Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 3 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
"ama hâlâ iyi bir şeyler kaldı içimde, öldüremediler güzel rüyalar görebiliyorum arada inandığım her şey yıkıldı ama sen varsın ayağım her tökezlediğinde sana sığınırken buluyorum kendimi tut elimi sevdiğim madem bahar gelmiyor gidelim buralardan demenin ferahlığına sığınalım nasılsa alışkınız bir kıl çadırdan çıkıp at sürmelere nereye göçsek yarım kalacak bir yanımız"
"Artık sevdiğine kavuşamayan kimse yok mu ki türküsü yakılmıyor? Artık ölümden şikâyet eden kimse mi yok ki ölüme türkü yakılmıyor? Ölümlere o kadar alıştık ki bunun artık mümkünü yok. Nâzım; "en fazla bir yıl sürer yirminci asırlarda ölüm acısı" diyordu. Biz yirmi birinci asırlıyız ve her gün çocuk ölümleri görmeye alıştık." Raşit Ulaş, Metrobüs, Domates ve Ev Kirası adlı kitabında Türkiye'yi, sevdayı, sokağı, çocuk olmayı, geçim sıkıntısını konu ediyor; kısacası yirmi birinci yüzyıl Türkiye'sinde nasıl "i
Gülemiyorsam, o vakit çatlar gibi koşacağım Bir kazma vurdum ve indim toprağıma Deştim birkaç kökü yeniden yeşerir diye Toprağa değmeyen çocuklar için de büyüdüm
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 3 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1