Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 8 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Eski bir kehanete göre; bir ayın son çarşambasında, saat gece yarısına 27 saniye kala, yaşlı bir servinin üstünde uyuyan kuşun düştüğü yerde doğacak bir çocuk vardı. Bu çocuk, bulutlu günlerde uçabilecek ve hayvanlarla konuşabilecekti. Bu gücüne ise ancak kendine inandığı zaman kavuşacaktı. O çocuk Emil'di. Pelin Batu'nun ilk çocuk kitabının baş kahramanı, minik Süt Vampiri Emil, hasta anneannesini kurtarmak için yeni arkadaşlarıyla, sıcak çöllerden karlı ormanlara, maceradan maceraya uçuyor
Tükendi
Bin yıllar boyunca görmezden gelinen kadınları yoktan var eden yeni tarihçilerin taze bir metodoloji ile resimdeki boşlukları doldurmaları gerekmektedir. Bu revizyonist tarih, geçmişte kaleme alınmış "şanlı" savaş vakanüvisciliğe meydan okuyarak yeni bir sosyal tarih anlayışı geliştirir. Kadın tarihi burada başlamaz elbet, başlangıçtan beri vardır, ama görünmez kadınlar bundan böyle sayfalarda yeniden hayat bulacak, "eş, anne, metres" rolünden başka rollere de bürüneceklerdir. "Kadın doğulmaz, kadın olunur"
Tükendi
Kalbim zayıf değildir Ama Onu sık sık düşürürüm Ses de çıkarmaz Düz şehirlerde Rüyalar hızlı akar
Önce ekmeği böldüler sonra yasalarını sıraladılar göze göz ve dişe diş basit bir matematiğe benziyordu dolayısıyla taşa kazıdılar. Ölçülemeyen şeyler için korku ve titremeyle dürtülmeleri icap ederdi o yüzden şimşek tanrının kılıcı olarak bilinegeldi.
Cam
Sımsıcak camdan bir geçit töreni kaplar beni seninleyken, düşünmezken gelen kışı kuruyup kırıldığım. Gerek yok hatırlatmaya, şugüzelim iplik parçasının anlatacaköyküleri olduğunu. Yalnızca şimdi, uzanabilirim tarlalara tek başıma ve saçarım tohumların tümünü. Camdutları köpürüyor ağzımda bir kabarcığa ki dipsiz kuyularla dolu İnan bana – ancak âşıksam sana, yalan söylerim. Başka korkum yok benim.
Kaplanlı ve güllü harabelerin içinde seni yarattım sen oldum büyük eller / cüce burun. Yorgun düştüm var etmekten edilmekten yoktan. Merkezi yoktur labirentin şayet arayışında değilseniz hayvanın içinizde uyuyan.
Having collected some memories, the blues of Al-Magrib, I settle. Having lost a tempest, I salt. Having discarded some winds, I swoon. The city, metal noised and smoked, is muted with my thoughts. And the faces of old women with eyes of changing colours sit in their windows, a sea passes them slow. Bazı hatıralar toplamışken, Magribin mavisi, yerleşirim. Bir fırtınayı kaybetmişken, tuzlanırım. Bazı rüzgârlardan kurtulmuşken, bayılırım. Şehrin metal gürültüsü ve isi boğulur düşüncelerimle. Ve
Oyun oynamayı severim. Uzun yıllardır oynadığım oyunlardan biri, anı ve o anda bulunan nesneleri resme dönüştürmektir. Anı bir nevi resmileştirmektir. Kendime her yeni şehirde üç renk hakkı veririm. Bir kırtasiyeye girip şehre uyan üç renk alırım. Tebeşir, lastik, peçete, kömür gibi karşıma çıkan şeyleri de toplayıp kullanırım. O yüzden resimler, o anın bir aynası, okuduklarımın, yaşadıklarımın bir yansıması olarak bir tür günlük niteliğindedir. Resimler, günlerimin renkleri, ruhumun hareketlerinin şek
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 8 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1