arkadaşlarından çok farklıydı. Hayır, sadece aralarındaki tek mor renkli balon olduğu için değil... Diğer balonlar mutluydu; Baloncu'yla birlikte gezdikleri yerlerin, gördükleri şeylerin keyfini çıkarıyorlardı. Ama Mor Balon kendini sıkıntılı ve huzursuz hissediyordu, sanki içi bomboştu!
"Hayatta kalmak." Hayatta kalarak doğanın dengesini sağlamak; korumak... Ne kadar anlamlı, kutsal bir amaç değilmi? İşte, hayatta kalmak için doğuştan yetenekli ayrı türlerden iki deniz canlısının derinliklerde yaşadıkları bir öykü...
Tükendi
Güneş havayı ısıtamayınca, hava daha da soğuyacak.Hava soğuyunca yağmur yerine kar yağacak. Her yeri karlar kaplayacak... Çocukların kardan adam yaptığı, kartopu oynadığı, kızak kaydığı bir mevsimdir kış.
Tükendi
Papatya taçlı yazarımız Ceren Kerimoğlu, annesi Ayşe Akıllıoğlu'nun resimlediği rengârenk öyküleriyle günlerimizi süslemeye devam ediyor. Şimdi de yunus olduk ancak bu kez doğada özgürce dolaşamıyoruz ne yazık ki. Çünkü ailemizden, evimiz olan engin denizlerden uzakta, bir havuzda tutuluyoruz. Evet, bu kitabımızda bir yunus parkındayız ve anladığınız üzere mutlu değiliz. Ama durun bir dakika, bizi hikâyeler, incelikler kurtarabilir. Hikâyemizi okuyan çocuklar bize yardım edebilirler. Öyleyse soruyoruz: Bir
Tükendi
Minik okurların papatya taçlı yazarı Ceren Kerimoğlu, doğa öykülerinin altıncı kitabıyla kol kola girmiş, ormanların ta içinden bize doğru ilerliyor. Karşınızda yeşermeye hasret İnatçı Tohum ve seyrine doyum olmayan yeşilliğin tarifi: Bir tutam toprak, bir parça gün ışığı, ikramdan hoşlanan bulutlar ve ısrarcı bir rüzgâr buluşur; ardından... İnatçı Tohum, sırtı tatlı tatlı kaşınan bir leyleğin üzerinde seyahat etmektedir. Derken kendini yerde, kurak topraklarda bulur. Bu kahverengi diyarda susuz kalmıştır,
Tükendi
Ceren Kerimoğlunun çok sevilen doğa öyküleriyle ağaçların, yaprakların arasında gezindik; dönüşüm geçiren naylonlara eşlik edip tatlı hışırtılarına kulak kabarttık; deniz canlılarının rengârenk dünyasına daldık. Şimdi sıra göklerde dolaşmaya geldi. Uçsuz bucaksız maviliklere sığamayan küçük, pofuduk bir bulutun hikâyesi bu Küçük bulut Sirusun biraz acelesi var. Bir an önce büyümek ve ne bulutu olacağını öğrenmek istiyor. Aslında bulut olmak istediğinden de pek emin değil. Hâl böyle olunca albenili uzaklar
Tükendi
Ceren Kerimoğlu, yeni bir doğa öyküsüyle karşımızda. Bu sefer, yağmur bulutlarına, uğultulu rüzgârlara söyleyecek bir çift lafı olan minik bir yaprağın öyküsüyle baş başayız. Hayat bizi oradan oraya savursa da yaşamaya değer değil midir? Yaşamın tüm renklerine selam olsun! Ulu Çınarın minik yaprağı, sonbahar geldiğinde renk değiştirip aşağı süzülmek istemediği için çok mutsuzdur. Ne sincaplar ne de arılar anlar hâlinden. Derken Nar Bülbülü ile Kelebek çıkagelir ve hep birlikte ömür denen şey hakkında konu
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 18 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1