Yaşadığımız yerküre üzerinde tüm ülkeler, her zaman ve her konuda birbirleriyle kıyasıya
mücadelelerini sürdürmektedir. Küreselleşmenin 1960'lı yıllardan itibaren tüm ülkeleri
sarıp sarmalamaya başlamasıyla birlikte, reel ve finansal sektör temelinde iktisadi açıdan
rekabet kabuk değiştirerek, evrensel bir boyut kazandı. Özellikle ABD, Japonya, Almanya,
Çin gibi dünya ticaret pastasından ciddi oranlarda pay alan ülkelerin, tabir yerindeyse
öksürmelerinden neredeyse diğer ülkelerin tamamı nezleye yakala
Ekonomi politikalarının başarılı olması, toplumun refah düzeyinin yükselmesi sonucunu doğurur; bu ise ekonomi politikalarını uygulamaya koyan siyasetçilerin uzun süre ülkeyi yöneteceklerini de.
Demokrasi çıtası yüksek ülkelerde seçimle gelen siyasetçilerin, ekonomi, sosyal, kültürel ve toplumsal nitelikli tüm kararlarını değerlendirecek olan tek ve son makam, millettir. Günümüzde baş döndürücü bir hızla gelişen yazılı ve görsel iletişim araçları sayesinde hemen her şeyden, her konuda, herkesin anında haber
"Dünya tarihinde 1980'lere kadar yaşanan gelişmeler özetlense; bu tarih- lerden sonra yaşanan gelişmeler ile mukayese edildiğinde, "sosyal toplum" kavramı açısından baş döndürücü nitelikte bir değişim göze çarpar. Taş devrinden günümüze küreselleşen dünya, bu değişim eşliğinde farklı tüketim profillerine sahne olmuştur. Elinizdeki kitap okuyucuyu; literatürde yeteri kadar irdelenmeyen bir tüketim profilini, bilimsel manada farklı ve romantik bir bakış açısıyla anlamaya davet ediyor; "DüşToplumu"... Kitabın
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.