İbn Sînâ, sadece İslâm medeniyetinin değil, tüm zamanların en büyük zekâlarından birisidir. Onun, Tanrı’dan insana kadar var olan her şeyi bütüncül bir şekilde anlamlandıran felsefî sistemi, hem muhteva hem de yöntem açısından İslâm felsefesinin zirvesini teşkil etmektedir. İbn Sînâ sonrasında İslâm felsefe geleneği neredeyse tamamen onun felsefesinin imkânları ve zaafları etrafında şekillenmiş ve bu etki, farklı disiplinlere da yayılmış bir şekilde 18 yüzyıla kadar devam etmiştir. Diğer yandan İbn Sînâ’nın
Halife el-Mehdî, Aristoteles'in Topika'sının Arapça'ya çevrilmesini emretmişti. Nasturi patriği I. Timotheos, İS 782 civarında kitabı Süryanice'den çevirdi.Yunanca'sına danışmayı da ihmal etmedi. Mehdî iyi bir öğrenciydi; kitabı dikkatle okudu ve açık bir münazarada İslam'ı savundu. Tartıştığı Hıristiyan, Patrik I. Timotheos'tan başkası değildi. Timotheos, anılarında halifenin kendisiyle tanrıbilim tartışmasına girmesine ilk başta şaşırdığını; fakat daha sonra Mehdî'nin Hıristiyanlığa yönelttiği bütün itira
Toplam 2 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 1-20 /
Aktif Sayfa : 1
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.