Otuz üç yıl yaşadım otuz üç cinnet sene
Bu soluksuz zamanın cürmüne silah
Ne bir ah ki dilinde şahlanmış şu kızların
Kaderin sultasında durmandan sövüyorum
Masallar arıyorum kalmamış yakutlarda
Boğazımı nerden kessem göklere soruyorum
Bütün yoksul çocukları takarak ardıma
Kendimi öldürmekten geliyorum
Bana sular da lazım şu deli seyrangahta
Adına dünya dedikleri şu nazenin sabahta
Daha lâl mı lâl belki gülzar bahçesi
Ya da batıl bir aşkta sarhoş bir nağme
Belki derya salımında bu balık sürüleri
Şu nazenin insanlar
Belki bir gün daha kalacaklar
Belki sadece bir gün
Hiçbir demirin hiçbir tekerleğin
sırtına izini bırakamadığı.O
metaforik yazgı.O bakır sarmal.
O taşlar çağı gibi.Kayboldu
döngüde Ağrı dağı.Ey testimin
topragından ağıt harmanladığı anne.
Hecey ve Siyabend göçüp gittiler.
Göçüp gittiler mirler begler ağalar...
Şarkılar birer birer uzaklaşığ gittiler.
Toplam 3 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 1-20 /
Aktif Sayfa : 1
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.