Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 2 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Klasik kelam tarihi çalışmalarını incelediğimizde, kelam´ın bir ilim dalı olarak İslam´ın erken dönemlerinde teşekkül ettiğinin söylendiği, daha birinci hicri asrın sonraları ve ikinci asrın başlarında yapılan iktidadi tartışmalara kelam ilmi olarak bakıldığını, bu çerçevede tartışma yapanların kelamcı kabul edildiğini görürüz. Yine selef ulemasının itikad alanıyla ilgili görüşleri verildikten sonra, onların Ehl-i Sünnet kelamcısı olarak nitelendiğini, daha sonra ortaya çıkan Ehl-i Sünnet kelamının Selefi k
Tarihsel süreçte kelamcıların insanın mahiyeti hakkında yaptıkları tartışmaları ortaya koyduğumuzda "insan nedir?" sorusuna verilen tek bir cevabın olmadığı açıkça ortaya çıkmaktadır. Sahasında söz sahibi kelamcıların konuyla ilgili söylediklerini toparladığımızda, üç çeşit cevapla karşılaşıyoruz: Bunlardan birincisi insanın görünen bedenden ibaret olduğu görüşüdür. İkincisi, bedeni inkar etmemekle birlikte insanın hakikatini oluşturmada ona önemli bir yer vermeyen, onun gerçekliğinin ruh ya da ruhsal varlı
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 2 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1