Sherwood Anderson, 18. yüzyılda başlayıp 2. Dünya Savaşı'na değin Kuzey Avrupa'dan dalgalarla, rüzgâr ve uğultularıyla Yeni Kıta'ya akan türkülerin ozanlarından. Hemingway, Steinbeck, Faulkner gibi bu türküleri, deyişleri modern romana katan Amerikan anlatısının büyüklerinden. Anderson da çağdaşlarının öncüsü olarak yaşamın şiirini nasıl anlatacağını çok iyi biliyor. Yeni yeni olgunlaşmaya başlayan Amerika'da bir kasabanın nefes alıp verişini, toplumunun vahşi hırsını, bu hırsın altında ezilen bireyleri bir

Sherwood Anderson yek ji peşengen çiroknüsiya nujen a Amerikaye ye. Çiroken Sherwood Anderson minaken heri baş en qonaxa ku çawa ji xwezayibune derbasi qonaxa nişanki dibe ne. Di çiroken Sherwood Anderson de mijar piri caran Amerikayiyen hejar, behevi ü tene ne. Çiroken Anderson, Di destpeke de dibe ku hiseke aciziye bide xwendevanan, le di bikaranina hemayen xurt u xurtkirina hemayen de çiroken Anderson di hiş ü xeyala xwendevanan de ciye xwe digire ü dibe karakterek.

"Kendinden sonraki kuşağa tarzını ve vizyonunu bırakan tek öykü yazarı oldu. Hemingway, Faulkner, Wolfe, Steinbeck, Caldwell, Saroyan, Henry Miller... hepsi de büyük oranda Anderson'a borçludur." Malcolm Cowley Belirli bir zamana sıkışıp kalmayan bu öyküler döngüsü Amerika'nın orta batı kasaba-larından birindeki yaşamları göz önüne serer. Kitabın ana karakteri, Winesburg Kartalı adlı gazetede muhabirlik yapan ve kasabadaki herkesin umutlarını, hayallerini ve korku-larını emanet ettiği George Willard'dır. Ka