Masal, anlayan için bir derya, anlamayan için bir damla abıhayattır. Halkın bilgelik kanıtı olan masallar, geçmiş ile gelecek arasındaki en sağlam köprülerden birisidir. Türk toplumunun kolektif şuurunu oluşturan Keloğlan Masalları, muhteşem bir hayat tecrübesi ile birlikte insana yaşam reçetesi sunar. Masal çalışmalarının en yaygın analiz metotlarından; Motif Index of Folk Literature, Tip kataloğu ve Propp Analizi ile Keloğlan Masalları üzerinden Türk toplumunun yüzyıllar boyu birikimi çözümlenmeye çalışı

İlim ilim bilmektir İlim kendin bilmektir Sen kendini bilmezsin Ya nice okumaktır. Yunus Emre "Dil, kültürü oluşturan en temel unsurdur. O, taşıyıcılık yönüyle maddi ve manevi kültürel değerleri gelecek nesillere aktarmada çok önemli bir rol üstlenir." Dil-Kültür, birey-toplum açısından ele alınmış bu kitap insanı insan yapan değerleri, arı Türkçemizin güzellikleriyle ele alıyor. Bu çalışmanın eğitime ışık tutacağına inanıyoruz.

Teknolojideki hızlı gelişmeler hemen her alanda köklü değişiklikler meydana getirmiştir. Değişen şartlarla bilgi toplumu insanlarının eğitim gereksinimlerinde de farklılaşmalar meydana gelmiştir. Yeni ihtiyaçlara cevap verecek bireylerin yetiştirilmesinde öncelikli sorumluluk öğretmenlere düşmektedir. Öğretmenlerin kendilerini geleneksel rollerden kurtararak bilgiye ulaşmada öğrenciye rehberlik eden çağdaş eğitim anlayışına dayalı yeni rollere hazırlamaları gerekmektedir. Yaşanan gelişmeler Türkçe öğretim p

Bu eser Eğitim Fakülteleri 1. ve 2. kademe İlköğretim Türkçe Öğretmenliği, Sosyal Bilgiler Öğretmenliği ve Sınıf Öğretmenliği bölümleri için hazırlanmıştır. Bilgi çağı olarak ilan edilen iki binli yılların eğitime getirdiği yeni bakış açısı içinde kendi ihtiyaçlarını karşılayan, duygu ve düşüncelerini başkalarıyla paylaşarak organize ve sistemli projeler yapabilen, yaşama alanını sürekli genişleterek bireysel ve toplumsal yaşam kalitesini yükselten, nitelikli insanlar yetiştirmeyi amaçlarken dilin önemini i

İlköğretim birinci kademe (7-12yaş), çocuğun ailesinden ilk defa ayrılarak hayat mücadelesine atıldığı dönemdir. İlkokula başlamak çocuk için bambaşka bir yaşam ve ortam demektir. Bebeklik çağından beri çevresinde hazır bulduğu öznel dünyasındaki anne, baba, akraba, bakkal, aile dostları, komşular yerine, sadece kendisinin birebir muhatap olacağı,öğretmenler, idareciler, arkadaşlar, aile kurallarından daha ciddi yönetmelikler ve ilkeler ile karşılaşacaktır. Etkinlikler 7-12 yaş döneminin zihinsel, sosyal,

Dil sadece bugüne ait olmayan, geleceği de şekillendiren ve kendi içerisinde bir takım kuralları ve değerleri bulunan önemli bir kültür taşıyıcısıdır. Dil öğretimi ile ilgili yapılan araştırmalar şunu göstermektedir ki dilimizle ile ilgili yapılan öğretim süreci sonucunda dil adına birey istenilen nitelikleri kazanamadan meslek yaşamına atılmakta, en basit yazışmaları bile yapamamakta, okuduğunu anlayamamaktadır. Bu da bireyin toplumsal yaşamda verimliliğini azaltmaktadır. Bu nedenle her öğretim evresinde b

Piagete göre çocuklar sadece kendisine verileni alan pasif alıcılar olarak görülmemelidir. Onlar, dünyayı algılamada ve bilgiyi edinmede aktif rol oynarlar. Buradan hareketle yapılandırıcı öğrenme yaklaşımında gelişim düzeyini dikkate alma, ön bilgileri harekete geçirme, uygulama ve etkili iletişim kurma gibi kavramlar öne çıkmaktadır. Bu çerçevede çalışmada, öğretimi, eğitim alanındaki son gelişmeler ışığında yapılandırıcı yaklaşıma göre ele alınmaktadır. Kitapta, Türkçe öğretiminin vazgeçilmez kaynak

Eğitim, insan yaşamının her evresinde lazım olacak donanımları insana kazandırıcı ve bu donanımların nasıl kullanılacağını öğretici niteliklere sahip bir sistemler bütünüdür. İnsan, yaşamı boyunca planlı ya da plansız hep bir eğitim sürecinin içerisinde yer alır. Bu eğitim süreci içerisindeki en önemli evre şüphesiz çocukluk dönemidir. Çocukluk dönemindeki bu plansız eğitim sürecinin adı, oyundur. Okul çağına gelindiğinde ise çocuğun ilk dönemlerden itibaren yaşamının bir parçası olan bu plansız hareketleri