Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 13 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Bu öykülerde Necati Cumalı'nın en göze çarpan tutumu anlattığı kişiler ve olaylarla okurun arasına girmemesidir... "Ay Büyürken Uyuyamam" yazınımızın doruk yapıtlarından biridir bence. MELİH CEVDET ANDAY Türk edebiyatında cinsel sorunların yansıtılma konusuna eğilecekler, Cumalı'da en çok ve en zengin malzemeyi bulacaklardır. DOĞAN HIZLAN Cumalı'nın belirtmek istediği çıplak sahneler değil, asıl sorundur. Bu sorun ekonomiktir, töreseldir ya da her ikisidir. Bazen de bunların dışında bir itmedir. MUZAFFER
Tükendi
Yalnız Kadın'ın, elinizde bulunan 10. baskısı, dördüncü baskıdan başlayarak süregeldiği gibi Cumalı'nın ilk öykü kitabı Yalnız Kadın'ı, altıncı öykü kitabı Kente İnen Kaplanlar'la bir araya getiriyor. Ortak bir duyarlılık yansıtır bu iki kitapta toplanan öyküler. Yalnız Kadın'ın Kurt, İstanbul, Türkân'ın Günleri, Kar vb. Öykülerinde taşranın hüzünlü havasını yansıtan yazar, Yalnız Kadın, Kırda Geçen Pazar Günü, Dertler, Hayatımızı Güzelleştirelim, Kanarya gibi öykülerinde bu hüznü büyük kent yaşamına taşır.
Tükendi
Erken ya da geç, bir gün öleceği değil, nasıl yaşadığıdır önemli olan kişinin. Bu dünyadan Zülfikar Bey gibi dolu dolu yaşayıp göçenlerin şavkı, çakan yıldızlar gibi gözlerde kalır! Necati Cumalı, ulusçuluk akımlarının, etnik çatışmaların etkisi ve Osmanlı'nın egemenliğini kaybetmesiyle, Balkanların imparatorluktan kopuş sürecini, Makedonya'da uç beyi olarak yaşayan bir ailenin son temsilcisi Zülfikar Bey'in yaşam öyküsü üzerine kurgulayarak anlatıyor.
Yakın yıllara kadar, Marmara´nın doğu kıyısında, İstanbul´a pek uzak olmayan bir yerde, yoksul bir sütçü yaşardı. O dönemde şimdiki gibi birbiri üstüne binmiş yazlıklarla dolu değildi o kıyılar. Kıyıya yakın ortaklardan biri sütçünündü. Sütçü ile karısı otuz yıllık evliydiler. En küçük çocukları, Sonçiçek adında, doğanın ve hayvanların da dostu olan sevimli bir kızdı. Yaşadıkları yerlere büyük yapılar kurulmaya başlayınca Sonçiçek ve ailesi başka bir yere taşınmak zorunda kalırlar. Hayvanların yaşama alanla
Necati Cumalı, 13 Ocak 1921'den 10 Ocak 2001 'e süren, 80 yıldan üç gün kısa yaşamına -çok sayıda öykü, roman, oyun ve denemenin yanında- sığdırdığı 14 şiir kitabıyla Cumhuriyet dönemi şiirimizin önemli şairlerinden biridir. Memet Fuat, onun "kasaba yaşamının şiirini yakalayışı, yapmacıksız dili, tüyden hafif söyleyişiyle okuru hemen kavrayan, içtenliğine inandıran bir şair olarak, 1940'larda kolayca benimsendiğini" söylüyor. Asım Bezirci, Cumalı'nın "ilk döneminde Garip akımından etkilendiğini, sonra kendi
Tükendi
Ertesi sabah tütün kırmaya çıktıkları zaman Zeliş,karşı tarlada Cemal´in tütün kırdığını gördü.Kilizma´ya gitmediğini anladı.Aklına delice bir fikir takıldı.Cemal´e sormak istiyordu: Evlenirlerse, anasıbabası, kardeşlerini bırakır mıydı,yoksa bırakmaz mıydı?...
Roman, hikaye, şiir, oyun gibi, edebiyatın her dalında verdiği usta işi ürünlerle çağdaş Türk sanatçıları arasında haklı ve büyük bir ün kazanan ve eserleri üst üste yeni baskılar yapan, yabancı dillere çevrilen Necati Cumalı, Tütün Zamanı genel adı altında Zeliş, Yağmurlarla Topraklar, Acı Tütün üçlüsüyle, Ege yöresinin yaşamını gerçekçi bir bakış açısıyla, çeşitli toplumsal kesitlerden yansıtarak Türk romanına unutulmaz güzellikte bir Ege destanı kazandırmıştır. Yağmurlarla Topraklarda Cumalı, ağır ağır d
Tükendi
Kalın yerinizde! Üzerime varmayın! Gelenler durdu. Yusufun bir kibrit çaktığını gördüler. Önündeki ilk balyaya tuttu kibriti. Bir kibrit daha onun yanındaki balyaya. Kuru tütünler önce bir duman salmıştı. Sonra bir alev kolonu yükseliverdi alanın ortasında Arabasına bindiğini gördüler Yusufun. Bir elinde dizginler, ayakta dimdikti. Kamçıyı tuttuğu öbür elini kaldırıp uzatmıştı. Tekele doğru: Dumanını alırsınız dedim, alın, sizin olsun!
Tükendi
Necati Cumalının şair kimliği ile Türkçeye çevirdiği Amerikalı Langton Hughes ve Fransız Guillaume Apollinairenin dizeleri okuru iki farklı dünyaya götürüyor. Cumalının kendine özgü yalın dili farklı dünyalara başka bir tat katıyor.
Tükendi
Kitapta yer alan öyküler, Cumalı´nın avukatlık yıllarında edindiği vurucu gözlemlerinden kaynaklanıyor, toplumumuzun özellikle kırsal kesiminde, "Habil ile Kabil" söylencesinden beri varolan şiddet yasalarının acımasız görüntülerini sergiliyordu. Cumali kitaba adını veren "Susuz Yaz"da edebiyat alanında ilk kez suyun bölüşülmesinin önemine değinmişti.
... Urla'da üç yıl yatağında sılasını yaşadı. Baktığı yerden gözlerini ayırmadan sık sık dalar giderdi. Arada, kendini tutamadığı sıralarda, "Ah, Florina'yı bırakmayacaktım, Florina'da ölecektim!" dedikçe, artık gölgelenmeye başlayan bakışlarında, cins atlar gibi, geniş sağrılı dik omuzlu dağlarının izdüşümleriyle Makedonya göklerinin ışığı yansır, yüzü bulutlardan sıyrılmış gibi aydınlanırdı.
Tükendi
Necati Cumalı aramızdan ayrıldığında, arkasında kimi hiç oynanmamış, kimi hiç yayımlanmamış yirmi dokuz oyun da bıraktı. Bunları gün ışığına çıkarmak, önce Necati Cumalı´ya, sonra da Türk Tiyatro Edebiyatı´na karşı borcumdu. Berrin Cumalı
Tükendi
Necati Cumalı gibi bir üstadın beyninde damıtılmış; sevecen, duyarlı şiirsel, insancıl, duygularla yüklü öyküler demeti. "Sait Faik Armağanı" ile de ödüllendiren "Oeğişik Gözle" artık bir klasiktir. Okuyun sonra da koyun diğer Cumalı yapıtlarının yanına. Hem beyniniz hem de kitaplığınız süslensin.
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 13 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1