Sizler için hazırladığımız kitabınızda yer alan vatandaşlık ders notları, 2017 yılı Anayasa değişiklikleri ve 24 Haziran 2018 seçimleri sonrasında çıkarılan Cumhurbaşkanlığı kararnameleriyle yapılan düzenlemeler de dikkate alınarak en güncel biçimde hazırlanmıştır. Sınava girecek siz değerli adayların yeni sisteme ve düzenlemelere uygun nitelikli eser ve kaynaklara ulaşmanız hedeflenerek bu sorumluluğumuzu yerine getirmek için bu eseri sizlerin hizmetinize sunmaktan ötürü çok mutluyum. Ders notlarımız, çıkm

Değerli Arkadaşlarım, Sizin için hazırladığımız kitabınızda yer alan vatandaşlık denemeleri, 2017 yılı Anayasa değişiklikleri ve 24 Haziran 2018 seçimleri sonrasında çıkarılan Cumhurbaşkanlığı kararnameleriyle yapılan düzenlemeler de dikkate alınarak en güncel biçimde hazırlanmıştır. Dolayısıyla sınava girecek arkadaşlarımız için kitapları en güncel biçimde hazırlamak önemli bir sorumluluktu ve biz de bunun bilincinde olarak sorularımızı tamamen yeni sisteme uygun olarak baştan yazdık. Denemelerde yer alan

Hastayım nicedir yorgun düşmüş ayaklarım, susmuş konuşmaz olmuş fikirlerim, aklım bin bir türlü dertle dolu, hayallerim umuda sığınmış, yalnızlık bugün de yıktı duyguları, durmaz oldu gözyaşları, hüzün denizinde battı aşkın teknesi, hastayım nicedir yorgun düşmüş ruhum suskun bedenim

Bu incelemeye konulan başlık, bir bakıma sözvermedir: İçerdiği savı tanıtlamakla yükümlü kılar yazarını. Hele de bu, Şiirin ortak paydası gibi savdolu bir başlıksa! Anlamı yeterince açık: Şiir, değişen bütün biçimlerine karşın, değişmeyen bir ilkeye dayanır. Bu ilke bütün şiirlerin ortak paydasıdır. Ancak şiirin ortak paydasını belirlemek bu yapıtın özel bir savı değil, çağdaş şiirbilimin genel tasarısıdır. Mehmet Yalçın burada izlediği amacın sınırlarını belirtirken şöyle diyor: Ülkemizde şiire, hem üretim

Yaşamı canlı tutması gereken "işlevler" ile onları yerine getiren "kişi¬ler" arasındaki ayrım üstünde özellikle durmak istiyorum. Çünkü bu ayrımın söz konusu olduğu yerde, şiiri canlı tu¬tacak ya da yozlaştıracak duyarlı bir sı¬nır var bence. Önce ozanlık ile okurluk işlevini ele alalım. Kültürel gelişmişlik düzeyi bir yana, şiir yazma yetisi ile şiirden tadalma duyarlılığı (Buna beğeni diyorlar) birbirini ne zorunlu kı¬lan, ne de engelleyen, ama karşılıklı olarak bütünleyen iki ayrı ruh durumunu belirler.