Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 38 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Nasıl ki Ashab-ı Kehf bir mağaraya sığınarak Arş'a yükselmiş ve Allah Teâlâ onları kıyamete kadar peygamberlerin dahi hepsinin adını koymadığı kitabına sure ismi olarak koymuş, yüceltmiş ve bütün gençlerin örneği yapmışsa bu demektir kiey genç kardeşlerim ve bacılarım; Allah size tıpkı namazda Fatiha'yı unutmamanızı buyurduğu gibi her cuma günü on ayetini okumayı buyurduğu Kehf suresini de unutmamanızı istiyor demektir. Onlar İsa aleyhisselama iman etmiş delikanlılardı. Jüpiter'in ilah olmadığını söyledikl
Namaz, Rabbimizin huzurunda ilk muhasebe konumuzdur. Dinimizin en bariz dindarlık kazandıran amellerinden biridir. Geceden gündüze bütün hayatımızı kuşatır namaz. O giderse din gitmiş olur. Yaşadığımız asrın en yoğun baskıları arasında namazlı Münlüman olmanın sınavını veriyoruz. Her şeye rağmen önce namaz, rahmet için namaz mücadelemiz ve bu mücadelemizin bir muhasebesi...
Huzur ve medeniyetin beşiği evlerimizin mescitlere dönüşmesi için bir rehber. Huzuru evlerinde bulmak isteyenler için kılavuz.Ve Evlerinizi kıbleleştirin. ayetinin ışığında harika bir namaz-ev kitabı.Camiden evlere değil; evden camiye, sokağa, şehirlere bir toplum inşası. Evlerini kıbleleştirmek, evinde mescit inşa etmek isteyenler ve Evlerini imanın kalesi yapmak isteyenler için
Dünya hayatını bir gemi olarak kabul edersek şunu sormak gerekir diye düşünüyoruz: Biz Müslümanlar bu geminin neresindeyiz Eğer bu ümmet, farklı ve üstün bir ümmet ise bu, kendi kendini kontrol eden ve her ferdinin kendini dininin hizmetçisi, iyiliklere davet eden davetçisi, kötülüklere karşı sivil polisi olarak gören anlayışı sayesindedir. Bu çalışma ile gemideki yolculuğumuzu hatırlatmak istedik.
BU ÜMMETİN KIZI "Kendini modern sokakların kızı değil Medine medeniyetinin kendi zamanındaki temsilcisi gören, tesettürden ilme kadar her alanda bu ümmetin kızı olmanın gereklerini Bedir'deki mücahitlerin heyecanı ile yapmaya çalışan mübarek kızlara... Her gün kıyamete biraz daha yaklaştığımız bu zamanda Rabbine kul olmayı, Şeriat'ı için yaşamayı şeref bilen ve genç yaşına rağmen bu ümmetin kızı olmanın büyüklüğünü hisseden kızlara... Dilinizle dua ettiğiniz vakitler unutulmayalım diye... Allah için t
Evlerimizde yapamadıklarımızı nerede yapabileceğiz ki? Evlerine hükmedemeyenlerin insanlığa ve coğrafyaya hükmetmeleri nasıl beklenebilir? Nereden başlayacağımıza, asıl mihenk noktasına dikkat çekmeyi amaçlıyoruz. Dört duvar arası zannettiğimiz evlerimizin dünya olduğunu; beceremeyeceklerimizle meşgul olurken, becermeye daha yakın durduklarımızı ihmal ettiğimizi hatırlatmak istiyoruz.
Neden, Niçin ve Nasıl sözcükleri, insanoğlunun en çok kullandığı sözcüklerdendir. Farklı nedenlerle geçmişi, mevcudu ve geleceği merak eder dururuz.Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem efendimizin etrafında ilk olmanın içini dolduran sahabiler, açık-seçik sorularla da öğrenmeye çalıştılar.Edeplerini koruyarak, anlamadıklarını tekrar sordular. İçlerinde tereddüt bırakmayacak bir üslup kullandılar. Onlara verilen cevaplar da net oldu.Bu çalışma farklı zamanlarda, gençlerle yapılan sohbetlerde onların sorula
Bağışlanmayı ve cennet umudunu sürekli canlı tutmamızı emreden Rabbimizin bir de Ramazan ayını, bilhassa dardaki kullarına tahsis etmesi ne büyük bir ihsandır. Her zaman ve her yerde hazır olan rahmetin, özellikle çok kolay ulaşılır ve tutulur bir tarzda Ramazan ayında önümüze konması, ancak erhamurrahimin olan Allahın lütfedeceği bir nimettir.Bize bizden daha çok acıyan Rabbimizin bir lütfudur o. Ramazan ay olarak, içerik olarak olduğu gibi rahmettir. Bunu bilmeyen de yoktur. Göz ardı edilmemesi gereken ön
Arandığı bütün zamanları ve mekânları doldurmayı sevda edinmiş, 'Buradayım ey ümmetim' diye uykusuz kaldığı geceler boyunca, Azim ve çalışma abidesi olarak meleklerin önünde çırpındığı her yerde, 'İşi vaktinden çok' bir genç, Mü'min, Salih amelli, Büyük emelli, Yaşı ile değil azmi ile değerlendirilen, Okur, düşünür, konuşur, Dili Kur'an'lı, Gözü basiretli, Eli nasırlı, Haramların kirletmediği, hayallerin çökertmediği, Kullara kulluk düzeyinden Allah'a kulluk düzeyine yükselmiş, Arş'ın gölgesine ermeden solu
En büyük ödül Allahın rızasıdır. Onu elde eden muradına ermiştir. Büyük hedefimiz ciddi niyet ve samimi gayret istiyor.Çok ve iyi işler yapmak, hasenatımızı seyyiatımızdan öne geçirmek zorundayız. Ömürler kısa, emeller uzun, engeller çok.Dostu, düşmanı, hileleri çok iyi bilmek gerekiyor. Öncekilerin iyi işlerini taklit etmek kadar, hatalarından sakınmak da önemlidir.Yolumuz uzun, yükümüz ağır, imtihanımız çetindir elbette. Kuralları bilen, sünnetullahı tanıyıp, o sisteme ayak uyduran, en büyük ödülü koyanda
On dört asırdan beri insanlık bu ümmetin önderliğinde insanlığın hazzını yaşarken içinde bulunduğumuz bu yüzyılda ne yazık ki derinlik açısı büyüyen olaylar karşısında mümin insanların kalp dünyalarında oluşan yaraların kanaması git gide artarak devam etmektedir. Gelen her gün yeni bir sorun yumağı ile gelmektedir. Dinimizin umudumuz olması gerekirken sorun nedenimiz olabileceği evhamı insanları kuşatmıştır. Bu da insanların iman ettikleri Kur'an ve sünnetin etrafında bilinçli-bilinçsiz tereddütler oluştur
Dinimizin en ulvi emirlerinden biri olan cihat , kadın ve erkeği kapsayan bir emirdir. Erkek kadar kadın da dinini yaşayacaktır. O da erkek kadar cihat etmelidir. Kadın cihat ederken fıtratına aykırı olanla da mükellef olmayacaktır şüphesiz. Hem cihat edip mücahit olmak hem de kadınlığından taviz vermemek üzerine kurulu bir dengeyi anlatmaktadır bu kitap.
Odak noktasına çocuk eğitiminden ziyade çocukların neden önemli olduğu, anne-baba için iki dünyada ne ifade ettikleri konusunu alan eser "bir çocuk sahibi olmak" ile başlayan maceranın öncesi ve sonrası hakkında Müslüman ebeveynin haritasını, hangi mantıkla yol alacağını tarif etmektedir. Çocukları Müslüman toplumun yarınlara dair en önemli "yatırımı" şeklinde tanımlayan yazar aynı zamanda en fazla özenilecek varlığın da yine çocuklar olması gerektiğini hatırlatmaktadır. Peki bu hangi zihin yapısıyla başa
Genç! Sen sözlerin önündesin! En başta şehvetlerin, Sonra çevren, seni yanlış yönlendiren kötü örnekler, Ardından tembelliğin seni esir eden prangalarındır. Yüreğini elinde tutar onlar. Meleklerle yarışacak gücünü onlar eritir de sen çöker kalırsın bu dünyada. Seni bekler durur Mus?ablar, Hamzalar cennetlerde. Sen ise prangalı olduğun için ne yürüyebilir ne de uçabilirsin. Kırıp attığın zaman prangalarını hür olacaksın. O zaman seni bekleyen Mus?ablar, Hamzalar gibi olacaksın. Umut olacaksın sen
"Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Medine'ye hicret ettiğinde o, on bir yaşındaydı. Yetimdi. Mübarek huzura getirildi, dua aldı. O gün ensardan biri oldu. On bir yaşındayken Kur'an'ın övdüğü iki mümin gruptan birine dâhildi. Hemen Kur'an'a sarıldı, ezberlemeye başladı onu. Kısa bir zaman sonra yine huzura çıkarıldı. Onu huzura çıkaranlar 'Bu çocuk Kur'an'dan on yedi sure biliyor.' dediler. Resûlullah dinledi onu, pek memnun oldu. Bedir günü, akrabalarıyla cihada katılmak istedi. Yaşı küçük, bedeni cılı
Aile Davamız Dava içinde dava olacak sorunlarla yoğruluyoruz Bizi doğuranlar, bize bu davaları miras bıraktılar. Onlar da öncekilerden miras almışlardı davalarını. Bir de aile davamız var ki, sıkıntıların kaynağında da Çözümünde de o dava duruyor. Çekirdek dava aile davasıdır! Ne yazık ki aile davamızla yeteri kadar ilgilendiğimiz söylenemez. Evlerimiz ve ailemiz bizim cennetimizdir. Ailemiz sığınağımız, evlerimiz son kalemizdir. Kurtuluşumuz evlerimizdedir. Bu çalışmanın temel hedefi, ailenin n
Bazısı şaşırılacak, bazısı yadırganacak, bazısı ise aksinin kabullenilmesi zor derecede yaşayışımıza yerleşmiş olan hükümlerle oluşturulmuş bir internet kullanım rehberi. Müslüman olmanın hayatın her alanını, en küçük teferruatıyla kapsadığı hakikati çerçevesinde teknolojiye bakışı dengeleyip şekillendirecek bir kılavuz. İnternet Fıkhı, bir gerçeklik olarak neredeyse eskimeye başlamasına karşın, kullanımındaki çizgiler ve sınırlar konusunda henüz derli toplu yayınların gelişmediği 'internet' için bir fıkı
Dinimiz bize en büyük ikramı yapmak istiyor; bizi cennetle yüzleştirecek. Dinimizden nimetlerin en büyüğünü alacağız. Bizim de ona vermemiz gerekir.Dinimiz için çalışmamız, cihad etmemiz kadar tabii ne olabilir? Dinimiz için çalışmayı, hayır işi olarak da göremeyiz. Mesai fazlasından artırarak yaptığımız işlerden çok, canımızdan, malımızdan artırarak dinimize hizmet etmek isteriz.Dinimiz buna ve daha fazlasına layıktır. Ancak verirken zarar değil, destek vermek gerekir. Bir araya gelmemiz şart. Beraberliği
Sünnet-i Nebeviye İçin Bir Savunma Hattı "Yaşadığımız zamanda kafirlerin ümmetimize saldırılarına planlamalar yaptığımız gibi, içimizdeki Peygamber kıymeti bilmez cahillerin saldırısına karşı da en ağır tedbirlerimizi kullanıp Peygamber aleyhisselamın şahsını ve hadislerini koruma altına almadığımız sürece onun peygamberliğini de korumuyoruz demektir. Bu artık bir iman meselesidir. Ya Resûlullah'ın emaneti olan sünnetini ve onun yazıya dökülmüş şekli olan hadislerini imanımız kabul edeceğiz ya da Yahu
Bugün Müslümanlar olarak ne yazık ki İslamlık iddiası ile yaptığımız işlerde insanlık alt yapısını aramayı gereksiz görebilecek bir noktaya sürüklenmiş durumdayız. Mesela yalan konuşmak haramdır diye biliyoruz ama bunun insanlığı eskittiği için yasak olmuş olabileceğini düşünmüyoruz. Faizden sadece din haram ediyor diye kaçınıyoruz ama insana ve insan emeğine karşı bir suç oluşturduğunu akıl etmiyoruz. Medine'de insan eksenli bir medeniyet tesis eden sevgili Peygamber Aleyhisselam Efendimiz'in, yanı başında
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 38 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1