Ada bu kez ailesiyle birlikte Londra'ya gidiyor ve kraliçenin yaşadığı Buckingham Sarayı'nı, Doğa Tarihi Müzesi'ni, Covent Garden'ı geziyor. Greenwich'e, Ulusal Denizcilik Müzesi'ne, Trafalgar Meydanı'na da giden Ada, Matilda müzikalini izlerken gelecekte yapmak isteği mesleği buluyor. Rüyasında kendini Tinker Bell olarak gören Ada, Londra'yı Peter Pan'la birlikte havadan dolaşıyor... Siz de Ada ile birlikte Londra'yı gezmeye ne dersiniz?

Ada ve ailesinin bu sefer uzak bir kıtaya gidiyorlar. Tam on buçuk saatlik bir uçak yolculuğunun ardından New York'a iniyorlar. Ada bu kadar yüksek binaları görünce şaşırsa da şehrin başka pek çok ilginç ve güzel yanı olduğunu keşfediyor. Disney mağazasında Disney karakterlerinin kostümlerini deniyor, kocaman Özgürlük Anıtı'nı yakından görüyor, asansörle yüz beşinci kata çıkıyor, ormanı andıran Central Park'ı geziyor, Ninja restoranında heyecanlı bir gece geçiriyor. Doğa Tarihi Müzesi'yle Kent Kütüphanesi'

Ada ve ailesinin yolu bu sefer Hollanda'ya düşüyor. Ada, deniz seviyesinin altında kalan ve kanallar sayesinde ayakta duran Amsterdam'ı geziyor. Her yere bisikletle giden Amsterdamlılara, onların yüzen evlerine, dev boyutlu Fare Evi'yle Mikrop Müzesi'ne bayılıyor. Van Gogh'un ülkesinde bu büyük ressamı daha yakından tanıma şansı buluyor. Hem de bunların hepsini bisiklet üzerinde yapıyor. Daha ne olsun! Hadi bakalım, Ada'yla beraber Amsterdam'ı keşfetmeye...

Ada, annesi ve babasıyla gezmeye bayılıyor. Onlar gezgin bir aile. Yeni ülkeler keşfetmeyi çok seviyorlar. Bu sefer yolları Flamenkocuların ve boğaların ülkesi İspanya'ya düşüyor. Üstelik Ada'nın en yakın arkadaşı Betüş ile ailesi de onlara katılıyor. Esra Abalı, Gezgin Ada Yolda serisiyle bizi her kitapta farklı bir ülkeye götürüyor. İyi yolculuklar!