Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 15 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Kitap İçeriği Münevver… Adının anlamı “Aydın” olan, hayatı karanlık ve acılı Münevver… Acısını kadınsı duygularla bastırmaya çalışırken öğrendikleri hayatının şokunu yaşamasına yeten Münevver… Vuslatı mahşere kalmış Münevver…
Tükendi
Çamlı Çiftliği’nin yeşil tepeli dağlarının serin ve taze havasındaki hazin vahşet ile Nedret’in hüviyeti arasındaki anlaşılmaz bir benzerliğe dikkat çeken, Ölmüş Bir Kadının Evrakı Metrukesi Zeyli: NEDRET romanı, Fikret’in erişemediği hayat zevklerine kızı Nedret’in “vâris olması” hikâyesinin güzel bir örneğidir. Guzide Sabri, yeşil çamların nefti gölgeleri altında, beyaz keten yeldirmesinin endamına yaraşan zarafetiyle, beyaz bulutlar içinde görünen bir mehtaba benzeyen, Doktor Nejat’ın yanında “tatlı bir
Tükendi
Hüseyin Şakir, ümitsiz aşkı olan, onun için yıllarca ıstırap ve acı çektiği kadını karşısında görünce şok olur. Fakat bu aşkın farkında olmadan küllendiğini yeni bir ümitsiz aşkın pençesinde kıvranırken fark etmiştir. Kızının çok sevdiği arkadaşı olan Feriha’ya olan aşkı karşılıksız değildir. Aralarındaki yirmi yaş farkın utancı bu duyguyu yaşamalarına engel değildi. Engel olan bir şey vardı, kızının saadeti ve cemiyet içindeki onuru… Acaba bu aşk vuslatla sonuçlanacak mıydı? Feriha arkadaşını kaybetmeyi gö
Tükendi
“Aşkımı ve acılarımı gömmek istediğim şu ıssız dağların ortasında bir gün onunla karşı karşıya geleceğimi hiç hatırıma getirmemiştim. Artık anlıyorum ki, mücadele benim için kadermiş. Silahım ve müdafaa vasıtam da ancak tahammül, feragat ve irademdir.” Fikret aşkı ile etrafındaki insanların mutluluğu arasında sıkışıp kalmış genç bir kadındır. Eserin yazıldığı dönemin toplumsal yargıları da göz önüne alındığında Fikret’in ne kadar çaresizlik içinde olduğunu ve çevresine olan sorumlulukları eksiz yerine getir
Tükendi
Kadın kahramanların yaşadığı ıstıraplara diğer kitaplarında da dikkat çeken Güzide Sabri, bu romanında genç, güzel ve iyi terbiye edilmiş Nermin’in uğradığı ‘hüsran’ı anlatmaktadır. Küçük yaşlarda annesinden ayrı kalan ve babasını da toprağa veren Nermin, hayatta kendisini ninesinden daha çok sevebilecek birinin olmadığına inanmaktadır. Babasının ölüm döşeğindeyken ona söylediği cümleler ömrü boyunca ona derin bir yas ve buhran bırakır. Nermin için işkenceden başka bir şey olmayan ümit, zamanla kine dönecek
Tükendi
Fikret, genç yaşında kalp hastalığına tutulmuştur. Bu sırada tanıştığı Doktor Nejat’la birbirlerine âşık olurlar fakat Nejat evlidir ve iki çocuğu vardır. Bu aileyi parçalamamak için aşklarını kalplerine gömmeye mecbur kalırlar ama böyle yaşamak ikisi için de kolay olmayacaktır. Fikret, yaşadığı her şeyi bir deftere yazarak gelecekte okuması ve ibret alması için kızına bırakır. Kader yıllar sonra bu kez Fikret’in kızı Nedret’le, Nejat’ın oğlu Nihat’ı bir araya getirir. Onların aşkı da Fikret ve Nejat’ınki g
Tükendi
Ölmüş Bir Kadının Evrak-ı Metrukesi, Güzide Sabri’nin en çok ses getiren romanıdır. Fikret’in kızı Nedret’e bıraktığı günlüklerden oluşan yapıt, toplumsal değer yargılarını kadınların deneyimlerini merkeze alarak, “hastalık” ve “yasak aşk” etrafında eleştirmektedir. Erken 20. yüzyılda edebiyatımıza “melankolik” dünya görüşüyle özgün bir katkıda bulunan Güzide Sabri’yi, özellikle içinden geçtiğimiz salgın hastalık çağında, günümüz okuruyla buluşturmak, “hastalık”, “keder”, “yas”, “elem” gibi duygulara bakmak
Ölmüş Bir Kadının Evrak-ı Metrukesi, Güzide Sabri’nin en çok ses getiren romanıdır. Fikret’in kızı Nedret’e bıraktığı günlüklerden oluşan yapıt, toplumsal değer yargılarını kadınların deneyimlerini merkeze alarak, “hastalık” ve “yasak aşk” etrafında eleştirmektedir. Erken 20. yüzyılda edebiyatımıza “melankolik” dünya görüşüyle özgün bir katkıda bulunan Güzide Sabri’yi, özellikle içinden geçtiğimiz salgın hastalık çağında, günümüz okuruyla buluşturmak, “hastalık”, “keder”, “yas”, “elem” gibi duygulara bakmak
Tükendi
Ah, ben bu zaafı onların yanında neden göstermiştim? Şimdi ne kadar utanıyorum! Ne söyleyeceğimi şaşırmıştım. Bunu ancak yine metanetimle tamir edebileceğimi düşündüm. Bu anda her şeyden, hatta kendimden bile iğreniyordum. Artık beyhude yorgunluk, bu faydasız didişmeden bıktım... Gözlerimden akan yaşlar, ruhumda yanan ateşle kurumuştu. “Romanlarında kırılgan aşkların duygu yüklü dünyasını aksettiren Güzide Sabri’nin en önemli romanı, ilk baskısı 1905’te yapılan Ölmüş Bir Kadının Evrak-ı Metrukesi’dir. Öl
Necla’ya bakmak istemeyen annesi, onu zengin bir kadına evlatlık olarak verir. Necla burada tanıştığı Kâmi’ye âşık olur fakat aradığı mutluluğu bulamayacaktır. Tek başına ayakta durabilmek için elinden geleni yapsa da hayat onu oradan oraya sürükleyecek ve karşısına türlü türlü zorluklar çıkaracaktır. Döneminin en çok okunan kadın yazarlarından olan, kitapları pek çok kez beyazperdeye uyarlanan ve farklı dillere çevrilen Güzide Sabri, Necla’da İstanbul’un kenar mahallelerinde yaşanan hayatların canlı bir re
Tükendi
Yoksul bir ailenin kızı olarak dünyaya gelen Leyla, küçük yaşta önce annesini sonra babasını kaybeder. Zengin ama yalnız bir adam olan Rahmi Bey tarafından evlat edinildiğinde kendini sevgi dolu bir yuvada bulur. Fakat mutlu günleri çok uzun sürmeyecektir. Çevresinde, geçmişinden dolayı onu hor görenler vardır ve bu kişiler, hem mutluluğunun hem de aşkının önünde büyük bir engel olarak durmaktadır. Döneminin en çok okunan kadın yazarlarından olan, kitapları pek çok kez beyazperdeye uyarlanan ve farklı dille
Tükendi
“Bütün hayatının, bütün hislerinin, bütün çaresizliklerinin acısını şu dakika kendi ruhunda taşıdığı hâlde karanlık ve dikenli bir yolun ufuklarına doğru yürüyordu. Halbuki o, zavallı kadın, gözyaşlarından ibaret olan hayatını bütün izahıyla gözleri önüne dökmüş, ona bir hayatın bütün ıstıraplarıyla dolu bir kitap bırakmıştı.” Cumhuriyet döneminin ilk yıllarında karasevda temalı eserler kaleme alan ilk kadın yazar Güzide Sabri, kendi hayatında tanık olduğu kasveti ve hüznü kurguya aktarmaktaki ustalığıyl
Tükendi
Nedret burada birkaç defa kendi duygularına daldı. Kalbinin derin bir köşesinde, kendisine gizli gizli gülümseyen, ümide benzer bir şey vardı. Tekmil varlığını, ince ipek bir ağın cazibesi sarıyor, bunun düğümlerini ezelî bir kudretin yardımıyla bağlıyordu. Şu dakikada öksüzlük ve kimsesizlik eleminden daha acı bir mahrumiyet ıstırabı hisseden Nedret tahammülü kıran bir ruh mücadelesi içinde çırpınıyordu. Gözlerinde süzgün bir yeis vardı. Genç ve güzel çehresinin ince hatları üzerinde, geçen günlerin, ölmüş
“Aşkımı ve acılarımı gömmek istediğim şu ıssız dağların ortasında bir gün onunla karşı karşıya geleceğimi hiç hatırıma getirmemiştim. Artık anlıyorum ki, mücadele benim için kadermiş. Silahım ve müdafaa vasıtam da ancak tahammül, feragat ve irademdir.”Cumhuriyet döneminin ilk yıllarında karasevda temalı eserler kaleme alan ilk kadın yazar Güzide Sabri, kendi hayatında tanık olduğu kasveti ve hüznü kurguya aktarmaktaki ustalığıyla da edebiyatımızın unutulmazları arasına girmiş bir isim. Ölmüş Bir Kadının Evr
Tükendi
Genç bir kadın Fikret Ve Doktor Nejat Kaderlerini bağlayan imkânsız bir aşk Zira Nejat evlidir. Fakat onun kalbi de Fikret için çarpar. Hatta her şeyi, herkesi hiçe sayacak kadar derin bir aşkla sever onu. Peki, ya Fikret O, buna izin verebilir mi? Uğrunda bir ailenin parçalanmasına, iki çocuğun babasız, genç bir kadının kocasız kalmasına gönlü razı olabilir mi? Hayır. Asla. Aşkına, hayatına sırtını dönüp ne kadar uzaklara kaçılabilirse kaçmaya çalıştı Fikret. Ama nafile Fikret ve Nejatın aşkların
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 15 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1