Alamut Fedaisi Talon'un Mücadelesi Çin'e Uzanıyor...
"Aman Tanrım!" diye bağırdı Talon, başka bir kaçış yolu bulmak için etrafına çaresizce bakarak. Hsü de etrafa bakıyordu ve sonra eliyle işaret etti. Onlara pusu kuranlardan kaçmak için tepenin diğer tarafında gidebilecekleri tek yoldan birkaç Moğol yayan olarak tırmanıyordu. Moğollar henüz onları görmemişti ve onların üstünde ve gerisinde yoğun bitki örtüsünün sakladığı arkadaşlarına bağırıyorlardı.
Talon aşağıdaki hızla akan nehre bir daha baktı ve baş
Alamut Fedaisi Talon'un Macera Dolu Mücadelesi Bu Kitapla Son Buluyor...
Elbruz Dağları'nın Doruklarında Seyduna Hasan Sabbah'ın Fedai Yetiştirdiği Bir Kale Vardır: Adı ALAMUT'tur Yani "Kartal Yuvası"
Hacıları düşündü. Aralarında rahipler ve kadınlar da vardı fakat bir şey eksikti. Zihni birkaç dakika bunu bulmaya uğraştı ve sonra anladı: hiç çocuk yoktu. Neden bunların arasında hiç çocuk yoktu?
Birden irkildi. "Sör Guy, Claude, ben yayımı almaya gidiyorum. Hemen silahlanın ve diğerlerine de silahlanmala
ALAMUT EFSANESİ İSTANBUL'DA DEVAM EDİYOR... Elbruz Dağları'nın Doruklarında Seyduna Hasan Sabbah'ın Fedai Yetiştirdiği Bir Kale Vardır: Adı ALAMUT'tur Yani "Kartal Yuvası"
Her biri bir tane Yunan Ateşi taşıyan yedi gemiyle ortalığı kasıp kavurabilirler. Eğer donanmadaki denizciler işlerine daha dikkat etmiş olsalardı başlarına böyle bir felaket gelmeyebilirdi, dedi Talon, Max ve Frenk'e.
Eh, ama geldi işte, Tanrı bize yardım etsin. Ne yapmak istiyorsun, Talon?
Altınımızla tuzumuzu alıp Çanakkale Boğazı?na
Elbruz Dağlarının Doruklarında
Seyduna Hasan Sabbahın Fedai Yetiştirdiği Bir Kale Vardır
Adı ALAMUTtur Yani Kartal Yuvası
Talon kılıcını çekerek önündeki ilk adama doğru koştu ve
hançerini sırtına sapladı. Diğeri önündeki bu tehditkar karartıyı görüp şaşkın bir çığlık atacak zamanı ancak bulmuştu ki
Talonun kılıcı bu kez onu hedef aldı.
Cesetler çamurun içine düşerken Haytam hala dehşet içinde
bağırarak debelenmeye devam ediyordu. Talon ona hafif bir tokat attı
ve şiddetle yağan yağmurun sesini bastı
Elbruz Dağları'nın Doruklarında Seyduna Hasan Sabbah'ın Fedai Yetiştirdiği Bir Kale Vardı: Adı Alamut'tur Yani "Kartal Yuvası."
"Beni iyi eğittiler ve ancak bir av gezisinde bir aslanın tuzağına düşünce hayatım değişti. Yaralanmıştım ve Han'ın bahçesinde iyileşmeye çalışırken Ravan'la karşılaştık. Sanki bir peri masalından çıkmış gibiydi. O kadar güzeldi ki, anne! Ona âşık oldum, daha sonra o da bana âşık oldu. Birlikte büyüdük ve sonra Alamut'a gittik. Orası dağların derinliklerinde zapt edilemez bir yer
Elbruz Dağlarının Doruklarında Seyduna Hasan Sabbahın Fedai Yetiştirdiği Bir Kale Vardır Adı Alamut'tur Yani "Kartal Yuvası" İki Alamut fedaisi Rıza ile Talon yaklaşan adamların önünde savunma pozisyonuna geçtiler. İki fedai için bu nefes almak kadar doğaldı. Onlar bıçakla öldürmek için eğitilmişlerdi. Vurmayı bekleyen uzun pençeli iki ölümcül kedi gibiydiler. Rıza bir yılan gibi hamle yapıp çekildi ve adamlardan biri yerdeydi bağırsakları dökülmüştü ve iki eliyle onları tutmaya çalışırken çığlık atıyordu.
Toplam 6 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 1-20 /
Aktif Sayfa : 1
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.