Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 9 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Bitmemiş Öyküler, Tolkien'in Orta Dünya efsanesinin çok önemli bir parçasıdır. Özellikle Yüzüklerin Efendisi, Silmarillion ve Hobbit kitaplarını okuyan Tolkien hayranlarının dikkatini çekecek bu kapsamlı çalışma, yazarın yaşarken tamamlayamadığı ama oğlu Christopher Tolkien'in kendi notlarıyla sunduğu bir eser. Bitmemiş Öyküler, Orta Dünya'nın Birinci Çağı ile Yüzük Savaşı'nın sona erişi arasındaki zamana ait öyküleri kapsıyor. Çöküşü öncesindeki uzun çağlardan Númenor hakkında günümüze kalan tek öykünün
Tolkien'in yayımlanmamış eserleri arasında Christopher Tolkien'in yayıma hazırladığı son kitap olan ve Kadim Zamanlar'ın üç büyük öyküsünden biri olarak tasarlanan Gondolin'in Düşüşü nihayet Orta Dünya hayranlarıyla buluşuyor! Etrafını kuşatan dağların ortasındaki bir ovaya inşa edilmiş ve dört bir yanı düşmanların orayı bulmasını engelleyen bir büyüyle çevrelenmiş olan efsanevi Gondolin şehri yüzyıllardır ayaktaydı. Gondolin şehrinde mağrur ve adil bir Elf halkı yaşıyordu. Gondolin dışında kalan yerler is
Sonra Morgoth uzun kolunu Dor-lómin'e doğru uzattı ve şu sözlerle Húrin, Morwen ve soylarını lanetledi: ‘Görün! Zihnimin gölgesi her gittikleri yerde üstlerine çökecek ve nefretim onları dünyanın sonuna dek takip edecek." Tek Yüzük yok edilmeden altı bin yıl önce Orta Dünya, Karanlık Lord Morgoth'un gölgesi altında eziliyordu. Elflerin ve İnsanların en yüce savaşçıları Morgoth'a karşı koyamıyor, onun karşısında bir bir düşüyorlardı. Tam bu ümitsizlik çağında yeni bir lider çıktı ortaya: Húrin'in oğlu Túrin
Tükendi
Tolkien'in yayımlanmayan metinlerinden derlenerek başlı başına bir kitap haline getirilen Beren ile Luthien'in destansı hikayesi Hobbit, Yüzüklerin Efendisi, Silmarillion ve Tolkien'in yarattığı Elfler, İnsanlar, Orklar ve Cücelerle dolu Orta Dünya hayranlarını bir kez daha bir araya getirecek. J.R.R. Tolkien'in İlk Çağ'daki destanları ve mitleri anlattığı Silmarillion'ın gelişiminde büyük bir rol oynayan Beren ile Luthien'in hikayesinin yazım sürecinde pek çok detay değişse de gölgelenen aşkları hep baki
"Elinizdeki kitap, bu ilgi çekici karakterlerin hikâyelerinin devamını bekleyen Hobbit hayranlarının kaçırmak istemeyeceği bir kitaptır." Elli yıl önce ilk kez basıldığında kitabın üzerine bu sözler yazılmıştı. Yüzüklerin Efendisi'ndeki en ilginç karakterlerden biri olan eğlence dolu ve esrarengiz Tom Bombadil, Hobbitlerin yazdığına inanılan, Bilbo ile Frodo Baggins ve arkadaşlarının hikâyeleriyle beraber Kırmızı Kitap'a kaydedilen şiirlerde de yer almaktadır. Tom Bombadil'in Maceraları, bu şiirlerin yan
J.R.R. Tolkien'in yazdığı ilk çocuk hikâyesi. 1925 yılında, dört yaşındaki Michael Tolkien kumsalda gözdesi olan oyuncak köğeğini kaybetti. Oğlunu teselli etmek için J.R.R. Tolkien, büyüyle oyuncağa dönüştürülen Rover isminde bir köpeği ve onu eski haline döndürebilecek büyücüyü arayışına dair bir hikâye uydurdu. Rover ya da daha sonra tanındığı gibi "Roverandom", maceraları sırasında bir kum büyücüsü, korkunç bir ejderha, denizdeki kral ve Aydaki Adam'la karşılaşır. Zekice örülmüş̧ ve kelime oyunlarıyla b
Ejderhaların, peri halkının, konuşan köpeklerin, büyünün ve çok daha fazlasının kol gezdiği dünyalara adım atın; Tolkien'in en sevilen masallarının bir araya geldiği bu kutulu sette her yaştan okur kendisi için bir şey bulabilecek. Hobbit Roverandom Ham'li Çiftçi Giles Tom Bombadil'in Maceraları Büyük Wootton Demircisi
Tükendi
Kalervo'nun oğlu Kullervo, Tolkien'in yarattığı onlarca karakter arasından belki de en karanlık ve trajik olanı. Zira Tolkien'in deyişiyle "Bahtsız Kullervo", doğaüstü güçlere ve hüzünlü bir kadere sahip talihsiz bir yetim. Babasını öldüren, annesini kaçıran, daha küçük bir çocukken canına üç kez kasteden karanlık büyücü Untamo'nun yanında yetişen Kullervo'nun ikiz kız kardeşi Wanona'ya olan sevgisi ve onu kollayan, büyülü siyah köpek Musti dışında hiçbir şeyi yoktur. Bir köle olarak satıldıktan sonra büyü
This edition is twofold, for there exists an illuminating commentary on the text of the poem by the translator himself, in the written form of a series of lectures given at Oxford in the 1930s; and from these lectures a substantial selection has been made, to form also a commentary on the translation in this book. From his creative attention to detail in these lectures there arises a sense of the immediacy and clarity of his vision. It is as if he entered into the imagined past: standing beside Beowulf
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 9 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1