Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 10 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Max Frisch’in yeni bir yazınsal tür olarak önerdiği ve literatüre sağladığı katkıyla, “soruşturma” adı altında kaleme aldığı Sorular, Sorular, Sorular; insan soyunun korunması, evlilik, kadınlar, umut, mizah, para, dostluk, babalık, anayurt, mülkiyet, ölüm, ahlak, alkol, teknoloji temalarında zihin açıcı, kişinin kendini sorgulamasına kapı aralayan, ikili konuşmalarda ve toplumsal tartışmalarda ortak zemin oluşturan varoluşsal meselelere dair 351 soruluk, aydınlatıcı ve eğlenceli bir dizi “anket/sınav”.Asle
Anlatıcı Max, kitabının tanıtımı için gittiği New York'ta, yayınevinde çalışan, kendisinden yaşça epey genç Lynn ile tanışır. İkisi de birbirinden etkilenir ve hafta sonunu birlikte Long Island'ın ucundaki Montauk'ta geçirirler. Bu kısa birliktelik, anlatıcı Max'ın yaşamı boyunca kadınlarla ilişkisini irdelemesine yol açar. Yazar, Mayıs 1974'te yaşadığı bu romantik ilişkiyi özyaşamöyküsel çerçevede aktarırken, kendisini üçüncü kişi olarak konumlar, belirli bir kronolojiye bağlı kalmaksızın pek çok küçük par
Doktor Schaad eski karısını boğarak öldürmek suçundan tutukludur. Savcı için cinayet nedeni bellidir: Kıskançlık. Beraat etmesinin ardından Schaad'ın zihninde süregiden kah gerçek kah hayali yargılama sürecine ve bu sürecin ona çağrıştırdıklarına tanık oluruz... Adını Perrault'nun, karılarını öldürüp bodrumda saklayan masal kahramanı Mavi Sakal'dan alan romanı için Max Frisch şöyle diyor: Schaad suçtan ne anladığını bilmiyor, günümüzde bunu bilmeyen yalnızca o değil sanırım. Schaad örtük bir suçluluk duyg
İsviçreli yazar Max Frisch´in en ünlü yapıtlarından olan Homo Faber, romanın kahramanı Walter Faber´in kişiliğinde ayakları `hep´ yere basan, salt akla inanan, dünya görüşünü yalnızca teknolojinin ve matematiğin verileri üstüne kuran modern insan tipinin trajedisini sergiler. Tartıya ve ölçüye vurulabilenin dışında ne varsa yadsıyan Walter Faber´in trajik yanılgısı, yaşamın tüm önceden kestirilmesi olanaksız akışları ve kimi zaman insanoğlunun yazgısını belirleyen rastlantıları karşısındaki körlüğünden kayn
"Rüzgârlar gibidir hayatımızın imkânları, yine de insan neden cesaret etmez ki yelken açmaya? Her şey yaşanmamış bir hayattan daha iyidir, hatta felaket bile – acı, ümitsizlik, cürüm, her şey ama her şey boşluktan daha iyidir!" Sessizliğin Yanıtı hayatın sıradanlığına, beyhudeliğine katlanamayan otuz yaşındaki bir adamın varoluşunun sınırlarını zorladığı bir kendini arayış hikâyesi. Max Frisch, kendi yaşamından da ipuçları barındıran bu ilk dönem eserinde, heba edilmiş bir hayatın tek sorumlusunun o hayatı
Tükendi
Hiçbir zaman yerine getirilmeyen ve bu yüzden de iktidar devralmayı hep bir ilerleme olarak göstermeye yarayan bir sürü laf ve büyük vaat vardır. Devasa bir bürokrasinin, şekilsiz bir yapının içinde benliğini, kimliğini yitiren insana anlamlı bir tutunma noktası bulunabilir mi? Sistemin içinde kaybolan insan nasıl direnebilir? Max Frisch, Kont Öderland'da bizi iktidar ve sembolleri üzerine düşünmeye çağırıyor.
1966-1971 yıllarını kapsayan Günlükler´in ikinci cildinde Max Frisch, öykü taslaklarını, yolculuklarındaki izlenimlerini, Vietnam, İsrail Savaşı, Yunanistan´daki askeri hükümet, Fransız Mayısı vb dönemin siyasal olaylarını ele aldığı notları bir araya getirerek anlatı, kurmaca, çözümleme, sorgu ve soruşturma tekniklerini yazı tekniğine dahil ediyor. Özellikle, insanı didik didik edip sorgu sandalyesinde afallatan, sarsıcı bir zeka örneği sergilediği ünlü "soruşturmalar"ı ile toplumsal, siyasal, psikolojik b
Önemli olan, sözcüklerin arasındaki ifade edilemeyen beyaz alandır. (…) Bizim çabamız söylenebilen her şeyi dile getirmek olmalı; dil, giz olmayan her şeyi yontup atan bir keski gibi ve her şeyin söylenmesi bir uzaklaşma anlamına geliyor. Bu nedenle dile getirilen her şeyin bir zaman sonra belli bir boşluğa gömülmesi ürkütmemeli bizi. (…) Dil, keski kullanan heykeltıraş gibidir: boşluğu, söyleneni, gize karşı, canlı olana karşı öne çıkarır. Gizi parçalama tehlikesi her zaman mevcut; diğer bir tehlike de, gi
Tükendi
Max Frisch'in (1911-1991) Don ]uan'ı, kadınlar tarafından kovalanan, ancak sinik ve melankolik biridir. Toplumun üzerindeki baskısından iğrenir, Saflığın, temizliğin ve kendine yeterli olmanın umutları içinde, geometrik biçimlerin ve matematiksel soyutluğun özlemini çeker. Sonunda Don juan, görkemli salonlarda görünüp zengin ve güzel kadınların peşinde koştuğu çekici bir erkek yerine, soylu ve zengin bir Dük'le evlenerek ondan dul kalmış, eski bir fahişe Mirinda'nın emrinde, şatodan dışarı çıkmasına izin v
Tükendi
Mr. White İsviçre'ye girişi sırasında, kayıp heykeltıraş Anatol Ludwig Stiller'e tıpatıp benzemesi sebebiyle sınır polisi tarafından tutuklanır. Eski arkadaşlarının, erkek kardeşinin, eşi Julika'nın ve savcının tanıklıkları ve ifadeleri de bu şüpheyi doğrular. Mr. White ya da Stiller, her şeye karşın, tutukluluk süresince gerçekleşen sorgulamalarda kararlığını sürdürür: "Ben Stiller değilim!" Max Frisch'in en önemli eseri kabul edilen Stiller, insanın yaşam boyu kendini tanıma çabasıyla "Ben kimim?" sorusun
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 10 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1