Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 5 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Plasebo onlar için sahip olmak istedikleri gücü simgeliyordu dediklerini yaptırabilme, kimseden korkmama, geri adım atmama ve kararlılık gücünü... Bir gruba ait olma, bütün olma hazzını yaşıyorlardı ve o haz, gücü simgeleyen kişinin podyuma çıkması, onu etli, kanlı, canlı görmeleriyle beraber doruğa ulaşacaktı. Sonuç olarak, orgazm bir güç patlaması ve iki kişinin tek bedende bütünleşmesi değil de ne ki?Ütopya ve distopyalar diyarına Ada’ya götürüyor Ahmet Erözenci bizi.Deney fareleri gibi içinde debelend
Tükendi
Romanın esas karakteri on beş mektupta anlatıyor yaşadığı sevgiyi. Sevgi, aşk ve tutkuyu sorguluyor bu mektuplarda. Sevilen gitse de, uzaklarda olsa da tutku devam eder mi? Aşk tek taraflı yaşanabilir mi? Bu sorulara yanıt ararken sahaflarda bulduğu, 1950'lerde yazılmış mektuplarıyla okura farklı sorular soruyor: Sevginin artması, aşkın yaşanması, tutkunun kalıcılığı nasıl gerçekleşebilir? Yoksa bu duygular insanın kendini kandırdığı birer illüzyondan mı ibaret? Ahmet Erözenci Tutku ve Aşkın Kutsal Kitabı'n
Tükendi
Çözmeye çalıştığı cinayetler, katilleri yakalamak için harcadığı saatler, katıldığı eğitimler, atlattığı tehlikeler, hepsi boş, hepsi kocaman bir yalan; her ölüm bir cinayet, her ölüm sahibi istemeden yaşamının elinden alınması, her ölüm erken ve her ölüm nedensiz, her ölüm yaşam denilen yalanın ortaya çıkması, aynen zamanın tüm acıların ilacı olduğunun yalan olması gibi; zaman unutturmuyor, yaşam asla aynı şekilde devam etmiyor yitirilenden sonra, sadece geçiyor zaman, kaybettiğimizle yakınlık duygusunu öl
Tükendi
Bu satırların yazarı, tıp fakültesini 1981 yılında bitirdikten bir yıl sonra uzmanlık eğitimine başladı. 1986 yılında, otuz yaşını sürdürürken, önünde parlak bir gelecek olduğunu, yaşamın kendisine sunduklarını demirbaş olarak gördüğü zamanlarda, yılbaşından beş hafta sonra, uzman olmasına on gün kala lenf kanseri olduğunu öğrendi. O güne dek, benim için kanser hastalara tanı olarak söylediğim bir kelimeden ibaretti. Kanser ameliyatlarına girerdim, hastaların ameliyat sonrası bakımlarını yapardım, sonra da
Paul Auster, Görünmeyen Adamın Portresi isimli anlatısında, bir Pazar sabahı erken saatte gelen telefonla babasının ölüm haberini aldığı an onu anlatan bir kitap yazacağını bildiğini söyler. Philip Roth ise Patrimony isimli kitabında babasının hastalığından hareketle neredeyse birlikte geçirdikleri tüm yaşamı anlatır. Bense babamı anlatacağım bir kitabı yazacağımı, hastalandığı ilk günden, hatta belki daha önceden, çocukluğumdan beri biliyordum. Babam, kitabımda kendisi için dilediğim şekilde, uykusunda, h
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 5 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1