Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 17 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
İstediğiniz kadar mükemmel anayasalar yapın. Özgürlükler alanında da halka dilediğiniz kadar haklar tanıyın. Sosyalizmin veya liberalizmin sihirli gücüne dilediğiniz kadar inanın. Eğer çocuklarınız gerektiği şekilde eğitim almazlarsa, hayata bir hiç olarak atılırlarsa, yasalar ve bütün sosyal haklar var olmasına rağmen toplumsal hayat yine de sönük ve ruhsuz olacaktır. Bu nesilden gelen memurlar bencil ve uyuşuk, devlet adamları ise politik madrabaz olurlar...
Eli silahlı olmayan devrimci Finlandiyalıların önderliğindeki topyekün ulusal kalkınma öyküsünü anlatan bu yüz yıllık kitap, dünyada ve Türkiye Cumhuriyeti´nin erken yıllarında idealist yurtsever devrimcilere rehberlik etmişti. Kitaptan seçilmiş paragraflarda günümüz dünyasının acı gerçekleri: - "Başkalarının topraklarını zorla alan ve yağmalayan komutanlardan niçin bu kadar büyük bir saygıyla söz edildiğini anlayamıyorum. Tarih kaç defa bu gururlu işgalcilere ibret dersi verdi. Onları çocukların mukavva
"Bize bataklıklar, kayalar düştü, oraları bir kültür ülkesine çevirdik." Tüm zorluklara, imkânsızlıklara, elverişsiz doğa koşullarına rağmen bir halkın tek yürek olup verdiği topyekûn kalkınma mücadelesinin tek cümlelik özeti bu. Onların ne madenleri vardı ne de verimli toprakları; en büyük zenginlikleri okullarıydı. Bu okullarda çocuklarını çeliğe su verir gibi işlediler ve bir avuç aydının önderliğinde bataklıklar ülkesinden her bakımdan örnek bir kültür ülkesi yarattılar. Akzambaklar Ülkesi, Finlandiya
Tükendi
Atatürk kitabı okuduğunda Finlandiya'nın bu destan denilecek başarısına hayran olmuştu. Derhal kitabın Cumhuriyet okullarında bir rehber kitap olarak okutulmasını ve özellikle askeri okulların müfredatına dahil edilmesini emretti. Finlandiya hem coğrafi, hem stratejik hem de halkın genel yapısı bakımından imkansızlıklarla, zorluklarla örtülü bir ülke... Tepeden tırnağa köklü değişimler, büyük mücadeleler ve solmaz bir inançla kaderi değiştirildi. Uzun yıllar önce yaşanan bu mucizevi dönüşümün, Türkiye gib
Tükendi
Bilgisiz, sarhoş ve aç halktan oluşan büyük bir devlet, bataklık bir zemin üstünde taşlarla yapılmış yüksek bir küle ye benzer. Ülke halkının büyük bir kısmının, böyle kalabalık ve bilgisizlik içinde kalmasına seyirci kalmak ayıptır. Uygarlık ışığıyla aydınlanan her bir kimsenin buna ilgisiz kalması cinayettir. Türkiye gibi pek çok açıdan essiz ancak ne yazık ki hala hak ettiği kıymete erişememiş bir ülkenin sancılarını yorumlama da iyi bir ışık, makul bir başlama noktası, faydalı bir kıla
Tükendi
Ak Zambaklar Ülkesinde, Kuzey Avrupa'nın Finlandiya gibi küçük ve geri kalmış bir ülkesinin eğitim ve kültür alanlarında nasıl kalkındığını anlatan büyük, toplumsal bir yapıttır. Fin halkı önceleri nasıldı, sonradan ne duruma geldi? Bunda okulun, büronun, dinin, kışlanın rolleri nelerdir? Tek tek kahramanlar, Fin halkını nasıl yiğit bir ulus yapmıştır? Grigoriy Petrov eserinde, bize işte bunları gösterir. Kitabın değerli yazarı Petrov'un söylediği gibi; bir ülkenin refahı, devletin sağlamlığı, ulusun onuru,
Tükendi
Grigory Petrov tarafından kaleme alınan bu eser, yazarın Bulgaristan'daki dostu D. Bojkov tarafından, ilk kez Rusça el yazmasından Bulgarca'ya çevrilerek, 1925 yılında Sofya'da yayınlanmıştır. Uzun süre Finlandiya'da kalmış olan Petrov, Finlandiya'nın nasıl kalkındığını ve bunda okulun, büronun, kilisenin ve kışlanın üstlendiği rolü bize çok akıcı bir anlatımla sunmaktadır. Kitabın asıl değeri, Finlandiya'yı öğretmesinde değil; bir ulusun nasıl yükseleceğini, aydınların ve seçkinlerin görevlerini, gerçek va
Tükendi
Birçok dünya diline çevrilen bu kitap sayesinde birilerine "Beyaz zambaklar ülkesi" neresidir? diye sorulsa "Finlandiya" demesi olasıdır. "Beyaz Zambaklar Ülkesinde" Finlandiya`da birkaç iyi yürekli, çalışkan azimli ve kendisini ülkesine adamış insanın eseri olan kalkınma öyküsü anlatılır. Kitapta anlatılanlar Ulu Önder Atatürk'ün kafasındakilerin, yaptıklarının ve yapacaklarının bir bölümü ile neredeyse birebir örtüşmektedir. Bu nedenle o, kitabın derhal Türkçeye çevrilmesini ve okullarda özellikle asker
Tükendi
Beyaz Zambaklar Ülkesinde, Mustafa Kemal Atatürk zamanında Türkçeye ilk kez çevrildi. Atatürk, kitabı okuduğunda bu destansı başarıya tek kelimeyle hayran olmuştu. Derhal kitabın ülkedeki okulların, özellikle askeri okulların müfredatına dahil edilmesini emretti. Türk askerleri ülkelerindeki "yaşamı yenilemek" için mutlaka bu kitabı okumalıydılar. O vakitler, kitap o kadar çok ilgi gördü ki, Kuran-ı Kerim´den sonra en çok okunan kitap haline geldi. Bu kitap tüm yoksulluğa, imkansızlıklara ve elverişsiz doğa
Beyaz Zambaklar Ülkesinde/ Grigory Petrov Milletin her büyük adamı bir mercek gibidir. O kendi şahsında milletin iyi kuvvetlerini ve meziyetlerini toplar. Bununla milyonlarca halkın ruhunu tutuşturur. Fakat hava bulutlu olur ve güneşin ışınlarından mahrum bulunursa, o zaman hiçbir mercek bir kar taneciğini eritmeye, bir su damlacığını ısıtmaya muktedir olamaz. Bir hatip ve bir dava adamı olan Grigory Petrovun eseri Beyaz Zambaklar Ülkesinde Rusça müsveddelerine rağmen ilk kez Bulgarca olarak kitaplaştırılmı
Beyaz Zambaklar Ülkesinde, küçük ve geri kalmış bir sömürge ülkesi olan Finlandiya'nın, eğitim ve kültür hamlesi ile kısa süre içinde nasıl kalkındığını anlatan klasik bir metindir. Rus Yazar Grigory Petrov'un çeşitli aralıklarla çıktığı Finlandiye seyahatlerinde tuttuğu notlardan oluşan bu kitap, kısa sürede bir çok dile çevrilerek dünyanın her tarafına yayıldı. Kendini ülkesine adamış bir avuç aydın ve din adamının özverili çalışmalarıyla her köyü karış karış gezip nasıl bir kalkınma hamlesi başlattıklar
Tükendi
Rus asıllı bir yazarın, Rusların Fin halkına yaptıkları baskı politikasını yazması, kitabın en orijinal tarafı olsa gerek. Dünya bir asırdır bu kitabı okuyor... Beyaz Zambaklar Ülkesinde; hem Finlerin, hem Bulgarların, hem de Türk milletinin ulusal bilinç elde etmesinde rol oynar. Bulgar yazar G. Baltaciev; Beyaz Zambaklar Ülkesinde hakkında, Naradna Tzelina dergisinde şunları yazmıştır: "İnanıyorum ki, biz Bulgarlar bir ulus olarak topyekün olduysak, bunu Grigory Petrov'un kütüphanelerimizdeki eserleri
Tükendi
Kimi devirlerde milletlerin kaderinde, biri kalkınmaya ve refaha diğeri durgunluğa hatta çöküşe götüren iki yol belirir. Refaha ulaşmak, ancak ve ancak milletin yükselme, kahramanın yükseltme fikirlerinin çakıştığı; milletin, kahramanın önderliğinde kalkınmaya doğru adım attığı; kahramanın da milletten aldığı güçle yürüdüğü hâllerde mümkün olabilir... Grigory Petrov birçok dile çevrilen, birçok ülkede ve ülkemizde de Cumhuriyet'in ilk yıllarından beri takdir edilen bu eserinde, işte bu yolla, Fin milletini
Tükendi
Rus asıllı bir yazarın, Rusların Fin halkına yaptıkları baskı politikasını yazması, kitabın en orijinal tarafı olsa gerektir. Dünya bir asırdır bu kitabı okuyor Beyaz Zambaklar Ülkesinde; hem Finlerin, hem Bulgarların, hem de Türk milletinin ulusal bilinç elde etmesinde rol oynar. Bulgar yazar G. Baltaciev; Beyaz Zambaklar Ülkesinde hakkında, Naradna Tzelina dergisinde şunları yazmıştır: İnanıyorum ki, biz Bulgarlar bir ulus olarak topyekun olduysak, bunu Grigory Petrovun kütüphanelerimizdeki eserlerine bor
Bazı devletler, halk olarak korkunç krizler geçirir ya da tümüyle perişan bir hale düşerler. Bazı uluslar ise hayatlarına iyi bir düzen kazandırırlar. Bu misallerin her ikisi de sadece devlet adamları, bakanlar, milletvekilleri için önem taşımaz; ulusun her bir üyesini de ilgilendiren meselelerdir. İster beyin gücüyle, ister kas gücüyle çalışsın; bütün erkekler, kadınlar, yaşlılar, gençler, kentliler, köylüler, hep bu sorunları düşünmelidir.
Bu kitap,karlar altında ölüm uykusuna yatmış bir ülkenin uyanış destanıdır. Bir avuç idealist, çalışkan ve mütavazi aydının sırtladığı bu destan, sadece yaşandığı ülkenin sınırları içinde,yaşandığı zamanda ve tek bir milletin hafızasında kalmayacak kadar ufuk açıcı ve ilham verici bir mücadelenin öyküsüdür. Bu kitabın, on yıllardır dünyanın hemen hemen tüm dillerine çevrilmiş olmasına ve milletlere; cahillikle, geri kalmışlıkla, ümitsizlikle mücadele etme heyecanını aşılamasına şaşmamak gerekir! Kişisel gel
1880´Lİ YILLARDA Moskova Üniversitesi´nin bütün profesörleri, öğrencileri ve Moskova´nın aydınlar grubu, büyük bir şaşkınlık yaşıyorlardı. Çünkü tanık oldukları şey, o güne kadar görülmemiş bir şeydi... Üniversitenin en genç Matematik Profesörü S. A. Raçinski, Üniversitedeki kürsüsünden istifa edip ayrılmış, Rusya´nın Smolenska Eyaleti´nin Tatevo Köyü´nde öğretmenliğe atanması için, Eğitim Bakanlığı´na bir dilekçe vermişti.Bilim dünyası onunla övünürken ve bir çok Matematik bilgini ondan önemli buluşlar bek
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 17 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1