"Fâtih Sultan Mehmed'in edebi ve mânevî şahsiyetini hedef tutan bu araştırmanın plânını hazırlarken, bir mucizevî dehanın ahenkli mecmuu içinden, yalnız sanatkâr ve mutasavvıf Fâtih'i koparıp ayırmayı doğru bulmadık. Fâtih Sultan Mehmed, Osmanlı padişahları arasında, ilim ve mârifeti, fen ve san'ati himâye etmekle temâyüz etmiş, diğer sahalardaki meziyetlerine, bu meziyeti de ilâve eylemiş büyük bir şahsiyettir."

Kaosun göbeğinde yaşayan 3 genç şair. Hayatın rastlantısallığı, kopuk toplumsal ağlar, internetle birlikte iç içe giren dünyalar ve her geçen gün biraz daha derinleşen uçurum hakkında bir deneye giriştiler. Şablonlar, görseller, billboardlar, fişler, afişler, kıskaca alan dil, listeler, istatistik, teknoloji harikaları, Google, süpermarketler, durmadan akan hipnotize eden videolar, markalar, internetin ucubeliği ve kıskaçları, kurumlar, kuruluşlar, oluşlar, ölüşlere muhalif bir şiir kitabı yazdılar. Ucube-i

Efe Murad ve Cem Kurtuluş, lise yıllarında birlikte yazdıkları manifestoda "Madde, insandır" diyeli tam 10 yıl oldu. Efe Murad, bu 10 yılda, şiirimizde yaşanan yeniliklerin ve araştırmaların en önemli isimlerinden biri olarak hem şiir yazdı, hem başka şairleri okudu, yorumladı, inceledi, "madde-şiirin eleştirisi" adı altında yeni bir okuma biçimi geliştirdi. Efe Murad'ın bir araya topladığı yazılarından oluşan bu kitap, şiirde Serbest Çalışmalar olarak adlandırdığı 2000'li yılları anlayabilmek için mutlaka

Efe Murad'dan yine yüksek sesle, tek nefeste, durmadan okunacak parçalar. F'ani Atak'tan Sistem'e, H'aki Atak'tan bu 2008-2011 şiirlerine kadar, içerik serbestleşmeye ve ölçek büyümeye devam ediyor: Birleşmiş Milletler, soğan, sarımsak, Süleymaniye kürsüsü, zenciler, orman, Buddha ve yeniden dünya. Önceki kitaplarından farklı olarak, def-beyin duygu yoğunlaşmalarıyla bitiyor. Mandala böylece kapanıyor ama tasvir yasağı kalkmış değil.