Çocuk ve gençlik edebiyatı alanındaki kuramsal çalışmalarıyla tanınan akademisyen, çevirmen, yazar Necdet Neydim´in çocuklarca çok sevilen şiir kitabı, Günışığı Kitaplığı tarafından hazırlanan yepyeni baskısıyla okurlarla buluşuyor. Grafik tasarımcı Suzan Aral´ın usta işi resimleri ve özgün sayfa tasarımlarıyla bir albüm olarak yeniden canlanan kitaptaki şiirler, günümüz çocuklarının kaygılarını, özlemlerini, sevinçlerini, hızla değişen yaşamlarını, yine onların gözünden yalın ve etkileyici bir dille yansıt

"Günaydın dedi çocuk Günaaayydıııın dedi Küçük kız Gözlerinde Sıcacık gülümseme Şaşırdı çocuk Kalakaldı öylece Martılar kapıverdi Elinden simidini" Bir kez daha çocukların dünyasından sesleniyor Necdet Neydim. Kitaptaki "küçük kızı" ve "küçük çocuğu" kendi anılarımızdan tanıyoruz aslında. Hepimizin benzer hikayeleri var. O günleri hatırlamalıyız ki sınavdan sınava koşan çocuklarımızın duygu dünyasını daha iyi anlayalım. Yazar, kendi okul anılarından yola çıkarak kimi zaman derin bir sevgiye dönüşebilen ark

Padişahın oğlunu ejderhadan kurtaran Durucuk cuk cuk! Doğu anlatılarının fantastik dünyasında geçiyor kahramanımızın macerası. Lambanın cini, Anka kuşu, sarayın padişahı, ejderha ve diğerleri... Bilindik öğeleri bu anti masalda bir araya getiriyor Necdet Neydim. Kızların prenses, erkeklerin ise kurtarıcı olduğu klasik masallara inat bu kitabın kahramanı bir kız. Adı Durucuk. Kahramanımız klasik masallardaki kadınların aksine; boyun eğmeyen, dayatmalara karşı sesini yükselten, özgürlüğüne düşkün güçlü bir k

Çocuklardan beklenen hep cici davranışlardır. Ama büyükler onların bir çocuk olduğunu, oyun oynamak, hayal kurmak, arkadaşlarıyla azıcık yaramazlık yapmak hakları olduğunu unuturlar. Hele çocukluklarını çoktan unutmuşlardır. Babalar kızlarını çok severler. Peki ama aralarındaki ilişki nasıldır? Baba hep korkulan bir varlık mıdır yoksa o da çok iyi bir arkadaş mıdır? Sahi öykümüzün kahramanı neler yaşıyor acaba? Temalar: Sevgi Baba-kız ilişkisi Özgürlük Arkadaşlık

Kimi zaman öyle durumlarla karşılaşırsınız ki ne yapacağınız bilemezsiniz. Diliniz tutulur. Terlersiniz. Elleriniz terler. Hatta eliniz ayağınız titrer. Bunlar öylesine doğal olan şeylerdir ki... Ama böyle durumlarda kendimizi başkasının yerine koymak yerine onun düştüğü komik durumu eğlenceli hale getirmeye çalışmayı yeğleriz. Ve bu durumda da onunla dalga geçilen bir görüntü ortaya çıkar. Arkadaşımız buna üzülür mü, incinir mi pek düşünmeyiz. Rasim de "R"leri söyleyemediği için önce çok korkmuş ve dili tu

"Kokunun nereden gelebileceğini düşündü. Başını kaldırıp etrafına baktı. Gökyüzünde bir pembelik vardı. Saat kaç olmuştu? Altıyı geçmiş olmalıydı. Hafif bir rüzgâr esti. Denizden gelen bir rüzgârdı bu. Rüzgârla sevimsiz bir koku gelmiş olsa da, o kokunun içinde denizin kokusu da vardı. Şehrazat burnunda denizi hissetti. Gözlerinde ise çiçekler ve pembe gökyüzü vardı. Şehrazat yürümeye başladı. Sanki bir çağrıya uyar gibi gidiyordu. Aklında ne onu almaya gelecek annesi ne de evde yapılması gereken ödevleri v

Tarih belli dönemlerde unutulmaz insanlar yaratır. Bunun tanıklığını da sonsuza bakan insanlar yaparlar. Astronom Mehmet Çelebi onu alıp uzaydaki bir gezegen götüren varlıkların yardımıyla evrene zaman ötesi bakan bir teleskopa kavuşur. Mehmet Çelebi teleskopuyla zamanda yolculuk yaparken öyle biryere odaklanır ki orası bir çocuğun doğduğu ve geleceğe yolculuğunun başladığı yerdir. İşte o odaklanmayla beraber başlayan zamanda gel-gitler ve farklı dönemlere yapılan zumlamalar aynı zamanda tarihe yeniden b

Gelecek bütün çocuklarındır! Hoşgeldin Ali bir çöp kutusuna terk edilen çocuklardan biri. O şanslı çünkü onu çok seven bir anne ve baba buldu. Ya diğerleri?... Bütün çocukların bir yuvaya ihtiyacı vardır ve buna hakkı da vardır. Çocuklar bizim geleceğimizdir derler; aslında onu şöyle söylemek gerekir: Gelecek bütün çocuklarındır. Onların geleceklerini çalmayın!

Yunus, sıradan bir öğrenci gibi görünmektedir; ama olağanüstü bir arkadaşı vardır: Dedesinin hediye ettiği guguklu saatin baykuşu. Yunus çözemediği bir sorunla karşılaştığında, bu baykuş Yunusu geçmişe, ta Nasreddin Hocanın yaşadığı zamana götürür. Böylece Yunus, yaşadığı sorunu, Nasreddin Hocayı izleyerek yeniden düşünür ve çözüme ulaşır. Tabii bu arada biz de, Nasreddin Hocanın o muhteşem zekası ve bilgeliğiyle olaylara bakışına hayran oluruz! Bugün ile geçmişi birlikte ele alan ve aklın ışığıyla

Yunus, sıradan bir öğrenci gibi görünmektedir; ama olağanüstü bir arkadaşı vardır: Dedesinin hediye ettiği guguklu saatin baykuşu. Yunus çözemediği bir sorunla karşılaştığında, bu baykuş Yunusu geçmişe, ta Nasreddin Hocanın yaşadığı zamana götürür. Böylece Yunus, yaşadığı sorunu, Nasreddin Hocayı izleyerek yeniden düşünür ve çözüme ulaşır. Tabii bu arada biz de, Nasreddin Hocanın o muhteşem zekası ve bilgeliğiyle olaylara bakışına hayran oluruz! Bugün ile geçmişi birlikte ele alan ve aklın ışığıyla

Çocuklarla şiir arasında yeni bir köprü! Necdet Neydimden çocukluğun duru sesini taşıyan yeni şiirler! Sen Islık Çalmayı Bilir misin?den sonra yine şiirleriyle okurlarına sürpriz yapan Necdet Neydim, çocukluğun neşeli sesini, meraklı gözlerini, kaygılı sorularını, hatta korku dolu bakışlarını yansıtıyor dizelerine. Bazen büyümenin hüznü karışıyor şiirlerine, bazen yaşlılığın iç sesi. Eşseslilik ve anlam yakınlıkları üzerine kurguladığı sözcük oyunlarıyla çocuk okurda iz bırakan şiirlerinde, çocuğun ağzınd

Selimin Maceraları yedi yaşlarında bir çocuğun çevresiyle ilişkileri, aile yaşamı, okul yaşamı, arkadaşlık, dostluk, sevgi, dil ve iletişim, iç kaygıları, yaşamı algılayışı, tüm bunlara karşı duyguları ve tepkilerini onun dilinden anlatmak için yazılmış öykülerdir. Çocuğun bakış açısıyla anlatıldığı için onunla iletişim kurmakta zorlanmayacak metinlerdir. Eminiz ki okuma sürecinde okurumuzun da metne katacağı çok şey olacaktır, çünkü öykümüz onunla konuşmak ve söyleşmekten çok keyif alacaktır.

Selimin Maceraları yedi yaşlarında bir çocuğun çevresiyle ilişkileri, aile yaşamı, okul yaşamı, arkadaşlık, dostluk, sevgi, dil ve iletişim, iç kaygıları, yaşamı algılayışı, tüm bunlara karşı duyguları ve tepkilerini onun dilinden anlatmak için yazılmış öykülerdir. Çocuğun bakış açısıyla anlatıldığı için onunla iletişim kurmakta zorlanmayacak metinlerdir. Eminiz ki okuma sürecinde okurumuzun da metne katacağı çok şey olacaktır, çünkü öykümüz onunla konuşmak ve söyleşmekten çok keyif alacaktır.

Selim'in Maceraları yedi yaşlarında bir çocuğun çevresiyle ilişkileri, aile yaşamı, okul yaşamı, arkadaşlık, dostluk, sevgi, dil ve iletişim, iç kaygıları, yaşamı algılayışı, tüm bunlara karşı duyguları ve tepkilerini onun dilinden anlatmak için yazılmış öykülerdir. Çocuğun bakış açısıyla anlatıldığı için onunla iletişim kurmakta zorlanmayacak metinlerdir. Eminiz ki okuma sürecinde okurumuzun da metne katacağı çok şey olacaktır, çünkü öykümüz onunla konuşmak ve söyleşmekten çok keyif alacaktır.

Selim'in Maceraları yedi yaşlarında bir çocuğun çevresiyle ilişkileri, aile yaşamı, okul yaşamı, arkadaşlık, dostluk, sevgi, dil ve iletişim, iç kaygıları, yaşamı algılayışı, tüm bunlara karşı duyguları ve tepkilerini onun dilinden anlatmak için yazılmış öykülerdir. Çocuğun bakış açısıyla anlatıldığı için onunla iletişim kurmakta zorlanmayacak metinlerdir. Eminiz ki okuma sürecinde okurumuzun da metne katacağı çok şey olacaktır, çünkü öykümüz onunla konuşmak ve söyleşmekten çok keyif alacaktır.

"Çiçekler nerede dans ediyorlar?" diye sordu Eda merakla. Kralın yaz aylarında oturduğu büyük saray var ya, hani içinde muhteşem bir çiçek bahçesi olan. İşte orada toplanıp balo yaparlar. Daha dün oradan geçtik. Ağaçların yaprakları dökülmüştü ve bahçede bir tek çiçek bile yoktu. Nereye gitti o çiçekler?