Terk etmenin hazzı acısında gizlidir...
Kızgınlık gürültülüydü, kırgınlık ise sessiz. Biri şehirler gibiydi, diğeri dağlar. Her insan ya şehir, ya da dağ gibiydi. Ya kuru kalabalıkta yalnızlaşan, ya da ıssızlığın ortasında kendini bulan. Bu kaçıncı terk edişti kim bilir? Bu kaçıncı geri dönmeyiş? Dokunduğu hayatlarda bıraktığı izler miydi O'nu canlı tutan? Yoksa dokundukça yaralandığı, yaralandıkça yaraladığı yürekler mi?
Kim bilir kaç ayrı sevgilide bir parça bırakmışlardı? Kaç ayrı sevgilinin bir parças
Herkes bir kaçış noktası arar.
En büyük acıyı,
kendisinin çektiğini düşündüğü zamanlarda.
Son bir umutla.
Başka ruhlara ve başka bedenlere.
Ya orada ölürler,
ya da yaşamaya başlarlar...
Günlerden bir gün.
Dünyada zaman aniden durdu.
Tüm canlı ve cansız varlıklar.
İnsanlar, hayvanlar,
ağaçta sallanan yapraklar,
denizdeki dalgalar, gökyüzündeki bulutlar,
okyanustaki balıklar, havadaki kuşlar,
yerin altındaki solucanlar...
Hepsi durdu.
Ama durduklarını hiç kimse bilmedi.
Bilmeyecekti.
Şimdi, bir kişi bir düny
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.