Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 3 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Bir zamanların kudretli Bizans İmparatorluğu 1400'lü yılların başında artık yıkımın eşiğindeydi. Topraklarının çoğunu Osmanlılara kaptırmıştı ve Konstantinopolis dört bir yandan kuşatılmıştı. Belirsizliğin hakim olduğu bu kasvetli zamanlarda sıradan günlük hayatına devam etmekte olan Bizans halkı, geçim kaynaklarını ve ailelerini koruyabilmek için ölüm sancılarıyla kıvranmakta olan vatanlarına karşı zorlu kararlar almak zorunda kaldı. İşte o günleri anımsatan bu dokunaklı kitapta Jonathan Harris diplomatik
Ortaçağın başlarında Avrupa'daki en büyük şehir Paris, Londra ya da Berlin değil, Bizantium'un başkenti olan Konstantinopolis'ti. Şehrin, ilahî bir şekilde atanmış kutsal bir imparator tarafından kurulduğu; Roma ile Kudüs kadar kutsal olduğu sorgusuz kabul ediliyordu. Bizans imparatorları şehrin etrafında oluşmuş olan bu manevî atmosferi artırmak için ellerinden geleni yaptılar. Konstantinopolis'in ve imparatorluğun bin yıldan fazla bir süre ayakta kalmasında bu efsanenin yeri esastı. Konstantinopolis: Biza
1960'lı yıllardan günümüze yoğun bir dönüşüm geçiren alanlarından biri de sanat tarihi. Sosyoloji, psikoloji, felsefe gibi farklı alanlardan daha çok beslenmeye başladıkça biçim ve üslup temelli yaklaşımlardan giderek uzaklaşan sanat tarihi, disiplinlerarası bir nitelik kazanarak yenilendi, yakın dönemin sanatını yorumlayabilecek yeni eleştirel araçlar ve yaklaşımlarla zenginleşti. Jonathan Harris'in alana eleştirel bir giriş olarak hazırladığı Yeni Sanat Tarihi, 1960'lı yıllardan günümüze sanat tarihinde
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 3 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1