Rennaissance ruhu içinde prenslere tavsiyeler şeklinde regimine principum adı verilen birçok kitap yayımlanmıştır; ancak belki de hiçbiri Machiavelli'nin PRENS'i kadar sarsıcı etki yaratmamıştır. Hemen her dönem kitap üzerine yoğun tartışmalar yaşanmış, Machiavelli'nin PRENS'te tarif ettiği ahlaki kayıtsızlık, hiç hak etmediği halde kötü bir etiket gibi üzerine yapışarak günümüze kadar gelmiştir. Machiavelli'nin, kimi zaman tiranlığın destekçisi olduğu yönündeki düşüncelerin hedefi olması da düşündürücüdür.
Devlet Yönetme Sanatının Başyapıtı
Kimilerince devlet yönetiminde zafere giden her yolun mubah
olduğunu savunduğu için eleştirilen, kimilerince de siyasal bir
başyapıt olarak sayılan Prens, devlet yönetme sanatı ve siyaset
etiği üzerine yazılmış en etkili eserlerdendir.
Prensin kaleme alındığı dönem İtalyan Rönesansına denk
gelmektedir. Sanatta, bilimde ve edebiyatta büyük bir
dönüşümün yaşandığı bu dönemde Katolik Kilisesinin etkisi
azalmış ve Avrupada modern devlet kavramı yeşermeye
başlamıştı. Bu coğrafy
Rönesans İtalyası'nın önemli siyaset kuramcısı, yazar ve devlet adamı olan Niccolò Machiavelli'nin, devleti, güçlü siyasi ve ahlaki bir kurum olarak yeniden kurmak gibi bir arzusu vardı. Hayattaki en büyük amacı dönemin parçalanmış İtalyası'nı birleştirmekti ve bu amaçla en tanınmış kitabı olan Prens'i (Il Principie) kaleme aldı.
Siyaset felsefesinin temel metinlerinden biri olarak kabul edilen Prens'te, Machiavelli devlet yönetimi konusunda yeni bir bakış açısı sunar. Güçlü bir iktidarın nasıl kurulacağ
Machiavelli 1527'de öldü. Ölümünden bugüne dört yüz yılı aşkın zaman geçen Machiavelli'nin çalkantılı siyasal yaşamından çıkardığı Rönesans ruhunu dahi zorlayacak sonuçlar, temelindeki sarsıcı etkileri her dönem korumuştur.
Kitabın tarihsel arka planı, antik Roma Cumhuriyeti'dir. Roma devletinin kararlılığının analizi, rasyonel askeri ve siyasal taktiklerinin güncel olarak geçerli olabileceği fikrine ağırlık kazandırır.
Machiavelli'nin anlatımı açıktır. Temel yapıtı olan Söylevler'de baştan sona aynı
Machiavellinin mektuplarında edebi bir değer aramanın anlamı yoktur belki ama içlerinde inceden sürüp giden bir sıkıntıya rastlarız; bu mektuplarda bazen neşeli, alaycı, bazen de kederli, fakat çoğunlukla analizi elden bırakmayan bir keskinlikte cümleler baştan sona sürüklenir gider. Alvisinin sıralamasında sona yerleşen mektupta Machiavelli memleketini ruhundan daha fazla sevdiğini özellikle söyler. Aslında Prensi okuyan bir kişide bu duyguyu uyandırması güçtür. Fakat Machiavellinin sorunu da bu konuda duy
Toplam 6 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 1-20 /
Aktif Sayfa : 1
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.