Tamay bağımsız, genç bir kadındı. Kaderini kendisinin çizeceği bir hayata atıldığına inanıyordu. İlk durağı okumak için gittiği Paristi. Burada tanıştığı, aristokrat bir aileden gelen genç ve yakışıklı Marcelin düşlerini süslemesi uzun sürmedi. Ancak Marceli ve ailesini tanıdıkça düş çok geçmeden kabusa dönüştü. Tamay kırık bir kalp ve kararmış bir ruhla İstanbula geri döndüğünde bu kez kader karşısına Orhanı çıkarmıştı. Ortak bir üzüntünün onları yakınlaştırması uzun sürmedi, günler geçtikçe birbirleriyle

Nurcan Elver İlk iki kitabı Küçük Çam Ağacı ve Ferda'dan sonra bu kez genç bir kadının yüksek tempolu, yürek burkan, samimi ve insani duyguları cesaretle sorgulayan aşk hikayesiyle karşımızda. Dönemin kuralları ve tabularına karşı gelen Suzan kendisi gibi gazeteci olan Sami'yle rüyaları süsleyen bir ilişki yaşamaya başlıyor.Ancak Sami'yle ve hatta kimseyle birlikte bir gelecek göremeyen Suzan kendini işine adıyor. Ancak yıllar önce kapatılmış bir defterin sayfaları bir gün tekrar aralanabilir mi ? İstanbul

Nurcan Elver ilk romanı İki Küçük Çam Ağacı'ndan sonra bir kez daha cesur bir kadının unutulmaz hikayesiyle buluşturuyor okurunu. Bu kez kahramanız Ferda. Ferda genç bir kızken başına gelen korkunç bir olayın ardından, yeni bir ailenin yanında yaşamak için Anadolu'nun bağrındaki köyünden ayrılıyor. Yeni bir dünyada yeni bir hayata gözlerini açan Ferda bir yandan toplumun basamaklarında hızla yükselirken ve aşkı keşfederken, bir yandan da geçmişinde yaşadığı kabusla tekrar yüzleşmek zorunda kalıyor. Ferda,

İki Küçük Çam Ağacı yumuşak bir dille kaleme alınmış yürek burkan bir trajedi. Sevdiği adamı başka bir kadınla paylaşmak zorunda kalan genç bir kadının ve birine aşkla, öbürüne zorunlulukla bağlı iki kadın arasında kalmış genç bir adamın hikayesi bu. Nurcan Elver bir dizi senaryo ve kısa film çalışmasından sonra bu kez çarpıcı bir ilk romanla çıkıyor okurunun karşısına. İki Küçük Çam Ağacı bir soluktu okunan romanlardan biri, ama kalıcı izler bırakıyor insan ruhunda.