Duygusallık, yaşamın ve davranışlarımızın en önemli bölümüdür. Bu bölüme yeterince önem verdiğimiz söylenemez. Ulusal Eğitim sistemimizde bile duygusallığa yer yoktur. Lise psikoloji izlencesinde 1980'den sonra her nedense, duygu ve heyecanlar konusu çıkartılmıştır. Oysa insanların birbirini anlamasında, birbirleriyle olumlu, verimli ilişkiler kurmasında, insanın kendisini çevresine kantılamasında kabul ettirmesinde, kısacası başarılı ve mutlu olmasında duyguların çok önemli yeri vardır.

Psikoloji davranış bilimidir. Davranış, en genel tanımıyla uyarıcılara karşı verilen tepkidir. Başka bir deyimle davranış, bilincin tepkiye yön vermesidir. Davranış da devinsel, duygusal ve bilişsel öğelerden oluşur. Bilişsel yaşam davranışın en önemli öğesidir. İnsanı anlamak, bilinçli bilinçsiz yetilerin insan yaşamındaki yerini anlamaktan geçer. Davranışın bu öğesi üzerinde hemen hemen her psikolog durmuş, kendilerine göre de bilişsel öğeleri açıklayan kuramlar (teori) geliştirmişlerdir. Bilince ve biliş