Bu kitaptaki fikirlerin çoğunluğu nihayetinde daha iyi bir halkla ilişkiler çabası için/de değil, halkla ilişkilerin bir karşı hegemonya aracı olarak kullanılıp kullanılamayacağı tartışması içinde ele alınmalıdır. Metinler, hem anaakım yaklaşım içinden bir eleştiriyi hem de bunun tam karşısında bir bakış açısını bir arada yansıtmaktadırlar. Kitapta reklamların analizine yönelik olarak iki çalışmaya da yer verilmesi, halkla ilişkiler ve reklam dünyasının birbiriyle ilişkili yapılarından kaynaklanmaktadır. Ya

Bu kitap, halkla ilişkilerin tanımlama çabalarına, kullandığı yöntemlere, tarihine ve beslendiği kuramlara ilişkin eleştirel bir yaklaşım çerçevesi çizmektedir. Weberin, Habermasın, Bourdieunun, Giddensın, Foucaultnun, Luhmannın, Goffmanın, kültürel çalışmalar geleneğinin geliştirdiği kuramların halkla ilişkiler bilgi birikimine olan/olası katkılarını tartışan kitap, aynı zamanda uygulamadaki örnekler aracılığıyla bu alana ilişkin sorgulama dayanaklarımızı güçlendirmeyi hedeflemektedir.

Çekişmeli görüşlerin ileri sürüldüğü disiplinler arası bir alan olma özelliğini hâlâ koruyan halkla ilişkiler; reklâmcılık ve pazarlama ile birlikte hem akademik alanda hem den uygulama alanında kendi meşruiyetini sağlayacak teorik çerçeveler geliştirmeye çalışmaktadır. İletişim ve halkla ilişkiler alanında oldukça köklü bir geleneğe sahip olan pozitivist iletişim çalışmalarından beslenen Anglo-Amerikan halkla ilişkiler anlayışı çerçevesinde geliştirilmiş disiplinin tarihine ve işleyişine ilişkin çeşitli el