Eski Yakındoğu dünyası sadece en eski yerleşmelere tanıklık etmesiyle değil aynı zamanda sahip olduğu kültürel birikimiyle uygarlık tarihinin ilgi odağı olmuştur. Eski Yakındoğunun bir önceliği de oldukça erken bir tarihte yazısıyla tanışmış olmasıdır. Uygarlığın gelişim evresinde ilk önemli adımlardan birisi olan yazı, bir taraftan ekonomik ilişkilerin düzenlemesinde aracı olmuş, diğer taraftan siyasal ve sosyal yaşam ilişkilerinin kayıtlara geçirilmesini sağlamıştır. Eski Yakındoğu halkı, bununla da yetin

Tarihsel sürecin çeşitli evrelerinde birbirinden farklı uygarlıklara sahne olması Anadoluyu eşsiz kılmaktadır. Yerleşik düzene geçişi belirleyen Neolitik çağ ise Anadolu tarihinin belki de en önemli aşamasıdır. Çünkü günümüz anadolu toplumunun temel özellikleri, bu sıralarda biçimlenmeye başlar bunlardan birisi, zamanımızın ekonomik kaynağını oluşturan tarım kültürünün kökeninin bu dönemde oluşmaya başlamasıdır. Yerleşik düzenin ilk adımı olan Anadolu köyleri de bu sıralarda ortaya çıkar. Yine neolotik çağ

Uygarlık, evrensel boyutta ele alındığında bunun içerisinde Ön Asya´nın önemli bir katkısı olduğu ortaya çıkar. Kent yaşamının gerekli kıldığı kültürel etkinlikler, öncelikle bu coğrafyada kök salmıştır. Alışveriş ve bazı gereksinimlerini birtakım şekillerle ifade ederek önemli bir iletişim aracı olan yazıyı keşfedenler bu topraklarda yaşamışlardır. Ön Asya toplumlarının dikkat çekici bir özelliği de eğitim-öğretim merkezleri olan okullara ilk kez tanıklık etmiş olmalarıdır. Eğitim teşkilatı, dersler, ö

Uygarlığın kat ettiği aşama doğudan batıya doğru bir gelişme çizgisi izlemiştir. Bu arada klasik çağın Yunan ve Roma toplumları eski Doğu uygarlıklarının sosyal ve kültürel birikimlerini daha da geliştirerek yeni bir yaşam düzeni kurmuşlardır. Bu uygarlıklar devingen yapılarıyla diğer bazı alanlarda olduğu gibi, aynı zamnda çocuğun bakımı, yetiştirilmesi, eğitimi konusuna farklı bir bakış açısı kazandırmışlardır ve getirdikleri bir takım yeni katkılarla dikkatleri üzerlerine çekmişlerdir.