Mu'tezile ekolünün teşekkül ettiği ve gelişim gösterdiği dönemin sosyo-politik, kültürel ve düşünsel niteliklerinin ve kodlarının bilinmesi gerektiği kaçınılmaz bir gerçekliktir. Bu açıdan bu araştırmada Mu'tezili görüşlerin tezahür ettiği ve şekillendiği dönemin niteliklerinin bilinmesini ve ekol düşüncesinin oluşumuna katkı sağlayan Mu'tezili profillerin tanıtılmasına özel bir önem verilmiştir Bu bağlamda Mu'tezile düşüncesinin oluşumuna etki eden temel etmenler, fikirlerin ilk tezahürleri, ekolün teşekkü
Semerkant, coğrafik ve stratejik konumu sebebiyle kurulduğu tarihlerden itibaren büyük hükümdarların ele geçirilmeye çalıştığı önemli bir şehir olmuştur. Önemli ticari yolların kavşağı, çeşitli dil, din, kültür ve medeniyetlerin temas noktası olan Semerkant ve içinde bulunduğu Maveraünnehir bölgesi, Türkler'i müslümanlarla yüz yüze getiren ve Türk tarihinin seyrini etkileyen en önemli coğrafya oldu.
Semerkant bir asra yakın bir süre Türkler'in İslam'ı ve müslümanları yakından tanımalarında, İslam'ın evrense
İslâm siyaset düşüncesinde, her mezhebin imamet nazariyesinin aynı teorik temellerden ve öncüllerden hareket ederek teşekkül ettiğini ve geliştiğini söylemek pek doğru bir yaklaşım değildir. Mu'tezilî imamet düşüncesi de -terminolojisi, meşrulaştırma esasları- ekol mensuplarının içinde doğup geliştikleri sosyo-politik realiteler ve tarihsel tecrübeler çerçevesinde şekillenmiştir. Bununla birlikte, toplumların kendilerini meydana getiren bireylerden bağımsız "kolektif bellek" denilen hafızaları göz ardı edil
Gerek siyer ve meğâzî, gerekse tarih ve tabakât eserlerini incelediğimizde, her zaman Rasûlullâh (s.a.v.)'in yanında bulunup pek çok olayda ön plana çıkan, Hz. Peygamber'in kendilerine ayrı bir sevgi beslediği ve değer verdiği Hz. Ebû Bekir, Hz. Ömer gibi sahâbenin ileri gelenleri içinde Hz. Ebû Ubeyde bin el-Cerrâh'ı da görüyoruz. O, İslâm'ın geldiği günden beri Rasûlullâh (s.a.v.)'ın yanından ayrılmayan, bu sayede O'nun getirdiği dinin esaslarını ve inceliklerini öğrenen, özellikle O'nun güzel ahlakını k
Bu mezhebin İslam bilim ve düşüncesine
yaptığı katkıları; oluşum süreci,
fikrî arka planı, zihniyet dünyaları,
metotları ve bilimsel anlayışları bağlamında
değerlendirmek oldukça önemlidir.
Ekolün oluşum seyrini ve öğretisinin
teşekkül sürecini ortaya koymayı
hedefleyen bu kitap, İslam düşünce
geleneğinin akılcı boyutunu tanımak isteyenlerin
ve sözü edilen alanda araştırma
niyetinde olanların ilgisini çekti. Bu
yüzden ilk baskısı tükendiğinde kitaba
ulaşamayanlardan gelen talep üzerine
ikinci baskısı düşünü
Klasikler, günümüz dünyasıyla geçmis arasındaki bağları kurup sağlamlaştırmada, gerçekligin yeniden inşa edilmesinde en bariz fonksiyonlara sahip olan belli başlı kıymet alanlarımız içinde yer almaktadır.
Klasikler sayesinde medeniyetimizin tarih boyunca katettiği güzergahları,aldığı şekilleri ve her şeyden önemlisi de kurucusu ve kalıcı değerlerimizin nasıl yapılandığını görme imkanı bulmaktayız.Bu nedenle klasikler tarihle gelecek arasındaki sürekliliği tahkim eden birer köprü olarak her zaman kalıcı bir
Mutezile ekolü, diğer din ve kültürlerle kaynaşma sürecinde fikrî yönüyle temayüz etmiş; akılcı, özgürlükçü, bireysel, eleştirel ve sorgulayıcı din söylemini benimseyen ve geliştiren bir zihniyet olarak İslâm Düşünce Tarihindeki yerini almıştır. Temel ilkelerini usûlü hamse/beş esas başlığı altında sunan ve kelamî-felsefî meseleler üzerinde derinleşen bu mezhep, dinin ve dinî geleneğin ne olduğu, ne şekilde anlaşıldığı ya da anlaşılması gerektiği, nasıl yorumlanıp anlamlandırılabileceği konularında farklı b
Osman Aydınlı, bu eserinde, din anlayışındaki farklılaşmaların kurumsallaşması sonucu ortaya çıkan mezhepleri ve İslâm Düşüncesi´nin genel gelişimini, Osmanlı dönemini merkeze alarak ana hatlarıyla ortaya koymaya çalışmıştır. Eserde Osmanlı döneminden başlayarak günümüzü de içine alacak şekilde oldukça uzun bir süreç mercek altına alınmıştır. Kitabın çatısı, kendi bünyesinde üç temel süreç üzerine inşa edilmiştir. İlki, Osmanlı´nın kuruluşundan Tanzimat dönemine kadar olan ve devletin yükseliş, duraklama ve
Mu´tezile, İslam Düşünce Tarihi´nde, temel ilkelerini usulü hamse-beş esas şeklinde tespit eden ve kelami-felsefi meseleler üzerinde yoğunlaşan bir mezhep olarak öne çıkmış; dinin ve dini geleneğin ne olduğu, ne şekilde anlaşıldığı ya da anlaşılması gerektiği, nasıl yorumlanıp anlamlandırılabileceği konusunda izlediği farklı yöntemle ve sorunların çözümlenmesinde sergilediği rastyonalist tavırla dikkat çekmiştir.
Toplam 9 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 1-20 /
Aktif Sayfa : 1
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.