Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 22 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Bu kitap, Türk Devletleri düzeyinde bir Türk tarihi özetidir. Türkler in tarih sahnesine çıktıkları dönemden günümüze kadar kurulan Türk Devletleri kronolojik sırası ile anlatılmıştır. Genel bir giriş bölümünden sonra, tarihteki başlıca Türk Devletleri yasadıkları önemli devletin kuruluş, gelişme ve yıkılış süreçleri anlatıldıktan sonra, kültürlerine ve toplumsal yasam düzenlerine de yer verilmiştir. İlk bölümlerde tarihteki büyük Türk Devletleri incelendikten sonra, yirminci yüzyılda ortaya çıkan Türk Cumh
Tükendi
Elinizde tuttuğunuz bu kitap, Türkiye'de pek bilinmeyen bir başlık ile yayınlanıyor. Batının gelişmiş ülkelerinde bazı iktisatçıların kullandığı ama iş çevrelerinin kasıtlı olarak kullanmaktan çekindiği ve halk kitlelerinin öğrenmesinin istenmediği bir kavram olan KAPİTOKRASİ, sermaye egemenliği anlamına gelmekte ve bu yapısı ile de kitabımızın başlığını oluşturmaktadır. Demokrasi kavramı nasıl eski Yunan ve Roma'dan geldiği biçimi ile Demos- Cratos kavramlarının birleşimi olarak halk egemenliği anlamına ge
Tükendi
Birbirinden ayrı iki farklı kavram ve alan bu kitapta birlikte ele alınmaktadır. Her kültürün bir politikası olduğu gibi her politikanın da bir kültürü vardır. Çağdaş gelişmeler bu iki kavramı daha da yakınlaştırarak, bir dünyayı iki farklı açıdan değerlendirmektedir. Dünyanın tam ortasında doğu ve batı dünyalarının kesişme noktasındaki merkezi ülke olarak, Türkiye açısından kültür önemli bir yere sahiptir. Merkezi alanda doğu ve batı dünyalarının çatışmasını önleyebilmek için evrensel alanda geçerli olabil
Tükendi
Bu kitap "Adalet Kavramı" üzerine Türkiye'de bir doktora tezi olarak yazılmış ilk bilimsel çalışmadır. Yirminci yüzyılın ikinci yarısında varolan hukuk birikiminin yeni yüzyıla taşınmasına kaynaklık yapan bu kitap, aynı zamanda her geçen yıl insanlığın içine sürüklendiği haksızlıklar çağından kurtulabilmek için giderek bir umut ışığına dönüşen adaletin aydınlatıcı ve yol gösterici anlamlarını ortaya koymaktadır. Herkesin kendine göre bir hukuk anlayışının bulunduğu, mutlak doğruların giderek ortadan kalktığ
Tükendi
Küreselleşme sürecinin başlamasıyla birlikte en çok tartışılan kavramlardan biri ulus devlet olmuştur. Geçen yüzyılın sonlarında eski sömürgelerin devletleşmesiyle birlikte ulus devletler tarih sahnesine çıkmışlardır. Bugün gelinen aşamada ise, batı kapitalist sisteminin içinden çıkan tekelci şirketlerin küreselleşerek, ekonomik yapılanma üzerinden dünya imparatorluğu arayışı içine girdikleri görülmektedir. Bu nedenle çağımızın ana çelişkisi, küresel şirketler ile ulus devletler arasındaki rekabettir. El
Tükendi
İnsan hakları konusunda yazılan bu kitap değişik açılardan yaklaşımlarda bulunarak, konuya bir açıklık getirmek ve sorunu her türlü ayırımın ötesinde, bir bütünsellik içinde ortaya koymak amacıyla hazırlanmıştır. İlk bölümde insan haklarının boyutları genel anlamda ele alınmış ve işlenmiştir. Bu yapılırken, soruna bir genel çerçeve çizilmeye çalışılmıştır. Kitapta, insan haklarının boyutları genel anlamda ele alınmış ve işlenmiş, bu yapılırken, soruna bir çerçeve çizilmeye çalışılmıştır. Ayrıca, demokrasi
Tükendi
Türkiye'nin Kaderi Ortadoğu'ya Ortadoğu'nun Geleceği Türkiye'ye Bağlıdır Devletleri, ülkeleri, toplumları ve hukuka dayanan kamu düzenlerini inceleyen bir bilim dalı olarak kamu hukuku alanında çalışan bir bilimadamının uzmanlık yaklaşımları doğrultusunda hazırlanan bu kitap, içinde bulunduğumuz dönemin ana sorunu olan hegemonya kavga ve çekişmelerinin perde arkasında yatan siyasal manevra ve komploların açıklığa kavuşturulması açısından yararlı bir açılım getirmekte, bir ülke olarak Türkiye ile bir bölge
Tükendi
Atatürk'ün Cumhuriyet rejimini dayandırdığı Halkçılık anlayışının halk okulları ve ulusal kültür merkezleri olarak kurmuş olduğu HALKEVLERİ hakkında ilk yapılan bilimsel araştırma, bu kitap ile Türk okuruna ulaşmaktadır. Daha sonraları bazı Anadolu üniversitelerinde bu konu ile ilgili yüksek lisans çalışmaları yapılmıştır. Türkiye Cumhuriyeti devlet modeli oluşturulurken katı bir milliyetçilik baskısı uygulanmamış ve halkçılık anlayışına dayanan bir ulus devlet, HALKEVLERİ sayesinde kurulabilmiştir. Atatürk
Tükendi
Adalet kavramını görelilik sorunu açısından ele alan kitap; adalet kavramı üzerine ülkemizde yazılan ilk eserdir. Felsefenin bir dalı olan hukuk felsefesi, hem felsefeden hem de hukuktan gelen bir ikili yapıya sahip olduğundan, ana sorunu olan adalet konusu da ancak her iki alanın verileri ışığında incelenebilirdi. Bu çerçevede çalışma; Adaletin Türleri, Adaletin Görünümleri, Adalet ve Hukuk, Hukuk Felsefesinde Adalet, Hukukta Norm ve Adalet, Görelilik ve Adalet konularını incelemektedir. Kitapta Bulunan K
Tükendi
Elinizde tuttuğunuz bu kitap, Türkiye'de pek bilinmeyen bir başlık ile yayınlanıyor. Batının gelişmiş ülkelerinde bazı iktisatçıların kullandığı ama iş çevrelerinin kasıtlı olarak kullanmaktan çekindiği ve halk kitlelerinin öğrenmesinin istenmediği bir kavram olan KAPİTOKRASİ, sermaye egemenliği anlamına gelmekte ve bu yapısı ile de kitabımızın başlığını oluşturmaktadır. Demokrasi kavramı nasıl Eski Yunan ve Roma'dan geldiği biçimi ile Demos-Cratos kavramlarının birleşimi olarak halk egemenliği anlamına ge
Tükendi
Türkiye dünyanın merkezi coğrafyasında yer alan ülkelerden birisidir. Avrupa'nın doğusu ile Asya'nın batısının bir araya geldiği merkezi bölgenin coğrafya itaplarındaki adı Avrasyadır. Elinizde tuttuğunuz bu kitap, Türkiye ve Avrasya bölgesi arasındaki bağlantıları incelemek üzere hazırlanmıştır. Dünya hızlı bir değişim süreci yaşarken, Avrasyanın çeşitli bölgelerinin geleceği Türk devleti ile birlikte ele alınarak değerlendirilmeye çalışılmıştır. Yarım yüzyıl kapıda bekletildikten sonra Avrupa Birliği'
Türkiye ne batı tipi kapitalist ne de doğu tipi sosyalist bir devlet değildir. Bu nedenle, Türk modelini birilerine benzetmeye çalışmak doğru değildir. Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu başkanına göre, Türkiye gelecekte hiçbir ülkeye benzemeyecek hatta Amerikalılaşmayacaktır. Türk devletini hiçbir modele benzetmek söz konusu değildir. Türkiye'yi kesinlikle birilerine benzetmek isteyenler, Türklerin hiç kimseye benzemediğini ama mutlak bir benzetme yapılacaksa o zaman ancak kendilerine benzetilebileceklerini di
Tükendi
Türkiye Cumhuriyeti'nin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğü bir anayasa ilkesi olarak çeyrek yüzyılı aşkın bir süre boyunca Türk Devleti'nin bölünmeden ve dağılmadan bugünlere gelmesini sağlayan önemli bir hukuk ilkesidir. Bu ilke Türkiye'nin birliğini ifade etmekte ve devletin millet ve ülke ile olan bütünlüğünü uluslararası hukuk doğrultusunda korumaktadır. Bütün canlı organizmalar bir saldırı durumunda sahip oldukları içgüdüsel refleksleri ile nasıl kendilerini koruma hakkına sahiplerse devletler de
Tükendi
Yirminci yüzyıl boyunca, sol enternasyonal bir düzen kurmak için çalıştı; sağ ise buna karşı ulusal değerleri savundu. Sosyalist sistemin çökmesinden sonra ise, sermayeci sağ kapitalist enternasyonal kurarak, küresel bir emperyalizm ile ulusal devletleri tehdit etmektedir. Kapitalist sağcılık neoliberal görünüm altında bütün ulus devletleri teslim almaya çalışmaktadır. Birçok ülkede, sağ akımlar ulusalcılıktan uzaklaşmışlar ve liberal görünüm altında küresel emperyalizmin işbirlikçiliğine soyunmuşlardır. Bu
Tükendi
Türkiye Cumhuriyeti'ni, çağdaş bir ulus devlet olarak var eden ve bugünlere getiren siyasal birikime, Türk milleti Atatürkçülük adını vermektedir. Birinci Dünya Savaşı sürecinde bir ulus kurtuluş savaşı vererek Türk devletini yoktan var eden örgütlenmenin kurucu önderi Atatürk'ün ilkeleri, düşünceleri, modeli ve metodu günümüze Atatürkçülük olarak yarışmıştır. Her türlü engele, dış baskılara, emperyal müdahalelere ve tüm olumsuz koşullara rağmen Türk ulusunun kurucu önderinin arkasından gitmesi ile günümüzü
Tükendi
Sovyetler Birliğinin dağılmasından sonra meydana gelen otorite boşluğu alanında, batılı emperyalist güçler kendi hegemonyalarını ku-rabilmek için yeni bazı projeleri gündeme ge-tirmişlerdir. Osmanlı İmparatorluğunun çökü-şü sonrasında olduğu gibi , post Sovyet döne-minde de emperyalistler arasında dünyanın merkezi bölgesinde hegemonya kurma yarışı yeniden ortaya çıkmıştır. Eski Osmanlı coğrafyasında yeni bir yapı-lanma arayan batılı emperyal güçler içinde Av-rupa Birliğide girince , Almanyanın eski Doğu Pol
Bu kitap, Türkiyenin en büyük ulusal demokratik kitle örgütünün genel anlamda bir tarihçesidir. Ayrıca 27 Mayıs sonrası Türk kamuoyunda öne çıkan Atatürkçülük akımının son elli yıllık tarihçesi, gene bu kitapta Atatürkçü Düşünce Derneğinden hareket edilerek aktarılmaya çalışılmıştır.ADD, bu yıl içinde yirmi yılı geride bırakırken Türkiyede son derece hızlı ve gergin yıllar yaşanmıştır. Tam da soğuk savaşın bittiği yıl kurulan Atatürkçü Düşünce Derneği, iki kutuplu dünyanın birikimini temsil ederek, küresel
Tükendi
Kemalizm, Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu Mustafa Kemal Atatürkün düşüncelerinin ve yaptıklarının sistemli bütününü temsil eden siyasal akımın adıdır. Bir anlamda, çağdaş Türk Devletinin var olmasını sağlayan kurucu düşünce sistemidir. Türkiye Cumhuriyeti devleti bu düşünce akımının sağladığı toplumsal düzen ve hukuki yapı sayesinde yirmi birinci yüzyıla ulaşabilmiştir. Yeni dönemde küreselleşme aşamasına geçiş ile beraber, Atatürk ilkeleri ve Kemalizm, emperyal merkezlerin yönlendirmesi üzerine tartışılmağ
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 22 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1