Gecenin sessiz serinliği içine doldu. Kalemi masasına bırakıp kalktı. Pencereyi kapattı. Mutlaka gün doğacak ve bir pencere yeniden açılacaktı. Eline aldığı hayatları kitaplığına yerleştirdi. Kim bilir, belki bir gün birileri okur, diye düşündü. Belki bir gün...

Eğitimci, araştırmacı, şair ve yazar Mustafa Okumuş, on iki müstakil hikâyeden oluşan bu eserinde doğduğu ve çocukluğunu yaşadığı köyündeki çocukluk yıllarına ait anılarını hikâyeleştirmektedir. Bu kitap okuyucularını Çamlık'ta keçi sütü sağmaya, Kaşıkçı Veli'nin tezgâhında çamdan bardak yapmaya, Haydar Emmi'nin değirmeninde unluk öğütmeye, pınarlarda keklik avlamaya, köy meydanında oyunlar oynamaya, derelerde çimmeye davet ediyor. Buyurun, gidelim.

Eğitimci yazar Mustafa Okumuş, erdemli insan olmak için önce doğaya ve çevreye saygı duymamız ve sonra kendimizi bilmemiz gerektiğini söylüyor. Bu kitapta insan, kitap, çiçek, hayvan dostluklarından eğitime, demokrasiye, gurbetçiliğe kadar birçok konuda deneyim ve eleştirilerini bulacaksınız.