Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 11 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Siz hiç fasulye deneyi yaptınız mı? "Eveeet!" dediğinizi duyar gibiyim. Hayrettin de bu deneyi yaptı ancak onun fasulye bitkisinden fasulye yerine bezelye çıktı. Hayrettin onu öyle de olsa okula götürme kararı vermişken bilin bakalım yolda kime rastladı? Tabii ki Nazar teyzeye... E geri kalanı siz tahmin edersiniz artık! Nurdan Öğretmen ne Hayrettin'in ne de diğer çocukların deney sonuçlarına şaşırdı. Çünkü doğada yaşanan bütün bu tuhaflıkların bir sebebi vardı: Bay Gedeo ve Destroyer... Hatta Tosun'un has
Herkesin akıllı telefonu var, Hayrettin'in ise "İptidai"si... "İnsan, telefonuna hiç isim takar mı? Kedi mi, muhabbet kuşu mu bu?" demeyin. Hayrettin için İptidai, telefon ötesi bir şey... O, Neolitik Devir'den kalma tarihî bir eser... O, bir prototip... O, bir müzelik eşya... Bahattin Bey'e soracak olursanız hem "adam olacak" hem de "sınav kazanacak" çocuk telefonu. :) İptidai'nin ne kocaman bir ekranı var ne de yüksek çözünürlüklü kamerası... Onunla özçekim yapmak ulaşılması imkânsız bir hayal... "Gün ge
Hayrettin ve arkadaşlarının bu seferki yolculukları Afrika'yadır. Bu yolculuk, başta sadece bir okul gezisidir ancak işin rengi sonradan değişir. Etiyopyalı Tevfik, onlara gizemli bir hazinenin kapısını aralar. Mali Kralı Mansa Musa'nın efsanevi hazinesinden bahseder kahramanlarımıza. Bu hazine, dünyada eşi benzeri görülmemiş bir büyüklüğe sahiptir. Eğer bulunabilirse sadece Afrika'daki değil tüm dünyadaki açlık, yoksulluk sona erecektir. Hayrettin ve Tevfik, onu bulmak konusunda inançlıdırlar ancak Furkan
Hayrettin ve arkadaşları, bu yıl biraz daha büyümüşler. Araya giren üç aylık tatil, onların çenesini bir hayli açmış. Hem kendi aralarında muhabbet etmekte hem de okula yeni gelen Sosyal Bilgiler öğretmenini beklemekteler... İşte beklenen o an geldi bile... Sınıfın kapısı yavaş yavaş açıldı. Bilin bakalım içeriye kim girdi? Bu gizemli misafir, ne amaçla buradaydı? İlerleyen sayfalarda kahramanlarımızı daha hangi sürprizler beklemekteydi? Hayrettin'in telefonundaki profil resminin gizemi neydi? Tüm bu soru
Tosun’un başı bugünlerde bir hayli dertte çünkü annesi onu, ünlü diyetisyen Şaziye Çıtır Pıtır’a götürdü. Şaziye Çıtır Pıtır, tam bir canlı cenazeydi. Onu lunaparklardaki korku trenlerinin güzergâhına koysalar herkesin ödü patlar, orada en fazla rağbet gören, en fazla bilet kesilen oyuncak, bu korku treni olurdu. Çıtır Pıtır, bizim Tosun'a öyle bir diyet hazırladıki bu diyet, kankam için intiharın ta kendisiydi. Aşçıbaşı Mahir amcanın, “Yürüyen Trabzon Ekmeği”, yemekhanede ikinci kez kuyruğa girince b
Akrabalar; küçükler büyükler, kızlar erkekler, kuzenler ve kankalar... Yumuşak huylular,çetin huylular. Bizler çok farklı özelliklerimizle bir aileyiz aslında. Sevinci ve kederi birlikte yaşarız. Hayrettin'in kuzeni Çetin Almanya'dan ailesiyle birlikte Hayrettinlere ziyarete geldiklerinde herkes çok mutlu olmuştu, özellikle de Hayrettin. Ne de olsa kuzeni gelmişti. Her şey yolunda gidecekti. Ancak yaşananlar hiç de böyle olmadığını ortaya koyar. Çetin gerçekten çetin cevizdir. Umulmadık sulu şakalar yapar.
Pazardaki Dudu teyze kadar olamasak da onu bayrama kadar bol bol yedirdik, içirdik. Gofretimizi ve dondurmamızı bile onunla paylaştık.Yalnız, itiraf etmeliyim ki tosuncuk, dondurmayı benden daha hızlı yiyor. Öyle yalaya yalaya, ısıra ısıra filan değil, tosuncuk onu bir lokmada- daha doğrusu, bir dil dolamada- yutuyor. Evet, yanlış duymadınız... Tosuncuk, dilini fillerin hortumunu kullandığı gibi kullanıyor, dondurma külahını bir hamlede ağzına atıyor.
Sanki bomba patlayınca etrafta güller açacaktı. Liseden çıkan gençlerin bir kısmı çoktan halk oyunu ekibi kurup coşkuyla halay çekmeye başlamıştı bile. Bir grup da rep yapıyor, "Adana merkez, patlıyo herkes." diyerek kendilerince ortamı şenlendiriyor, "Patlat, patlat! Polis abi patlat!" diye tezahüratta bulunan arkadaşlarının seslerini kısmen bastırıyorlardı. Mesut BAHTIYAR, sinirlendi bu gençlere.
Bu yarışmayı mutlaka bizim sınıf kazanmalı, 7-C almalı ödülleri, diyordu. Bunu derken öyle hırslanıyor ki onun da gözlerinde yüz kitaplık roman serisinin kırmızı fiyonklu paketini görebiliyordum. Acaba bilgisayar kullanma saatim geldiğinde denim de gözlerimde bir bilgisayar ekranı mı beliyor, merak ediyorum. Bunu benimle dalga geçeceğini tahmin etsem de bir gün Zehra'ya soracağım.
Demir aldığımız limandan yelkenleri fora ettiğimizde gözlerimiz ışıl ışıl, kalplerimiz kıpır kıpırdır. Bizi sürprizlerle dolu mutlu bir geleceğin beklediğine inanırız. Dümenin başına geçer ve "Bekle beni dünya!" deriz. Oysa aradıklarımızın geride kaldığını fark etmeyiz. Yanıbaşındakine kör kesilir insan. Başkaları, başka şeyler, başka yerler, başkası gibi yaşamak... Nasıl da cazip gelir, süslü görünür... Kendinden uzaklaşan insanımıza bir kendini hatırlatış Marka Benim'deki öyküler. Hayatımıza dokunan, biz
Çocuklarımızın ve gençlerimizin ahlâki eğitimi herşeyden önemlidir. Uzun emek ve tecrübeler neticesinde ortaya çıkan bu hikayeler de gençlerimizi ve çocuklarımızın sosyal hayatta ahlâki gelişimlerine vurgu yapılıyor. Her bir hikaye farklı bir konuyu ele alıyor. Zevkle ve bir solukta okuyabileceğiniz hikayeler. Yaşasın İyilik kitabı ile sizleri bekliyor...
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 11 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1